Ahmet DOKUZOĞLU-NE DEMİŞTİK?


DİŞLİ KEMAL


        Memleketin her yanında ona benzer insanlar mutlaka vardır.

        Kimi akrabamız, kimi arkadaşımız, kimi de komşumuz olabilir. Her sohbette öne çıkarlar. Değişik görüşlerini ileri sürerler ve dikkatleri konuşmalarıyla fark ettirirler.

        Anlattıkları her zaman doğrudur diyemeyiz.

        Ama doğru olduğuna o kadar inanmışlardır ki; Anlatırken ağladıklarını bile görebilirsiniz.         

        Duygusaldırlar.

        Olayları anlatırken o saf görünüşlü harekatlarını her zaman öne çıkarırlar.Anlattıkları örneğin heryerde geçerli olduğunu ileri sürerler.

      Bir lidere mutlaka inanmışlardırlar.

      Anlatmak istediklerini o lider kişi etrafında dolaştırırlar. İsmini vermeseler bile karşıdaki kişiye onu hissettirirler. Dinlerken kimden bahsettiklerini hemen anlarsınız.

       Memleketini çok severler.

       Konuşmalarında bunu hissedersin. Hata yapsalar bile o hatayı memleket sevgisi için yaptıklarını ve yapmaya devam edeceklerini ima ederler.

       Dindardırlar.

       Birçok olayı döndürüp dini konulara dayatırlar. Dini konularda haklı olduklarını sandıkları davranışı ballandıra ballandıra anlatırlar. Karşılarındaki insanları bu tavırlarıyla etkilemeye çalışırlar.

      Saf görünürler.

      Bu saflıklarını da diğer konular gibi karşı tarafa hissettirirler. Sözleri yanlış çıkarsa veya hatalı olduklarını sezerlerse saflık tavrını karşıya iletirler.

       Görünüşte iyi niyetlidirler.

       Hepsinin bazı kötü davranışları vardır. Kendinden olmayan kişileri ve davranışları yukarıdaki kategorilerin içine sokmakla beceriklidirler. Bu davranışlarından dolayı da toplum içinde belli bir yerleri vardır. Herkes onları tanır. Onlar gelirken konuşmaların şeklinin değişeceğini insanlar anlar.

       Bilen bilir. Bilmeyenlere bu gün DİŞLİ KEMAL´DEN bahsedeceğim.

       Bizden yaklaşık on-onbeş yaş büyüktür. Okuryazardır. Fakat gençliğinde kaçak olarak Suriye´ye gitmiş, orada din eğitimi almıştır. Din eğitimi alırken, bir Arap kızıyla evlenmiş. Bir kız çocuğu kazanmıştır. Daha sonra Suriye´den ayrılmış. Şu anda iki hanımı bulunmakta, onlarla birlikte komşumuz olarak yaşamaktadır.

         DİŞLİ KEMAL´İN aile sorunu bizi ilgilendirmez.

         Hepsiyle kardeş gibi bir arada yaşarız. Bu güne kadar aramızda bir sorun olmadı. Bundan sonra da olmaz. Bizim asıl anlatmak istediğimiz siyasi ve iktisadi konular üzerine olacaktır. Çünkü en az hafta da iki veya üç gün bir araya gelir siyasi tartışmalara gireriz.

         Ben insanları bir partiye oy veriyorlar diyeasla hor görmem. Her türlü görüşe saygı duyarım. Bunu konuşmalarımda açık açık anlatırım. Tavır koyduğum davranış; Yalan, iftira ve küstahlıktır. Yani başka partili olanları hor görüp, onlara küfür edilmesidir. Ya da kendinden olmayan görüşleri kabaca, ?vatan hainliği, dinsizlik ?ve başka türlü suçlamalarla karalamaktır. Bu ayıptır. Siyasi davranışlara yakışmamaktadır. Ve toplum nazarında da suçtur.

