Yenimahalle Belediyesi´nin ev sahipliğinde Kadın İşveren ve Sanayiciler Derneği (KAİSDER) tarafından düzenlenen konsere Yenimahalle Belediye Başkanı Fethi Yaşar da katıldı. Kadın İşveren ve Sanayiciler Derneği (KAİSDER) tarafından Anadolu´da yaşayan kadın girişimcileri desteklemek amacıyla düzenlenen konsere yoğun katılım oldu. Musevi, Hristiyan ve Müslüman din adamları ile farklı meslek ve mezheplere mensup kişilerin gönüllü olarak oluşturduğu koro, gecede 6 farklı medeniyete ait birbirinden güzel ezgileri seslendirdi. Kürtçe, Türkçe, Arapça eserlerin seslendirildiği konserde koroyu Şef Yılmaz Özfırat yönetti. Gecede başarılarıyla adından söz ettiren Yenimahalle Belediyesi TUBİL Halk Dansları Topluluğu da performans sergiledi. 

?Kadınlarımız toplumun tutkalıdır? 
Geceyi organize eden Kaisder yönetimini tebrik eden Yaşar, ?Kadınlarımız bu toplumun tutkalıdır. Kurtuluş Savaşı´nda kadınlarımız ön saflarda yer aldı, şimdi de kadınlarımız her alanda ön safta olmalı. Kadınlarımızı evlere hapseden zihniyet bu ülkeye zarar verir. Kadınlarımız bizim toplumumuzun tutkalıdır. Kadının olduğu yerde sevgi vardır, barış vardır, mutluluk vardır. Kadınlarımızı toplumun her kesimine entegre etmemiz gerekiyor. Kadınlarımız yok sayarak bir yere varamayız. Kadınlarımız bizim vazgeçilmezimizdir? dedi. 

?Farklılıklarımız güzelliklerimizdir? 
Farklılıklara saygı duymaktan başka yol olmadığını ifade eden Yaşar, ?Anadolu yıllarca farklı milletlere ev sahipliği yapmış bir coğrafyadır. Medeniyetin beşiği bu topraklarda yıllarca birçok inanca mensup insanlar kardeşçe yaşamışlardır. Bugün ülkemizin birlik ve beraberliğe her zaman olduğundan daha fazla ihtiyacı vardır. Bizim Mustafa Kemal Atatürk´ün kurduğu Cumhuriyet´ten başka gidecek yerimiz yok. Bizim birlik olmaktan başka çaremiz yok. Kimseyi ötekileştirmeden ülkemiz için çalışarak yolumuza devam etmek zorundayız? dedi. 

?Herkesi Allah´ın yarattığı kul olarak görüyorum? 
Yenimahalle´de 10 yıldır kimseyi ötekileştirmeden hizmet ettiklerini ifade eden Başkan Yaşar, ?2009 yılından bu yana kimseyi ötekileştirmeden barış ve kardeşlik içinde çalışmalar yürütüyoruz. Kimsenin dünya görüşüne, siyasi görüşüne bakmadım. Herkesi Allah´ın yarattığı bir kul olarak gördüm. Vatandaşın parasıyla Cami de yaptım, Cemevi de yaptım. Yoksa bu toplumda barışı ve kardeşliği nasıl sağlayacağız? Bizim dinimiz barış ve kardeşlik dinidir. Tüm kitaplar bunu emir ediyor. Bu topraklarda yaşayan Mevlana, Yunus Emre, Hacı Bektaş-ı Veli de bunu söylemiş. Hepsi barışın dilini kullanmış. Kin ve nefretle bir yere varamayız? diye konuştu. (Öİ)