Geçtiğimiz hafta sonu Erdoğan´ın başını ağrıtan bir gelişme oldu. Alman ve Türk uyruklu Doğan Akhanlı isimli yazar, Türkiye´de hakkında tevkif müzekkeresi olduğu için İspanya´da tutuklandı. Ancak Alman hükümetinin anında müdahalesiyle şahıs 24 saat içinde serbest kaldı.
Merkel, Erdoğan´ın, Interpol aracılığıyla tutuklama müzekkereleri çıkartma hakkını kötüye kullandığından endişe duyduğunu açıkladı. Bu açıklamadan bir gün önce Erdoğan, Almanya´daki milyonlarca Türk Kökenli seçmene Merkel´in muhafazakar partisine, Hristiyan Demokrat SPD´ye ve Yeşil Sol´a eylül ayında yapılacak seçimlerde oy vermemeleri çağrısı yaptı.(Seçmen bu partilere oy vermeyecek de kime oy verecek? Irkçılara mı??) Bu iki gelişme, her iki ülke arasında ilişkilerin görülmemiş derecede kötü olduğuna işaret ediyor.
Türkiye doğumlu Alman pasaportu hamili Doğan Alkanlı, Türk hükümetinin isteği üzerine Gırnata´da (Granada) tutuklanmıştı. Hükümet, Alkanlı´yı, sözde Ermeni soykırımı ve Türkiye´de insan hakları ihlalleri konusundaki yazıları dolayısıyla terör suçuyla itham ediyor. Türkiye´de , geçen yılki başarısız darbe girişiminden sonra hapishaneler terörizm ithamıyla tutuklanan siyasi muhaliflerle, gazetecilerle ve yazarlarla dolu.
Alman Die Welt gazetesinin Berlin Muhabiri Deniz Yücel hücrede 200´ncü gününü doldurdu. Hakkında savcılık iddianamesi olmadığı halde Erdoğan´ın damadı Enerji Bakanı ve PKK hakkında haber yaptığı için terör suçlusu olarak tutuklu.
Alman federal hükümeti Deniz Yücel´in arkasında ve Berlin, aynı şeyin İspanya´da tutuklanan Akhanlı´nın da başına geleceğinden korktuğu için derhal devreye girdi ve yazarın serbest bırakılmasını sağladı. Alman başbakan yardımcısı Sigmar Gabriel ? Türkiye, Avrupa´nın diğer ucuna ulaşabiliyor ve cumhurbaşkanı Erdoğan´a karşı sesini yükseltenleri tutuklatabiliyorsa bu son derecede vahim bir gelişmedir? diyerek tepki göstermişti.
Almanya´nın ağır eleştirileri karşısında İspanya, yazarı serbest bıraktı.
Berlin bu meyanda Türkiye´deki Alman firmaları uyardı. Dışişleri Bakanlığı da Türkiye´ye gidecek turistlere her türlü mesuliyetin kendilerine ait olduğunu söyledi.
Türkiye ile sürekli didişme Viyana´da da yankı buldu. Avusturya dışişleri bakanı Sebastian Kurz, "Erdoğan, Türk toplumunu kendi yanına çekmek istiyor. Böylece toplumu kutuplaştırdığı gibi, Türkiye´deki çekişmeleri Avrupa Birliği´ne ithal ediyor? dedi.
Olaylar, 80´li yıllarda askeri yönetimlerin yaptığı hataları anımsatıyor. O yıllarda da askeri yönetimler veya askeri güdümlü sivil hükümetler suçluların iadesi anlaşmalarını ayağa düşürdüğünden bu anlaşmaları uygulayarak yurt dışına kapağı atan adi suçluları almak imkansız hale gelmişti.
