Can UĞURATEŞ-Sırası Geldikçe


HALKTAN BİRİ OLMAK, HALKIN ARASINDA OLMAK


Türkiye, çok partili yaşama geçişinden bu yana, ilk defa, uzun yıllar tartışılacak, siyasi tarihe ve akademik araştırmalara konu olacak bir seçim süreci yaşadı. Bu süreç halen yapılan itirazlarla ve yargı yoluyla devam ederken, görüldü ki halkı bölen, halkı korkuya yönlendiren, halkı manipüle bilgilerle yönlendirmek isteyen, halkı gerçeklerden uzaklaştırmayı hedefleyen söylemler kaybetti. Halkı bütünleştiren, halkın dertlerini dinleyip çözüm üreten ve gerçekçi projelerle halka yol gösteren, halkı rahatlatmayı, refah seviyesini ve yaşam konforunu yükselterek, toplumsal huzuru hedefleyen söylemlerin kabul gördüğü ortaya çıktı.

Bu seçim süreciyle görüldü ki halkın arasında olan, halktan biri olan, halkın sorunlarını anlayan ve en önemlisi halkı kucaklayarak onu dinleyen, gülümseyen, halka değerli olduğunu hissettiren anlayış kazandı.

Bu seçim süreciyle, siyasetin esasen bir meslek değil, gönül vererek ve halktan icazet alınarak yapılan bir görev olduğu; halkın kendisine daha yakın hissettiğine, kendini dinleyen, anlayan ve çözümler üreten siyasi figürlere icazet verdiği ortaya çıktı.

Bu seçim süreciyle, Cumhuriyetin Halk Partisi, kaybettiği veya kaybetmeye başladığı düşünülen özellikleriyle halktan giderek uzaklaşan, CeHaPe olarak üç heceden oluşan sıradanlaşmış pir parti görünümünden çıkıp, yeniden halkın partisi, Halk Partisi oldu.

Bu seçim süreciyle görüldü ki siyaset, kişisel kazanımlara yönelik bir meslek değil, aksine, halka hizmet götürmek için üstlenilen bir görev süreci. Bu görevi üstlenebilmek için takip edilmesi gereken yol, halktan biri olmak, halkın arasında olmak, halkı tanımak, halkı anlamak ve halka değer vermekten geçiyor.

Halk, bu ülkenin gerçek sahibi olduğunun, verdiği görevlerin geçici olduğunun ve bu görevleri yürütebilmek için tahsis edilen makamların, sadece kendisine ait olduğunun bilinmesini ve bu bilince sahip siyasilerin yönetimde olmasını arzuluyor.

Her seçim döneminin sonucunda, doğal olarak bir kazanan bir de kaybeden taraf olurken, bu seçim sürecinin sonucuna yaklaşılırken görüldü ki kazanan sadece halk oldu. Halk, siyasi simgesi, temsil ettiği siyasi parti hangisi olursa olsun, görev yapabileceğine inandığı figürlere yetki verdi. Esasen, buna benzer bir durum 2002 genel seçimlerinde de yaşanmış ve bu günkü iktidar partisi halktan yetki alarak, görev sorumluluğunu üstlenmişti. Ancak, devam eden süreçte, bir siyaset gerçeği daha ortaya çıktı. Başlangıçta güçlü, sorumluluğunun bilince bir iradeyle, çok geniş kapsamlı ve her kesimi kucaklayan, özgürlüklerden yana projelerle yola çıkılsa da, bir süre sonra doğal bir gevşeme, bir yorgunluk, öngörüden uzaklaşma ve hatta kazanımlara yönelik çeldiricilerin doğal artışıyla, sapmalar yaşanabiliyor. İktidar partisinin buna yönelik ürettiği, ?metal yorgunluğu? uygun bir tabir haline geliyor.

O halde değişim ve gelişim, birlikte yol almak zorunda. Değişim için, beyinlerin bilimsel temelli eğitimle geliştirilmesi gerekirken, gelişim için fikirlerde, projelerde, eylemlerde yani beyinlerde değişim gerekiyor.

Atatürk, Cumhuriyet Halk Partisinin kuruluşunda kendisine yöneltilen, ?Paşam, bu partinin bir doktrini yok? eleştirisine, ?Elbette yok çocuğum, eğer doktrine gidersek, bu hareketi dondururuz? diyerek cevap verirken, her hareketin, sadece gelişen ve değişen beyinlerle ileriye doğru ivmelenebileceğini çok iyi biliyor ve geleceğin etkin, bilimsel temelli eğitimle geliştirilmiş beyinlerce şekillendirildiğinde umut vaat edeceğini öngörüyordu.

Bugün halk bu seçim süreciyle, yine yumruğunu masaya vurdu ve benim yanımda olan, beni anlayan, benim hakkımı savunan; genç, yeterli eğitime sahip, dinamik beyinlerle yola devam dedi. Bu sonuç esasen, halen iktidarda olan partinin dışlandığı anlamına da gelmiyor. Çünkü halk, büyükşehirleri yeni karakterlerle, yeni figürlerle yönetmeye icazet verirken, ilçelerde, halen eski alışkanlığıyla ve adeta bir taraftar zihniyetiyle, alışageldiği partisini destekleyerek, esasen bir deneme süreci başlatıyor. Bu süreci, halkın menfaatleri doğrultusunda ve her kesimi kucaklayabilen anlayışla, en iyi değerlendirebilen siyasi yapılanma, bir sonraki seçim sürecinin kazananı olacak.

YAZARLAR

  • Perşembe 35.8 ° / 20.3 ° false
  • Cuma 30.8 ° / 18.5 ° false
  • Cumartesi 31 ° / 16.7 ° false
  • BIST 100

    9670,53%0,26
  • DOLAR

    32,52% -0,08
  • EURO

    34,78% -0,23
  • GRAM ALTIN

    2421,67% -0,33
  • Ç. ALTIN

    3982,08% -0,92