Can UĞURATEŞ-Sırası Geldikçe


SURİYE´DE NELER OLUYOR?


Suriye gelişmelerinde hararetle yapılan açıklamaların ardından, bir anda ve yine Trump´ın doğrudan kendi ağzından, ABD´nin, Suriye´den çekileceğini duyduk. Bu haber bir anda gündemde oldukça hareketli tartışmalara yol açarken, aklı başında her analist, bunun doğrudan bir çekilme olmadığını, bölgesel oyunlarda yeni bir dönemin başlatıldığını, bu gelişmeyle Türkiye´nin yapmayı planladığı harekâtı ertelemek ya da iptal etmek zorunda kalabileceğini; dengelerin yeniden değişeceğini ve muhtemelen Suriye rejiminin daha etkin devreye sokulmasıyla, YPG/PYD´nin Suriye bünyesinde meşrulaştırılabileceğini ki bu durumda planlı harekâtın iptal edileceğini; ABD´nin, yeni bölgesel senaryoyla, Suriye bütünlüğü içinde Rusya, İran ve AB ülkeleriyle birlikte, Türkiye´nin de katılımıyla, yeniden düzen alabileceğini ve bu durumda, Türkiye´nin, yeniden dağıtılan kartları iyi değerlendirmesi gerektiğini değerlendirdi.

Ve sonunda, Cumhurbaşkanı tarafından, birkaç gün içinde ve tavizsiz yapılacağı açıklanan Suriye´nin doğusuna yönelik harekâtın, ileriki aylara ertelendiğini, yine Cumhurbaşkanının ağzından duyduk.

Bölgesel oyunda kartlar yeniden dağıtılırken, Azez´de önemli bir toplantı yapıldı. Toplantıda Türk, Kürt ve Arap aşiretleri ileri gelenleri, Astana heyeti, ÖSO yetkilileri bir araya gelerek, ABD´nin Suriye´den çekilmesinin ardından, bölgesel düzenlemeler, yani bölgenin geleceğini konuştu.

Bir önemli toplantının da YPG/PYD ile Suriye Kürt Ulusal Konseyi (ENKS) arasında yapıldığı açıklandı. Bu toplantıda da Kuzey Irak´ta bulunan Suriyeli Peşmergelerin, yeniden Suriye´ye dönmesinin konuşulduğu ancak YPG/PYD´nin, buna sıcak bakmadığı belirtildi.

Gelişmelerden anlaşıldığı kadarıyla, ABD bir kuyuya taş attı ve tüm bölgesel kimlikler ile bölgede güç olmak isteyenler kendince planlamalar yapmaya başladı. Ancak, bir realite açıkça ortada duruyor. Bölgede yeniden yapılanma için alınması planlanan tedbirlerin tamamına yakınında, bir yanlış var gibi. Temsil söz konusu olunca, kurulacak olan meclislerde oransal eşitlik gündeme getiriliyor ki bunun açık anlamı, yeni kurulacak her tür meclisin temeline, inşa sırasında, gerektiğinde patlatılmak için bomba yerleştiriliyor.

Her toplantıda, halkların eşit temsili ve demokrasi kavramları gündeme otururken, doğal olarak etkin sonuçlar da çıkmıyor.

Bu arada, Türkiye´nin fiilen bulunduğu Cerablus-El Bab-Azez-Mare ve Afrin ile İdlip bölgelerini nasıl bir gelişmenin beklediği de önümüzdeki süreçte, sanırız ki gündemi oldukça oyalayacak. Her ne kadar ABD ve AB ülkelerinin aktif olduğu bölgeyle ilgili bir karmaşa ortada olsa da Suriye bütünlüğünün öneminde, Rusya-İran-Çin varlıkları halen konumunu koruyor. Peki, Türkiye´nin bölgeye tepkisel etkisi, nereye kadar uzanacak?

Suriye gerçeğinde, bölgenin, bölge insanına bırakılamayacak derecede stratejik önemi olduğu, tarihsel devamlılıkta, güç odaklarının akıllarından hiçbir zaman çıkmıyor. Gerek tarihsel kökenler gerek jeolojik özellikler; gerek topoğrafik yapı gerekse demografik yapı, bölgede bütünleşmeden çok bölünmeyi körükleyecek şekilde yapılandırılmış. Şu anki gelişmeler de en iyi ihtimalle, ikili bir federatif sistemi destekliyor gibi. Suriye devlet yapılanmasında, özerk bir oluşumun varlığı bölgede ne kadar sürdürülebilir bilinmez. Ancak, farklı gözlemler yapılıyor olsa da değişen ve değişime devam edecek olan güç dengelerinde, güç odaklarının ilgi ve etki alanlarının zamansal değişiminde, bölgede suların durulmasına hiçbir zaman müsaade edilmeyeceği de bir gerçek.

Can UĞURATEŞ

YAZARLAR

  • Perşembe 31.6 ° / 17.1 ° Güneşli
  • Cuma 24.9 ° / 15.2 ° Bölgesel düzensiz yağmur yağışlı
  • Cumartesi 24.8 ° / 13.8 ° false
  • BIST 100

    9629,68%0,85
  • DOLAR

    32,53% 0,26
  • EURO

    34,66% 0,36
  • GRAM ALTIN

    2499,23% 0,53
  • Ç. ALTIN

    4196,44% 1,04