Kemal Bey bu ?Hak, Hukuk, Adalet? sloganını iyi keşfetti. Kelimelerin kendi iç dinamikleri de toplumsal bir etki yapmaya uygun olduğundan, kamuoyunda etkisi de iyi? Herkes Kemal Bey´in bu kavramlara olan düşkünlüğünü biliyor ve takdir ediyor? Bunu bildiğinden olacak kendisine ne zaman mikrofon uzatılıp kamera doğrultulsa hemen sözü bu kavramlara getiriyor? Hatta geçenlerde bir yaygın TV kanalında Cumhurbaşkanlığı seçimi ile ilgili sorulan bir soruya ?hak hukuk ve adalet kavramlarına inanan herkesle Birlikte hareket edebiliriz? dedi?
Ahmet Hamdi Tanpınar çok okunmuş ve hala da okunan bir edebiyatçı. Kitapları yabancı dillere de çevrilmiş bir yazar. Bazılarımızca ısrarla görmezden gelinen bazılarımız tarafından ise her zaman olduğu gibi gerçek üstü bir yaklaşım sergilenerek ne olduğu ancak yakın zamanlarda anlaşılabilmiş bir yazar. İlk gençlik yılları İmparatorluğun çöküş ve dağılış yıllarına denk gelmiş ve Cumhuriyetin ilk dönemlerinde Anadolu´nun önemli şehirlerinde öğretmenlik yapmıştır. Eserlerinde öz yaşamsal ve öğretmenlik yaptığı dönemlerde yaşadığı Anadolu´dan izler de bulunmaktadır; Türk Edebiyatının en güzel eserlerinden biri olan Beş Şehir türünün harikalarından biridir.
Tanpınar´ın roman kişileri Osmanlı´nın son, Cumhuriyetin ilk dönem Burjuvazisinden insanlardır. Romanlarında kadın erkek eşittir. Hatta bazı kadın kahramanları erkek kahramanlarından daha özgürdür. Dönemin siyasal ve ekonomik koşullarına uygun biçimde bir araya gelerek müzik, edebiyat, zaman zaman spor ve en önemlisi, siyaset konuşurlar? Anlayabildiğim kadarıyla Tanpınar ve kahramanları İttihat ve Terakkiye karşıdır, fakat Hürriyet ve itilafı da çok eleştirirler? Romanlarından birinde Hürriyet ve İtilaf Partisinin muhalefet anlayışını beğenmez, eleştirir ?İşleri güçleri Enver Talat ve Cemal´i eleştirmek böyle muhalefet olmaz insanlar sizin ne yapacağınızı nasıl yapacağınızı da bilmek isterler? diyerek sanki bu gün CHP´nin muhalefet anlayışını da eleştirmektedir.
Türkiye´nin kuşkusuz hak, hukuk, adalet sorunu var. Ama Türkiye´nin daha sayılamayacak sorunu var. Ekonomisi sorunlu, dış politikası sorunlu, maliyesi sorunlu, eğitimi sorunlu, kadın sorunları başlı başına sorun, hele devletin nasıl yönetileceği konusu çok daha sorunlu. Geçenlerde CHP İl Başkanı bir soruya verdiği yanıtta CHP´nin 2015 Haziran ve kasım seçimlerinde sunduğu seçim bildirgelerinin toplumda oldukça kabul gördüğünü söylemiş. (19 Şubat 2018 Yeni Adana) Hatta bu seçim bildirgeleri Türkiye tarihine damga vurmuş! Ne demekse? Peki, oy verenlerde karşılığı ne oldu? Diye sormazlar mı?
Türkiye Siyaseti bir tek kişinin istemleri doğrultusunda biçimleniyor. Hepimiz yaşıyor ve görüyoruz. Oldukça çirkin bir siyaset dili yaratılmış durumda? Herkes gergin ve oldukça düşük düzeyli bir söylem biçimi; bırakın siyasetçiyi, devlet adamlığını, sıradan insanlarda bile oldukça ayıplanacak bir söylem bu? Daha da kötü olanı bu söylem biçimiyle toplumda yaratılan derin, kapanacağını sanmadığım, yarıklar ve bölünmeler? Özellikle dinsel değinilerle gittikçe gerilen mezhepler arası ilişkiler?
Sadece Hak, Hukuk, Adalet sloganı bu sorunları çözeceğe benzemiyor. CHP ayrı, daha ayrıntılı söylemler geliştirmek zorunda?
