Can UĞURATEŞ-Sırası Geldikçe


BAŞ DÖNDÜREN GÜNDEM


Küresel ve bölgesel siyasi değişimlerin etkisini doğrudan hisseden ve yenilenen senaryolarda oyun kurucu olarak veya en azından etkin olarak yer bulmaya çalışan bir Türkiye gerçeği, yeniden oluşmuş görünüyor. Gelişmelerle Türkiye´nin gündemi şimşek hızıyla değişirken, takipçilerin de başı dönmeye başladı. Yenilendiği gözlenen dış siyaset politikalarının etkisi, doğrudan, sokaktaki insanı etkilemeye başladı.

ABD´nin vize engeliyle başlayan, Kudüs hamlesiyle derinleştiği izlenimi veren Türkiye-ABD gerginliğinin, yapılan açıklamalarla, Ocak 2019´a kadar hızını kesmeyeceği düşünülürken, Ortadoğu coğrafyasında oluşan konjonktür, her şeyi değiştirmiş görünüyor.

ABD, kendince gerekçelerle vize yasağını aniden kaldırdı. Bu gelişmenin neden kaynaklandığı tartışılıyor. Bunun, Türkiye´nin, Kudüs gerilimiyle Birleşmiş Milletler nezdinde elde ettiği, zorlayıcı olamayan ancak imaj açısından ezici kabul edilebilecek etkiyi ABD´nin gördüğü ve halk nezdinde, Türkiye´de yılların etkisiyle oluşmuş olumlu psikolojik etkiyi yeniden elde etmeye yönelik bir hamle olduğu değerlendiriliyor. Bu değerlendirmeyle de ABD´nin Ulusal Güvenlik Stratejisinde yer almayan, Türkiye´nin yeni konumu dikkate alınmıyor. Oysa ABD, Ulusal Güvenlik Stratejisinde Türkiye´yi hiç anmayarak, oluşturacağı bölgesel stratejilerde Mısır, Suudi Arabistan ve İsrail ile birlikte hareket edeceğini belirterek, İran´ı düşman, Rusya´yı rakip konumunda açıklamıştı ki burada gözden kaçırılan ya da şimdilik dillendirilmeyen bir tehlike gizli. Türkiye, ABD için hem rakip olan Rusya hem de düşman olan İran ile birlikte hareket ederken, ABD tarafından stratejik ortaklıktan çıkarılarak, kendi halinde izlenmeye alınmış görülüyor. Bu izlemenin sonuçları, diğer bölgesel güçlerin konumuyla birlikte belirlenecek. Yani Türkiye, bir yandan yeniden gelişen rakip olarak değerlendirilebileceği gibi, konumuyla düşman olarak algılanacak şekilde de takip altında. Yeniden müttefik olur mu? Konjonktürel etki önemli ve bunu süreç belirleyecek.

Kudüs hamlesi Türkiye´nin kazanımı gibi görünse de, esasen Kudüs´ün konumu çok özel ve AB ülkelerinden Rusya´ya, Çin´e ve Güney Amerika´ya uzanan coğrafyada, tüm semavi dinlerin ortak kutsiyeti olduğundan, tüm Hıristiyan âlemi de İslam âlemi ile paralel tepki gösterdi. Türkiye´nin girişimiyle oluşan gelişmeler, Vatikan ve Fener Patrikhanesi tarafından da destek buldu. Kullanılan dil, doğrudan tüm dinlerin merkezi tabiri olunca, durum değişti ve aslında bu girişim, uluslar arası başarıdan çok, Türkiye´de Cumhurbaşkanlığı seçimlerine giden yolda, iktidara önemli bir kazanım sağladı.

Türkiye, OHAL kapsamında çıkarılan KHK´larla yönetilmeye devam edilir ve son çıkarılan KHK´ların iki maddesinin tartışılmasıyla oyalanılırken, dünya boş durmuyor. ABD´nin bölgesel davranışları; Rusya´nın, Türkiye´nin Esad´la ilgili açıklamalarını yersiz bulduğunu açıklaması; Suriye rejiminin, İdlip istikametindeki yeni stratejisi; Rusya´nın, İdlip´te Türkiye ile birlikte yürütülen operasyon bölgelerinin de vurulabileceğini ve El Nusra´nın vurulacağını açıklaması; Suudi Arabistan-Yemen çatışmasının savaş durumuna dayandığı ve İran´ın, bu savaşta taraf konumuna çekilmeye çalışıldığı; Suudi Arabistan´da yapılan kontrollü değişimin etkilerinin İran´a yansımaya başladığı ve İran´ın kılık kıyafet konusunda tutuklamaların kaldırıldığını açıklamasıyla yeni değişimlerin sinyallerini verdiği; bölgesel İslami ideolojilerin yeniden ve ılımlı bir dönüşüm gösterdiği; Suriye´nin, YPG/PYD vatan haini açıklamasıyla, Türkiye´ye yeşil ışık yaktığı, Esad´ın Rusya ağırlıklı, AB ve ABD destekli olarak, yeni dönemde de Suriye yönetiminde olacağı gibi, birçok realite gündem dışında üstünkörü geçti.

ABD´nin, bölgedeki konumunu korurken, burada oluşturduğu üsleri ve yeni müttefikleri vasıtasıyla, ikili bir federe ya da konfedere yapıdan oluşması kesin gibi olan yeni Suriye´de, YPG/PYD/PKK yani KCK yapılanmasının, Türkiye desteği veya çıkışı olmadan ayakta kalamayacağı gerçeğinden hareketle yeni oyun kurulumunda olduğu düşünülürse, yeni ve sert hamlelerin geleceğini öngörmek gerekir. Yani bölgede oyun giderek sertleşebilirken, dengeler değişim gösterebilir.

Türkiye, sınırlarını zorlayarak, oynanan satranç aralarında düzenlenen küçük fakat önemli kazanımları olan poker partilerinde de kendine yer bulmaya başladı ve şimdilik elini iyi kullanmayı beceriyor gibi. Ancak siyasilerin, son dönemde oluşan dış siyaset enstrümanlarını iç siyasette etkin kazanıma yönelik kullanma alışkanlığı, halen devam ediyor.  Anlaşılan o ki 2019 seçimlerine kadar da iktidar partisi eliyle bu alışkanlık sürdürülecek ve dolayısıyla, halkın üzerinde kâbus halini almaya başlayan gerginlik devam edecek.

Can UĞURATEŞ

YAZARLAR

  • Salı 29.2 ° / 15.4 ° Güneşli
  • Çarşamba 30.5 ° / 16.6 ° Güneşli
  • Perşembe 31.6 ° / 17.1 ° Güneşli
  • BIST 100

    9679,80%-1,37
  • DOLAR

    32,40% 0,03
  • EURO

    34,46% -0,02
  • GRAM ALTIN

    2487,23% 0,18
  • Ç. ALTIN

    4085,85% 0,00