          DİŞLİ KEMAL ile ilk tanışmamız bundan yirmi sene önce olmuştu. Yani 1997 depremi yıllarında. O vakitler Akp yoktu. Sanırım Fazilet Partisi ve Necmettin ERBAKAN vardı. Etrafta askeri karalayan o kadar fitneler vardı ki, bunlar DİŞLİ KEMALl´i bulmuşlar, yalanlarını duyurmuşlardı. O şöyle diyordu;

          ?Düzce de Askerler gazinoda içip kadın oynatıyorlarmış. O anda deprem olmuş. Bulundukları yere batmışlar. Gazino denizin altında kalmış. Generallerin hepsi boğulmuş.

Daha sonra dalgıçlar denize girmişler ve onları görmüşler. Hepsi domuz suratındaymış.?

             İşte benim tepemi attıran davranışta burada başladı. Böyle bir iftira karşısında sessiz kalamazdım. Birden irkildim ve DİŞLİ KEMAL ve etrafta bulunanlara askerimizle ilgili uzun bir nutuk çektim. Bir süre sonra baktım ki DİŞLİ KEMAL ve etraftakiler ağlıyorlar. O göz yaşları içerisinde aynen şöyle diyor;

          ?Peki Ahmet efendi.?diyor.?Böyle söylüyorsun da bunu bize neden anlatmıyorlar.?

           İşte o gün anladım ki bu insanlar, dürüst,samimi ve  vatanını seven kişiler.Fakat birileri

geliyor ve bunlara iftira dolu nefretlerini aktarıyorlar. Onlarda okuma, yazma ve araştırma dertleri olmadığından bu iftiracıların yalanlarına kanıyorlar.Bu insanlarda,duydukları bu yalanları her gittikleri toplumlarda dile getiriyorlar.

            Yine kahramanımız bulunduğumuz yerlerde, Menderesten bahseder.En son konuşmamızda bana şöyle dedi.

           ?Sana bir şey söyleyeceğim. Menderesi ABD astırmış,doğru mu ??

             Ben bu konuda sözlerine ve araştırmalarına çok güvendiğim Erol Mütercimler´in ?KOMPLO TEORİLERİ? adlı kitabından okuduklarımı aktardım. O şöyle diyordu;

              ?Menderes derki;

               ?Bunca yıl Moskova ile hep düşman olduk. İçimizdeki Moskof yanlılarını yerle bir

ettik. Burnumuzun dibindeki koskoca Varşova paktına hiçbir şey satamadık. Ben bundan sonra Ruslarla dostluk köprülerini kurmak istiyorum.?

                Amerika hemen devreye girer ve;

               ? Moskova´ya gidemezsin.? Der.

                Menderes ise ABD´ye kafa tutar. Moskova´ya gitmekte ısrar eder.Bütün gelişmeler de ondan sonra başlar.Sonuç ise;  Asker darbe yapar ve Menderes  idam edilir.Amerikalı bir yüksek şahsiyet o gün için.

               ?Bizim çocuklar yine kazandı.?diye açıklama yapar.

                Diyorum ya DİŞLİ KEMAL bunun gibi cins soruları sormak için yaratılmış bir vatandaş. Bana tekrar şöyle dedi;

               ?Cumhurbaşkanı R.Tayyip Erdoğan İran da iyi konuşmadı mı ??

               Bu tip soruları DİŞLİ KEMAL ve ona benzer milyonlarca insanımız kafasından uydurmuyor. Birileri, Generallere atılan iftira gibi etrafa nefret tohumları atmaya devam ediyorlar. Dişlen Kemal gibilerde bu palavralar karşısında bocalıyorlar. Terettüde düşüyorlar ama etrafta cevap verecek insan bulamıyorlar. Sonra da önüne gelen kişilere anlatıyorlar. Oturup kalktıkları kişilerde kendiler gibi okuma, yazma ve araştırma alışkanlıkları olmadığından hemen inanıyorlar. Ona şöyle dedim.

