Çocukluğumdan beri bir Ermeni meselesi almış başını gidiyor! Bu konuda yapılan yanlışları tek tek anlatmak istiyorum “ABD’li beyazlar Kızılderilileri öldürdüler, Fransızlar, Cezayir’de Ruanda’da katliam yaptılar, İngilizler Avustralya’da Aborjinleri katlettiler, ABD Vietnam’da şu kadar insan öldürdüler, İspanyollar, Portekizliler İnkaları Aztekleri öldürdüler “Söyleminde bulunmak ne yazık ki, Türkiye’yi kötü bir savunma pozisyonuna sokuyor!
Çünkü bu tür bir savunma; “Onları görmeyip bizi mi görüyorsunuz?” anlamına geliyor. Türkiye’nin Lozan baş delegesi İsmet İNÖNÜ, şımarık emperyalistlere karşı “Türklerin eli bilhassa temizdir!” dememiş miydi?
Şimdi gelelim üst emperyal Fransızların Adana ve Adana’nın komşu illerinde yedikleri naneye “Kurtuluş Savaşımızın ilk kurşunu 19 Aralık 1918 günü Adana Dörtyol da (Erzin).1916 yazında Londra’da Türkiye’yi paylaşma planları hazırlanırken Fransız temsilcisi François George-Pikot, İngiliz temsilcisi Sir Mark Sykes’ın huzurunda Ermeni Bogos Nubar Paşa ile bir anlaşma imzalamıştı. Bu anlaşmaya göre Kilikya’da Türklere karşı savaşmak üzere bir Ermeni Lejyonu kurulacaktı. “Doğu Lejyonu” denilen bu birlik, Fransa’nın Kilikya’da ileride gerçekleştirmeyi tasarladığı “Küçük Ermeni Devleti “ ordusunun çekirdeği olacaktı. Türkiye’de sömürgeci tasarlarını yürütmekte asker sıkıntısı çeken Fransızlar, Doğu Lejyonundan geniş ölçüde yaralandılar. 1915 Yılında sürgüne gönderilen Ermenilerin öç almak için geri döndüklerini görmezden geldiler! Fransız üniforması taşıyan bu askerlerin yerli Ermeni çeteleriyle birlikte Osmanlı İmparatorluğunun Türk ve Müslüman unsurlarına karşı açtıkları yok etme savaşını umursamadılar! Böylece direnme kaçınılmaz hale geldi. Bu direniş Fransızların ve İngilizlerin destek olduğu Ermenilere karşıydı. Nitekim Dörtyol dolaylarındaki Ermeni zulmü üzerine, Dörtyol’un hemen güneyindeki Özerli köyünden Emin hoca başkanlığında bir kurul İngiliz İşgal Komutanlığına başvurarak Ermenilerden ve Fransızların Ermenileri korumasından yakınır. Kurulun yakınmasını göz önünde tutan İngiliz İşgal komutanı Dörtyol’a bir Hint müfrezesi gönderince ortalık biraz yatışmış gibi görünür.
Bununla birlikte Fransızlar, Ermenileri cesaretlendirmekten vazgeçmezler! Özerli köyü halkının malı yağma edilir ve köyün ileri gelenleri şehit edilir. Bunu gören Karakese köyü halkı, Dörtyol ve Özerli’ye giden yolları taştan barikatlarla kapatır ve köye saldıran Ermenisi bol Fransız müfrezesine ateşle karşı koyar. Müfreze 15 ölü vererek geri çekilir. Kurtuluş Savaşımızın ilk silahlı direnmesi budur.” (*)
Arkadaşlar bir devlet “Millet-i sadıka” dediği bir azınlığı niçin öldürmeye kalksın? Türklerle Ermenileri birbirlerine düşman eden güç Sykes-Pikot anlaşmasıdır! Bu konuyla ilgili savunmaları tarihçilere bırakmak gerekmektedir.
Sağlıcakla kalın.
Kaynak (*)= Doğan AVCIOĞLU Milli Kurtuluş Tarihi 1. Cilt
Basım= 1974
Not= Dörtyol o tarihte Adana’ya bağlıydı. Hatay ilinin Misak-ı Milli sınırlarına dahil olmasından sonra Hatay ilimize bağlanmıştır.
