Ata Alp And


EVLER-20

*DAĞLIOĞLU GÜNLERİ-6


EĞİTİM CİNAYETLERİ…

Zaman içinde kendimi sanık sandalyesinde bulmuş gibi oldum… Bir iç duruşmanın celseleri arasında sallantıda tüm düşüncelerim. Tüm duygularım kapkara, vicdanım hafif geliyor tartıda; darası falan da yok işte kurtarabilesin kendini. Mecburen işte tamiri olmayan bir iç muhasebenin pençeleri arasında sallanıp duruyorum… Sayısını unuttuğun duruşmalar, ifadeler, itiraflar!… Ama çâre değil tüm bunlar… 

Mübaşir çağırıp duruyor  her duruşmada; hâkim soruyor..!:

-Söyle bakalım evlat seni dinliyorum… 

Mahcubum, üzgünüm, cahilimm…. 

-Söyle evlât, nasıl girdin kanına…

Orda kalsın hâkim bey, orda kalsın, anlatim… Sizin de değiniz gibi büyük yanlışı yıkma cesaretimin bilinciyle söylemeli ve beraat etmesem de kendi müebbedimin tutsaklığından kurtulabilmeliyim kurtulabilirsem eğer hâkim bey... 

Zaptırap altına almaya bile utandığım bir konu bu… İçimi yeyip bitiren geri dönüşü olmayan bir eski mesele… O kadar sıcak geliyordu ki bendeniz gibi bir ortaokul çocuğuna. Onları eğitim dışında tutmak kötülüklerden soyutlamaktı.

Ortaokula gittiğim yıllarda varoşların çocuğu aklıyla şimdi yaptığımın tersi olan utanılacak bir şey yapıyorum… İlkokuldan mezun olup ortaokula gitmek isteyen kız kardeşlerimin okumasını engelliyor; “Onlar okula giderse ben gitmem…” diye resmen gasbediyorum. Sebepse okula giden kızların kaçamak yaptıklarından dolayı onların da sanki öyle bir olumsuzluğun içinde olabileceği kaygısıydı. Teyzemin eşi bilge Hasan Emmi’min de çabaları bir sonuç vermiyor. Cehaletten başka bir şey değil sonuçta hâkim bey… 

Cehalet deyince, lise yılları dâhil, okula giden iki kişi varsa sanırım o da can arkadaşım Mustafa ile bendim. Mustafa ile mahallede, askerlikte aynı olduğumuz gibi polis memurluğu memuriyetlerimiz de aynıydı.  O, davası ile buluştuğunda ben onları uzaktan izleyen bıçaklı korumasıydım. Diğer bir hata ise, çorap içerisinde kuruşla açılan kemik saplı, oluklu kama bıçağı taşımayı bir marifet sanmamdı… Bir gün kahvehaneden ayrıldıktan kısa bir süre sonra polisler baskın yapmışlardı. Ya ben ordayken olsaydı n’olacaktı?.. Hayatı kayan bir adam olup çıkacaktık. 

Ev olayına gelince… Ekonomik olarak yine işi biraz düzeltiyoruz ki çamur briketli evi yıkıp yerine, babamın her zaman temeliyle övündüğü betonarme evimizi yapmaya sıra geliyor. Sanat okuluna başlamış olduğum yıl olabilir o yıl. Demirleri keserken, demir kesme aletinin çubuğu parmağımın üstüne batıyor. 

 

1
1.08.2023 02:48:36
555

1
1.08.2023 03:39:46
555

YAZARLAR

  • Cumartesi 31 ° / 16.7 ° false
  • Pazar 35.8 ° / 19.6 ° Bölgesel düzensiz yağmur yağışlı
  • Pazartesi 30.8 ° / 18.3 ° Bölgesel düzensiz yağmur yağışlı
  • BIST 100

    9915,62%2,05
  • DOLAR

    32,42% -0,15
  • EURO

    34,65% -0,66
  • GRAM ALTIN

    2439,28% 0,14
  • Ç. ALTIN

    3999,24% 0,19