               Amerika´yı, Rusya´yı, İran´ı Komşumuz Suriye´den atacak,kabul edilecek  bir tek güç var. O da Esat rejimi. Beğensek de, beğenmesek de Suriye´nin sahibi, devleti ve hükümeti o.O isterse herkes çekilir. Ama biz onunla düşmanız.

            Birçok Televizyonlarda koca koca adamlar ABD´nin yakında yıkılacağını bu zavallı

insanlara söyleyip duruyorlar. Onlarda buna inanmışlar. Fakat aynı televizyonlarda ABD´nin

bizi çökertmek için oyunlar oynadığını söylüyorlar. Bu ikiyüzlü durumu DİŞLİ KEMAL gibilere anlatmakta zorlanıyorum. Ve onlara doların yükselmesindeki durumu anlatıyorum. Bana aynen şöyle diyorlar.

          ?Ahmet Efendi. Biz çok kriz gördük. O vakitte,?Memleket çöker .?dediler ama hiçbir şey olmadı. Bu hükümet onu da çözer. Allah´ın izniyle bizi kimse çökertemez.?

          Memleketimizin her yerinde bu tip insanlar o kadar çok ki. Hepsinin birçok ortak özellikleri var. Birincisi hep aynı televizyonlardan bilgi alıyorlar. İkincisi birbirlerinden bilgi alıyorlar. Üçüncüsü etraftan duyduklarını kendi kazanlarında karıştırıp anladıkları şekilde yorumluyorlar. Kim ne derse desin hükümetin aleyhine hiçbir şeye ?evet.? demiyorlar. Milli

Damadımız Berat Albayrak´ın dediği gibi R.T.Erdoğan;

           ?Marsa dört şeritli yol yapıyoruz.? Dese inanacaklar.

             Bu vatandaşımız DİŞLİ KEMAL´İN geçmişini biraz araştırayım dedim. Araştırmaya gerek yok. Kendisi aynen şöyle diyor.

            ?Babam beni sevmezdi. Bir gün hepimizi çağırdı.

            ?Bir motor alacağız.?dedi. Herkes şu kadar para verecek.?

              Bende dedim ki;

             ?Herkes niye bu kadar para verecek. Ben işliyorum on dönüm. Diğeri işliyor kırk dönüm. Herkes işlediği tarla kadar para versin.?

              Babam yüzüme baktı;

            ?Çocuklar.?dedi.?Dünyada şeytan görmek isteyen Kemal´e baksın.?

              Babam bana biraz tarla verdi. İçinde kavak ağacı var.

            ?O ağaçlar benim.? Diyor.

              Benimde kafam bozuldu. Çarşıdan zehir aldım. Kavaklara şırınga ile zehir sıktım. Hepsini kuruttum. Babam kavaklara bakıp diyor ki;

             ?Bunu yapsa yapsa Kemal yapar.?

              Diyorum ya DİŞLİ KEMAL  gibiler bir şeye inanırsa çok şiddetli inanıyorlar. Onları bir türlü ikna etmek mümkün olmuyor. Çok sıkışırsa geçmiş hükümetleri suçluyor. Ve çokça sorduğu soru ise şu;

             ?Peki, onlar neden yapmadı??

              Benin DİŞLİ KEMAL´E internet olmadığını anlatmam, makinelerin icat edilmediğini söylemem hiç para etmiyor. O ise bu soruyu her gittiği yerde soruyor ve cevap bekliyor.            

YAZARLAR

  • Çarşamba 35.2 ° / 19.1 ° Güneşli
  • Perşembe 35.8 ° / 20.3 ° false
  • Cuma 30.8 ° / 18.5 ° false
  • BIST 100

    9698,89%0,56
  • DOLAR

    32,55% 0,03
  • EURO

    34,84% -0,06
  • GRAM ALTIN

    2431,37% 0,07
  • Ç. ALTIN

    4017,93% 0,00