Can UĞURATEŞ-Sırası Geldikçe


CeHePe Mİ, YOKSA CUMHURİYET HALK PARTİSİ Mİ? (3)


?Tarihin ve tecrübenin süzgecinden arta kalmış bir gerçek vardır. Türk tarihi incelenirse, gerileme ve çöküntü nedenlerinin iktisadi sorunlara bağlı olduğu görülür. Tam bağımsızlık için şu kural vardır: Milli egemenlik, mali egemenlikle desteklenmelidir. Bizleri bu hedefe götürecek tek kuvvet ekonomidir. Siyasi ve askeri muzafferiyetler ne kadar büyük olursa olsun, iktisadi zaferlerle taçlandırılmadıkça payidar olamaz? Mustafa Kemal  (İzmir İktisat Kongresi açılış konuşması 17 Şubat 1923. Yalçın, SONER, Galat-ı Meşhur, Kırmızı Kedi Yayınevi, İstanbul,2016,s:95) 

Kurucu lider ve ekibi, yıkımdan henüz kurtulmuş ülkeyi refah seviyesine çıkarmanın yolunu gayet iyi tespit etmişti. Reçete basitti: Tam bağımsızlık. Tam bağımsızlığın temel unsurunun, ekonomide bağımsızlıktan geçtiğini de biliyor ve altı ok içine alınan kavramlarla, bunun koşulları yaratılmaya çalışılıyordu. Başarılı da olundu ve halk sahiplenilerek, toprak reformları yapılarak, üretim çiftlikleri açılarak, tarımı destekleyici kurumlar teşkil edilerek, çiftçi desteklenerek, üretime yönelik tedbirlerle dönemine göre oldukça modern fabrikalar açarak, ağır sanayiye yönelik tedbirlerle uçak fabrikası, traktör fabrikası, silah fabrikaları ve üretimde nakliyenin öneminde demiryollarının gerekliliğiyle demir ağlar oluşturma çabaları amacına ulaştı. Bu çalışmalar devam ederken Hükümet eden siyasi parti kimdi ve çalışmalar kimlerin çalışma azmiyle gerçekleşti?

Cumhuriyetin en zorlu yıllarında, çiftçinin kullandığı yakıt için vergi iadesi sağlanması, köylüye ödünç tohumlar verilerek üretime teşvik edilmesi, ziraat mektepleri açılması, köylüye tarım aletleri dağıtılması, hayvancılığın teşvikiyle ülkedeki hayvan sayısının iki, üç kat artırılması, zirai kredi kooperatifleri teşvik edilip kurularak sayılarının arttırılması ve tüm bunların Osmanlıdan kalan borçlar ödenirken, 1929 Dünya ekonomik krizi de yaşanıyorken yapılmış olması, başarı örnekleri değil midir? Peki, tüm bunlar kimlerin sayesinde kimlerin çalışmaları, fedakârlıkları ile gerçekleşti?

Günümüzde Cumhuriyet Halk Partisi, neden suçlu görünümüne bürünmeye çalışarak, dönemin konjonktüründe haklılığı savunulabilecek uygulamalarına yönelik özürler diler?

01 Kasım 1923´ten 22 Mayıs 1950´ye kadar Hükümet olan Cumhuriyet Halk Partisi, döneminde ve her türlü iç ve dış engelleme çalışmalarına rağmen, yaptıklarıyla, projelerin, atılımların, gelişmelerin, yenileşmenin, çağdaşlaşmanın, eğitim etkinliğinin, üretimin önderi değil midir ve neden bunlar açıkça halka anlatılmaz? Üstelik üretime yönelik hiçbir önemi olmayan, üretim tesisi özelliği olmayan ve esasen Devlete de ait olmayan yapıların, açılışının şenliklere dönüştürüldüğü bir ortamda ve halka hizmet söylemleri öne sürülürken. Üstelik daha önce de bahsettiğim gibi, son 20-25 yıldır doğmuş olanların, Cumhuriyet tarihinden bilinçli olarak uzaklaştırılmış oldukları realitesi açıkça ortadayken.

Ayrıca, bu gün tüm siyasi partiler, isimlerinin anlamlarında olmasa da, kendini halka daha güven verici, daha temiz, daha refah göstermek için, kendilerini ifade maksadıyla kullandıkları ve önemli kazanımlar elde ettikleri, doğrudan algılara yönelik kullandıkları isimlerini rahatlıkla halka lanse ederken, Cumhuriyet Halk Partisi, adında var olan ve doktrininde yer alan halkı sahiplenme algısını neden kullanmaz? Önünde de çok iyi bir örnek var. AKP, Adalet ve Kalkınma Partisi olan adını, isminin açılımında geçmemesine rağmen AK PARTİ olarak rahatlıkla ve başarılı bir göndermeyle algılara sunarken, CHP, Cumhuriyet Halk Partisi olan isminin içinde doğrudan yer alan ve gelenekselleşmiş olan HALK PARTİSİ kavramını etkin olarak algılara sunamıyor.

Bilinmez mi ki ismi CHP olarak yazılır, ancak CeHePe diye değil Cumhuriyet Halk Partisi ya da tarihsel yerleşmişliğiyle, halkın gözünde ve dilinde yer etmişliğiyle, sadece HALK PARTİSİ olarak okunur. 

Cumhuriyet Halk Partisinde bir şeyler ters gidiyor. Üstelik akademisyen olan üyelerinin ekranlarda yaptığı açıklamalara göre, bizim söylemeye çalıştıklarımız, yapılan çalışmalarla ilgililere sunularak, gerekli tavsiyelerde de bulunulurken, nedense bilimsel temelli doğrular dikkate alınmıyor. 

Kurucu lider, büyük önder tarafından halkı sahiplenmeye ve Türkiye Cumhuriyetini daima ileriye, çağdaş medeniyet seviyesine götürmeye memur edilen Cumhuriyet Halk Partisi, iktidar olamadığı gibi, etkin muhalefet de olamayarak, nedense görevini yerine getiremiyor.   

YAZARLAR

  • Cumartesi 31 ° / 16.7 ° false
  • Pazar 35.8 ° / 19.6 ° Bölgesel düzensiz yağmur yağışlı
  • Pazartesi 30.8 ° / 18.3 ° Bölgesel düzensiz yağmur yağışlı
  • BIST 100

    9809,64%0,96
  • DOLAR

    32,58% 0,30
  • EURO

    35,07% 0,29
  • GRAM ALTIN

    2457,40% 0,88
  • Ç. ALTIN

    3991,84% 0,00