PROF. DR. FİKRİ AKDENİZ - BİLİM DÜNYASI


2. RÖNESANS (UYANIŞ, YENİDEN DOĞUŞ)


Bir Akdeniz ülkesi olan İtalya’da eski Yunan ve Roma uygarlığı (Antikite=antik çağ) (İ.Ö. VI. yüzyıl ile İ.S. III. yüzyıl arasındaki Yunan ve Roma kültürleri) ninizleri, İslam Kültür ve Uygarlığının etkileri görülmüştür. Bunun bir sonucu olarak, rönesansİtalya'da 1300'lü yıllarda başlayan sanatsal ve bilimsel gelişmeyi ifade eder. Eleştirel aklın kullanılmasıyla, din odaklı düşünceye meydan okuyan bir bilimsel uyanış, matbaanın icadıyla bilgi paylaşımıyla elde edilen düşünsel etkileşim; bilimsel bilgiye yöneliş ve laik anlayışla birlikte kilisenin katı dinsel etkisinden kurtulma savaşıdır. İnsanın bilgi ile zenginleşmesi, 13.yüzyıldan başlayarak güzel sanatlara ve edebiyata önem veren grubun da oluşması, kentli soylu sınıfın (burjuvazinin) gelişmesi ile feodal yapının bozulması, aydınlanma dönemini etkileyen faktörlerdir. Bunun sonucunda Batı bilimsel aydınlanmayı yaratmayı başarmıştır. Modern bilimin başlangıcı Rönesans’ta görülen gelişimlerden kaynaklanır.

Rönesans döneminden ne anlıyoruz?

*Rönesans, sanat, edebiyat ve felsefede yeniden doğuşun ve gelişimin yeşerdiği bir

dönemdir.

*Rönesans,Ortaçağın çözüldüğü ve antik çağın yeniden araştırıldığı bir ara

  dönemdir

*Rönesans, antik düşünce ve sanatın kaynaklarına dönüşü temsil etmektedir.

*Rönesans; özgür düşüncenin yeniden canlandığı dinsel bağnazlığın egemenliğinin

zayıfladığı bir dönem olarak bilimsel gelişmenin önünü açmıştır.

 

Aydınlanma çağı din adamını bulunduğu yere oturtmuştur. Böylece, toplumsal

yaşamın dinin değil, düşüncenin yolunda biçimlenmesini öngören aklın zaferi

ortaya çıkmıştır. Alman filozofu Kant'ın (1724-1804) deyimiyle aydınlanma insanın "aklını kullanma güveni"nin göstergesidir. İnsan bu güvenle, bilimsel düşünceyiaydınlanmanın odağına oturtarak, laik hümanizmi yaratmıştır.

Rönesans neyin ürünüydü? Sosyal, siyasal, kültürel ve teknolojik olarak etkilendiği dış koşullar  da var mıdır?

 Toplumların ve uygarlıkların karşılıklı etkileşimlerini doğal sayarak  Bizans, İtalya, Selçuklular, Osmanlılar ve İslam dünyası arasındaki karşılıklı kültürel ilişkileri gözlemlemek uygun olacaktır. İstanbul'un fethinden önceki dönemlerde İtalya ve Bizans arasında ticari, siyasi ve kültürel ilişkiler vardı, bu ilişkiler sonra da devam etti. Bizans'ın ekonomik durumunun bozulması nedeniyle çok sayıda insan iş bulmak amacıyla İtalya'ya göç ettiler. Bunlar arasında bazı araştırmacı ve düşünürler de vardı.

10. yüzyıldan başlayarak İslam düşünürlerinin sınırlı bir başarı elde ettiklerini biliyoruz. 11. yüzyıldan 16. yüzyıla kadar geçen süreçte Batı, İslam dünyasından yaptığı çevirilerle, eski Yunan felsefesini yeniden keşfetmiş, İslam dünyasından elde ettiği verilerle yeni bir taban (dayanak)  bulmuş ve. bilimsel aydınlanmayı yaratmayı başarmıştır.

Coğrafi keşifler yaygın inançların tüm değerlerini yıktı. Ortaçağ’a özgü ekonomi, mimari, sanat ve düşünce biçimleri bir daha ortaya çıkmamak üzere kayboldu. Bunların yerine ekonomide kapitalist, sanatta ve edebiyatta klasik, doğaya yaklaşımı bakımından daha bilimsel olan yeni bir kültür gelişti. Bu yapı içinde önceleri, Venedik, Cenova, Floransa ve Milano gibi büyük kentler, hem siyasal hem de ekonomik bakımdan bağımsızlık kazandılar. Rönesans’ın sanat, bilim ve entelektüel uygarlığını kurdular.

Ancak Reform hareketi ve buna karşı Papalığın Karşı-Reform hareketi ile tepki göstermesi ve yeni yerlerin keşfi Rönesans’ı Akdeniz kıyılarından, daha özgür ve zengin Kuzey Avrupa ülkelerine ve İngiltere’ye göçüne neden oldu. Bunda ahlaki olarak emeğe tavrı ile kapitalizmin gelişimine ve dolayısıyla bilimin gelişmesine, Protestan inancı etkili olmuştur. Toplumun laikleşmesi ve sivil yönetime doğru toplumsal gelişim başladı.

YAZARLAR

  • Perşembe 24.1 ° / 11.6 ° Güneşli
  • Cuma 24.9 ° / 14.2 ° Güneşli
  • Cumartesi 28.3 ° / 15.1 ° Güneşli
  • BIST 100

    8806,72%-0,01
  • DOLAR

    32,25% 0,26
  • EURO

    35,08% 0,67
  • GRAM ALTIN

    2270,84% 0,79
  • Ç. ALTIN

    3854,72% 0,51