Sağlık Bakanlığı´nın çıkardığı genelge ile kanser ilaçları 1 Temmuz´dan itibaren eczanelerden değil hastanelerden alınacak. Uygulama ilk aşamada 20 Temmuz´a ertelendi. Eczacılar bu uygulama ile eczacıların sağlık alanından sistem dışına atılmasından dolayı endişe duyuyor. Eczacılar ilerleyen zamanlarda kanser ilaçlarının dışında başka ilaçlarında doğrudan hastaneden alınması ile meslek gruplarının yok olmasından korkuyor. Samsun Eczacılar Odası Başkanı Onur Ferhat Karacan, konuyla ilgili yaptığı açıklama ile ?Bu olay bir meslek grubunu yok etmeye kadar gider? dedi.

Kanser ilaçlarının hastanelerden temin edilmesi ile hastaların ilaç temin etme konusunda büyük sıkıntılar yaşayabileceğini belirten Samsun Eczacılar Odası Başkanı Onur Ferhat Karacan, ?Sağlık Bakanlığı bir genelgeyle Bakanlığa bağlı hastanelerde kanser ilaçlarının hastanelerden temin edilmesini zorunlu kıldı. Buna göre de kanser hastaları ilaçlarını önce hastaneden temin edecekler. Bulamadıkları takdirde dışarıdan serbest eczanelerden bulma yoluna gidecekler. Uygulama olarak çok zor bir uygulama olacak. Çünkü çok güzel giden bir sisteme farklı bir uygulama getirildi. Hastanelerin bu ilaçları bulundurması için bir ihale sürecinden geçmesi gerekiyor. Bu ihale sürecinin de belli bir askıda kalma süresi, ilaçları temin etme süresi olacak ve bunlarda zaman zaman sıkıntılar meydana gelecek. Devletin bazı diğer kurumlarında bu uygulamaları yapsanız sıkıntı olmaz. Mesela bir kurumun bilgisayarlarını değiştirseniz bu bilgisayarlar 1 ay sonra da gelse bir sıkıntı olmaz. Aynı mantığı ilaçta güdebilmek mümkün değil. Çünkü öyle hastalar var ki hastaların yaşama süreleriyle ilgili zamana karşı yarışmayla uğraşıyor sağlık argümanları. Bununla ilgili de belli bir süre beklemek mümkün değil. Bu uygulama ile ilacın eğitimini almış tek meslek grubu olan eczacıların kontrolünün haricinde hastalara ulaşmasıyla ilgili bir uygulama ile karşı karşıya geleceğiz. Hastanelerde yeterli kadar eczacı istihdamı sağlanamamış durumda. İlaçlar temin edilemediğinde kara borsacıların hastane içlerinde türediğini göreceğiz. Bizim amacımız insanların sağlığına aracılık etmek. O yüzden bu uygulamadan biran önce vazgeçilmesi gerekiyor. Konu zaten yargıda. İnşallah yargı olayı tersine çevirir. Doktor ilacı yazdığı zaman eczacı bir hata var mı diye kontrol edip ona göre ilaçları vatandaşlara veriyordu. Doktorlar da tedavi sırasında eczacılar doğru ilacı hastalara vermiş mi diye kontrol ediyordu. Bu yeni gelen uygulama ile otokontrol sistemi de ortadan kalmış olacak. Böylelikle kontrol sistemi tek kanata düşecek ve oluşabilecek bir hatanın geri dönüşü olmayacak. Ben bunu doğanın dengesinin bozulmasına benzetiyorum. Buradaki olay da hastane ve eczaneler arasındaki dengeyi bozuyor. Ortalıkta bir mağduriyet olduğu için uygulama 1 Temmuz´da başlaması gerekirken 20 Temmuz´a kadar uzatıldı. Birbirini denetleyen kurumlar halinde sosyal devlet anlayışından uzaklaşmadan işleri yürütmemiz lazım. O yüzden doktor olmazsa olmaz. Eczacı da olmazsa olmaz. Bunların sinerjisi içerisinde sistemin döngüsünü sağlamamız lazım. Bu uygulamanın içerisinde uygulanamayacak, zamanla aksaklık çıkaracak bir sürü şey var. Bu uygulama ile eczacıyı ortadan kaldırmak gibi bir durum var ortada. Siz eczacıları kontrol sisteminden dışarı çıkardığınız zaman insan sağlığında çok büyük sıkıntı oluşturursunuz. Bu olay bir meslek grubunu yok etmeye kadar gider. Bu uygulama doğru ve hoş bir uygulama değildir. Bu uygulamadan derhal vazgeçilmesini istiyoruz? diye konuştu. (İHA)