Ahmet DUMAN


Kumpas mı? Yoksa Örgüt işi mi?


                                                                                                              

Çocuklar küçük yaşlarındayken bir kabahatleri olduğunda, suçu başkalarına atarlar. Çişini bile. Anne, ?ama neden bana haber vermedin de yaptın? diyerek hafifçe kızınca; çocuk tatlı bir masumiyet ve mahcubiyet içinde ?ben yapmadım falan kişi ya da feşmekân yaptı? diye yanıtlar. En son FB-Beşiktaş maçı sonrası yapılan yorumlarda çişini altına yapmış çocuklara özgü ama masum ve mahçupluk içermeyen bir, güya, uyanıklık hedef saptırmaca çabası var.

Kumpasmış ya da örgüt işiymiş! Hadi canım, kimi kandırıyorsunuz. Evet, ne yazık ülkede her olayı bir kışkırtma aracı olarak kullanmaya eğilimli ve bundan çıkar sağlamaya çabalayan bazı kişi ve grupların olduğu yadsınamaz bir gerçek. İster inanın ister inanmayın Ülkemizde bu son olay ve benzerlerinden yararlananlar hatta konuyu istismar ederek yerini sağlamlaştırmaya çalışan kulüp başkanları var.

Bu iş bir toplumsal psikolojik sorun. Yalnız Türkiye´nin sorunu değil tüm dünyada futbol sahaları kıvılcım bekleyen patlamaya hazır bombalar gibi?

Futbol, aslında, sorunlu bir spor. Güzelliği de burada zaten! Her anında farklı bir hareket ve olay bekleniyor. Sert,  sertliğinin yanında yumuşaklığa da son derecede uygun bir spor.  Çok iyi yetişmiş sporcular çok iyi yetişmiş teknik adamlar ve daha da önemlisi çok iyi yetişmiş, kitlelerin önüne çıktığında sözünü dinletebilen insanlardan oluşmuş yöneticiler ister. Şimdi size bir soru: FB-Beşiktaş maçında FB başkanı tribünleri yatıştırabilir miydi? Ya da, başka bir takımın başkanı?

Fizik kuralıdır: Bazen gazlar sıkıştırılınca sıvılaşırlar? Toplum günlük yaşamın tüm baskılarını üzerinde duyumsayarak yaşadıktan sonra sıvıdan da beter bir pelte haline gelmektedir. Stadyuma girdiği zaman da o her tarafı çevrilmiş alanda kendini özgür hissedip o pelte halinden gaz haline geliyor; yanıcı, yakıcı ve parlayıcı bir gaz?

?Taraftarın? günlük yaşamının her anında kulağına bağırılan bir ?öteki? kavramı var. Bu ?öteki? öyle böyle bir öteki değil; terörü o yapıyor, işsizliğin nedeni o, doların yükselmesinin nedeni o, sıradan olanın biat ettiğine inanmayan o! Bu ?ötekiyle? her halükarda savaşılması gerek hatta yok edilmesi gerek. ?Ötekinin? gereği yok. Ne işi var Beşiktaşlı seyircinin FB veya GS maçında statları ?biz? doldururuz ?öteki? de sırasının gelmesini beklesin. Hiçbir emek vermeden, çok az belki de hiç para vererek gününün en az yarısını hiç tanımadığı asla düzeyine yükselemeyeceği bir takım insanları överek veya söverek boşalmanın yolu bu? Bu olaylara toplumun gereksinimi var sanılıyor. Hayır! Toplumun değil bu toplumu yönetenlerin bu gerilime ve gerginliğe gereksinimi var. Ne yazık; toplum da bu kurmacada yerini almaya pek teşne?

29 Mayıs 1985 tarihinde Belçika´da Heysel Stadyumunda Juventus ve Liverpool arasında oynanacak UEFA kupası final maçı öncesinde çıkan olaylarda onlarca kişi ölmüştü. Spor tarihinin acı olaylarından biridir. Maçtan sonra ne olmuştur biliyor musunuz? O sırada başbakan olan Margaret Thatcher UEFA´nın Liverpool´e vereceği cezanın az olacağını düşündüğünden ?bu hayvanların cezasını ben vereceğim? diyerek Tüm İngiliz takımlarının Süresiz olarak Kupalardan çıkarılmasını istemiştir. Ancak UEFA Bu cezayı 5 yıl olarak vermiştir. İngiltere´de hiç kimse o yılların Demir Leydi´sine tek söz etmemiştir.

Bu futbol sahalarının adı boşuna mı ?Arena?? Her maçta dev gibi hem de birkaç yabancı dilde ?senin için Ölürüz? veya ?Öldürürüz? pankartları?

Arenalarda da ya ölünür ya öldürülür?

En çok şaşırdığım; sağduyusuna ve aklına güvendiğim bir kaç kişinin bile Şenol Güneşin kafasının yarıldığına inanmamaları; pes yahu sanki dövme yaptırıyor! Süs olsun diye kendine 5 dikiş attırmamıştır herhalde?

YAZARLAR

  • Cumartesi 24.8 ° / 13.8 ° false
  • Pazar 25.4 ° / 14.4 ° Bölgesel düzensiz yağmur yağışlı
  • Pazartesi 25.6 ° / 13 ° Güneşli
  • BIST 100

    9693,46%1,77
  • DOLAR

    32,58% 0,35
  • EURO

    34,75% 0,10
  • GRAM ALTIN

    2507,64% 0,95
  • Ç. ALTIN

    4181,01% 0,22