22 Haziran 1919’da ilan edilen ve Amasya Tamimi olarak bilinen Genelge'de, Milletin istiklalini yine milletin azim ve kararının kurtaracağı halkımıza ve tüm dünyaya duyurulmuştu
Adana Barosu, Milli Mücadelenin gerekçesi, yöntemi ve amacını açıklayan ilk bildirge olması açısından büyük bir önem taşıyan Amasya Genelgesi’nin 101. Yıldönümü nedeniyle bir açıklama yaparak Türk ulusunun işgallere tepkisiz kalmaktansa savaşmayı tercih ettiğini tüm dünyaya duyuran tarihsel “TAMİMİ” andı ve şunları kaydetti:
“MİLLETİN İSTİKLALİNİ YİNE MİLLETİN AZİM VE KARARI KURTARACAKTIR”
Amasya Genelgesinde şöyle denilmektedir:
• Vatanın bütünlüğü, milletin istiklali tehlikededir.
• İstanbul hükümeti, üzerine aldığı sorumluluğun gereklerini yerine getirememektedir. Bu durum milletimizi adeta yok olmuş gibi göstermektedir.
• Milletin istiklâlini, yine milletin azim ve kararı kurtaracaktır.
• Milletin içinde bulunduğu bu duruma göre harekete geçmek ve haklarını yüksek sesle cihana işittirmek için her türlü tesir ve denetimden uzak milli bir heyetin varlığı zaruridir.
• Anadolu'nun her bakımdan emniyetli yeri olan Sivas'ta bir kongre toplanacaktır.
• Bunun için her ilden milletin güvenini kazanmış üç temsilcinin mümkün olduğu kadar çabuk yetişmek üzere yola çıkarılması gerekmektedir. Bu temsilciler, Müdafaa-i Hukuk, Redd-i İlhak cemiyetleri ve belediyeler tarafından seçilecektir.
• Her ihtimale karşı, bu meselenin bir milli sır halinde tutulması ve temsilcilerin, lüzum görülen yerlerde, seyahatlerini kendilerini tanıtmadan yapmaları lazımdır.
•Doğu illeri için, 10 Temmuz'da Erzurum'da bir kongre toplanacaktır. Bu tarihe kadar diğer illerin temsilcileri de Sivas'a gelebilirlerse; Erzurum Kongresi'nin üyeleri, Sivas genel kongresine katılmak üzere hareket edecektir.”
Adana Barosu işgal edilen ülkenin özgür yaşamak isteyen halkının başkaldırısını dünyaya ilan edişinin 101. Yıldönümünde, bağımsızlık mirasının özenli ve duyarlı takipçisi olacağını kamuoyuna saygıyla duyurur.”
AMASYA TAMİMİ – GENELGESİ- NEDİR VE NEDEN ÖNEMLİDİR?
Amasya Genelgesi, 22 Haziran 1919’da ilan edilmiştir. Amasya Tamimi olarak da bilinir.
Kronolojik süreç içerisinde baktığımızda, Amasya Genelgesi Havza Genelgesinden sonra, Sivas Kongresinden önce gerçekleşmiş bir olaydır..
Mustafa Kemal Atatürk’le birlikte Amasya Genelgesinin altında imzası olan diğer isimler Ali Fuat Cebesoy, Rauf Orbay, ve Refet Bele’dir.
Ayrıca genelge yayınlanmadan önce, o sırada Konya’da bulunan 2. Ordu Müffettişi Cemal Mersinli ve Erzurum’da bulunan 15. Kolordu Komutanı Kazım Karabekir’in de onayları alınmıştır.
Yani Amasya Genelgesi, Mustafa Kemal Atatürk ve Ali Fuat Cebesoy, Rauf Orbay ve Refet Bele’nin imzaları; Kazım Karabekir ve Cemal Mersinli’nin onaylarıyla yayımlanmıştır.
Milli Mücadelenin gerekçesi, yöntemi ve amacını açıklayan ilk bildirge olması açısından büyük bir önem taşıyan Amasya Genelgesi Türk ulusunun işgallere tepkisiz kalmaktansa savaşmayı tercih ettiğini tüm dünyaya duyurmuştur.
Böylece Türk ulusunu düşmana karşı topyekün mücadeleye çağıran genelgede, İstanbul hükümetinin, sorumluluklarını yerine getirmediği vurgulanmış ve ülkenin kaderinin halkın vereceği mücadele ile şekilleneceğine ve mücadeleyi yönetecek ulusal bir kurulun gerekliliğine işaret edilmiştir.
Özetle Amasya Genelgesine göre, vatan ve millet tehlikededir. Hükümet bu tehlikeye karşı bir önlem almamaktadır. Dolayısıyla bu halde, hem kendisini hem de vatanını kurtarmak görevi halka aittir.
Bu açıdan bakıldığında Amasya Genelgesini, Türkiye’de ulus egemenliğine yönelişin ilk işareti ve ulusal egemenliğe dayalı yeni devletin ilk adımı olarak kabul etmek mümkündür.
Bu özellikleriyle Amasya Genelgesi, Türkiye Cumhuriyeti’ne giden süreçte yayımlanan kuruluş belgelerinden ilki olarak kabul edilir. Diğerleri ise Erzurum ve Sivas Kongrelerinin sonuçlarını içeren belgelerdeir.
Nitekim genelgenin ardından İstanbul’la yapılan yazışmalarda artık İstanbul’un Anadolu’ya egemen değil, bağımlı olmak zorunda olduğu vurgulanmıştır.
10225,15%0,16
32,34% -0,05
34,86% 0,28
2375,65% -0,87
3873,06% -0,12