Ahmet Yaşar Aktaş


Ağılanan Kaz Dağları

Artık sırada altın olduğu iddia edilen ormanlar, özcesi doğa talanı var. Neden mi? Satılacak Cumhuriyet kaleleri bitti, siyasal İslam, ekonomi çöküşte…


Bu hafta, sizlere bir tek Kaz Dağları örneğini sunmak isterim. Adını duymuşsunuzdur. Balıkesir ile Çanakkale arasında uzanıyor.

 Efsaneye göre, grek mitoloji tanrısı zeus, Kaz Dağları’nda dünyaya gözlerini açmış. Mitolojideki adı, İda Dağı’dır. İda, zeus’un sevgilisi. Oraya gelip kendine yurt edinen Türk Yörükleri, ida’nın adını değiştirmişler. Kaz Dağları demişler. İyi de etmişler.

Osmanlı yöneticileri, Türkçe yerine arapça/farsça karışımı, halkın anlamadığı osmanlıcayı yerleştirmişler… Türkçe konuşan halkımızı çok küçümsemişler… Herhalde bunun için, osmanlıya taparcasına sahipleniyorlar.

Kaz Dağları, Türkiye’nin oksijeni en fazla olan bölgesidir.  Kazdağ köknarı, başka bir yerde yetişmez! Yedi bitki türünün anayurdu Kaz Dağları.  Kaz Dağlarımız, 1993’ten beri Milli Park olmuş. İyi de olmuş. Şimdi ki sorun, o Milli Parkı korumak!

Kanadalı alamos gold şirketi, yerli ortağı “doğu biga madencilik” ile siyanür dökerek altın arayacaklar. Siyanür çok zehirli, öldürücü... Ama altın çıkarmada en ucuz yol.  Onlar için en önemlisi gelen para, gerisi teferruat… Ormanmış, milletmiş hepsi hikaye…

Kirazlı’da ağaç katliamı!!!  

Resmi verilere göre, 13 bin 400 ağaç kesilmiş. Enerji Bakanlığımız, şirketin kestiği ağaç kadar, diktiğini açıkladı. Ama biz doğru sayıyı söylemelerini beklerdik.

Ağaç kes, fidan dik!  Sisifus işi.

Çevreciler ve bölgede yaşayan insanlar, uydu görüntülerine göre, kesilen ağaç sayısının 195 bin olduğunu söylüyorlar.

Hangisine inanırsınız? Birisi, doğruyu söylemiyor…

Kesilen her ağaç, ulusumuzun bir bireyinin akciğerlerinin ağılanmasıdır! Ormanlar, Türkiye’dir. Milletimizdir! Her ağaç, bin insandır! Devlettir. Fatih Sultan Mehmet demiş ki:

Ormanlarımdan bir ağaç kesenin, kolunu keserim.” 1960’lı yıllarda Genel Kurmay’ın arka  bahçe duvarında kocaman bir levhada yazılıydı…

Siyanürle altın arama, Kaz Dağları’nın ölüm fermanıdır! Dahası kanada’nın yüzölçümünün yarısı, ormanlık... Kendi memleketinde ağaç kesme yasağına uy, gel güzelim Kaz Dağları’nda gözünün yaşına bakmadan yüz binleri aşan ağaç katliamı yap!

Bu ne perhiz, bu ne lahana turşusu? Özcesi, erdemsiz, ahlak dışı bir girişim. Kanada Başbakanı Trüdo (Trudeau), bundan habersiz mi?

Durun, daha bitmedi. Peki, bizim çok sayın tek adam rejiminin Sanayi ve Teknoloji Bakanlığımız nasıl bir tavır almış, çevrecilerin ve halkın direnmesine karşı? Doğrusu, çok merak edilecek bir konu değil mi?

Kanadalı ve yerli ortağına “süper teşvik” verdi. Ne demek bu? Çanakkale, gelişmişlik sırasına göre, ikinci bölge. Bakanlığımız, sağ olsun çok cömert (!) 5.inci bölge teşvikini verdi. Bu, daha çıplak ne anlama geliyor? Sıkı durunuz!

7 yıl süreyle sigorta primi işveren hissesi desteği, yüzde 40 yatırım katkısı, gümrük vergisi muafiyeti, faiz desteği, KDV yok ve yüzde 80 vergi indirimi. Toplam para olarak ne kadar dersiniz?

865 milyon 248 bin lira. Hem ormanlarımızı, toprağımızı, suyumuzu, insanlarımızı zehirlesinler, hem teşvik alsınlar! Verenlerin özelliği ne? “Yerel ve Milli” olmaları değil mi?

Bu teşvikler, değişik biçimde tarımsal üreticilerimize de verilse, olmaz mı? Sayın Tarım Bakanı, lütfen sesinizi duyalım. Hiç olmazsa, Tarım Yasası’nın şart koştuğu, bütçenin yüzde biri oranında tarıma ayrılması artık sağlansın!

Çiftçi örgütleri, sizlerin de, söz söyleme hakkınız var. Yalnızca kendi çıkarlarınızı değil, tüm ulusun, Türkiye’nin sağlığını ve dövizle dışarıdan et-ot alma giderlerini azaltıp koruyacaksınız.

CHP Çanakkale Milletvekili Özgür Ceylan, dışa bağımlılığı azaltmak gerekçesiyle tüm teşvik oranlarını değiştirme yetkisi, Cumhurbaşkanı’na yasayla verildiğine dikkat çekiyor. Onun sözleriyle Sarayın eliyle doğanın katli teşvik edilmektedir.

Tek adam rejiminin doğal sonucu mu? Her şey bir merkezde yoğunlaşıp toplanmış. Ne meclis, ne yargı… Gidişat, bu merkezileşmenin sonuna daha gelmediğimizi imliyor. Tek el büyüdükçe, büyüyecek… Biz de, küçüldükçe küçülecek miyiz?

Değerli okurum, sorun tek adam rejiminin uygulamaları değil. Sorun, sende, bende başlayıp bitiyor!!!

Kaz Dağları, bize uzak deme sakın! Türkiye bir bütün… Bugün Çanakkale Kirazlı’ya yapılan, başka bir gün Adana’ya da yapılabilir!!!! Sabırla bekle e mi!!!!?

Gelecek hafta bu köşede, tek adam rejiminin icraatına ve çözüm önerilerini zevkle okuyabilirsiniz.

Sevgiyle Atatürk ile kalınız.

YAZARLAR

  • Cuma 24.9 ° / 14.2 ° Güneşli
  • Cumartesi 28.3 ° / 15.1 ° Güneşli
  • Pazar 28.3 ° / 15.7 ° Güneşli
  • BIST 100

    9079,97%3,10
  • DOLAR

    32,35% 0,15
  • EURO

    34,93% -0,09
  • GRAM ALTIN

    2322,96% 0,18
  • Ç. ALTIN

    3843,45% 0,00