Tarih: 07.11.2018 16:09

?AKP´NİN YASAMA TEKNİĞİ BUGÜNKÜ SİSTEME UYGUN DEĞİL?

Facebook Twitter Linked-in

CHP Adana Milletvekili Burhanettin Bulut, Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal İşler Komisyonu´nda hekimlerin mesleğini elinden alacak kanun teklifini değerlendirdi ve  İktidarın yasama tekniğini eleştirererk  hekimlerin mesleğini elinden alarak bir mağduriyet yaratmanın kimseye bir yararı olmayacağını kaydetti.

İktidarın ?Sağlıkta Şiddet Yasası? olarak kamuoyuna sunduğu meslek örgütlerinin ve sağlık emekçilerinin tepkisini çeken yasanın görüşmeleri TBMM Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal İşler Komisyonu´nda devam ediyor.

Komisyon toplantısında hekimlerin mesleğini elinden alacak 5. Madde´yi değerlendiren CHP Adana Milletvekili Burhanettin Bulut, yeni sistem öncesi ?yasamayı daha itibarlı hale getireceğiz? diyen iktidarın getirdiği Torba Yasa´nın yeni sisteme uygun olmadığını bildirdi. Komisyonda 9 saatte bir maddenin geçmediğini bildiren Bulut, ?Eğer Yasama Meclis´e bırakılmış olsaydı, her biri sağlık çalışanı olan komisyon üyelerinin bu maddeleri incelemesi gerekirdi. Eğer incelemiş olsalardı, meslek örgütlerini işlevsizleştiren, sağlık emekçilerini mağdur eden böyle bir yasa önümüze gelmezdi. Yasanın dili bile günümüze uygun değil. Böyle itibarlı yasa yapılmaz ? dedi.

Kabul edilen 5. maddeye göre, terör örgütlerine veya Milli Güvenlik Kurulu (MGK) tarafından devletin milli güvenliğine karşı faaliyette bulunduğuna karar verilen yapı, oluşum veya gruplara üyeliği, mensubiyeti, iltisakı veya bunlarla irtibatı olduğu için kamu görevinden çıkarılan tabipler, diş tabipleri ve tıpta uzman olanlar, sadece sosyal güvenlik kuruluşu ile sözleşmesi bulunmayan sağlık kuruluşlarında veya muayenehanede çalışabilecek. Düzenledikleri raporlar yargı kararlarına ve idari işlemlere esas alınamayacak.

 ?YASAMA, YÜRÜTME, YARGI AZGIN BİR IRMAK GİBİDİR?

Yasama, yürütme ve yargının azgın bir ırmağa benzediğini kaydeden Bulut, bu ırmağın kollara ayrılmasının yıkıcı etkisini de azaltacağını,  3 ana unsurun tek erkte kalmasının ise tehlikeli olacağını bildirdi. Görüşülen 44 maddenin içerisinde acil olan herhangi bir maddenin olmadığını söyleyen Bulut,  Meclis açıldığında gelen torba yasanın da farklı farklı maddeler içerdiğini kaydetti.  Torba yasanın bir baypas olduğunu kaydeden Bulut, ?Meclisin itibarını azaltır, yasamayı kaliteli hâlde yapmamıza engeldir? ifadelerini kullandı.

Devletin en ince damarlarına kadar girmiş bir yapı olan FETÖ´ye herkesin karşı durması gerektiğini söyleyen Bulut,?Her şeyden önce FETÖ´ye Meclis karşı durmak durumunda. Çünkü bu ülkeyi yönetenlerin, yönetmeye talip bir başka kuvvet olan darbeci bir yapıya karşı bu Meclisin tek vücut hâlinde karşı durması lazım yoksa kendi varlığını inkâr eder? dedi. Hekimlerin mesleğini elinden alarak bir mağduriyet yaratmanın kimseye bir yararı olmayacağını kaydeden Bulut, ?Bu topraklar her dönem hesaplaşmalarla geçmiş, her dönem. Bu tartışmalar Anadolu topraklarında ne kadar çok yapılsa da birbirinden bağı koparmamış olsa da büyük acılar vermiş.  Çünkü kendinden farklısına tahammül etmediğinde gökkuşağını siyaha boyamış oluruz, burada yapılan da o? ifadelerini kullandı.


Meselenin siyasi, hukuki ve vicdani olarak üç boyutu olduğunu söyleyen Bulut, hekimlik yapma hakkı ile suçun ayrı olduğunu, hekimlik yapmaya engel başta etik olmak üzere daha farklı unsurların bulunduğunu kaydetti.

Bulut şöyle devam etti:

?Bu maddeye bizim önerimiz,  eğer böyle bir karar alınacaksa bunun yargıyla yapılması gerektiği ve özel hastanelerde çalışma hakkının engellenmesi gerektiği. Çünkü Bu madde bu haliyle geçtiğinde siz vicdanen ?de hukuken de bu insanları mağdur etmiş olursunuz.?

?SİYASET İNSANLARI BİR ARADA TUTMA YÖNTEMİDİR?

Siyasetin, birbirinin yanında durma değil, insanları bir arada tutma yöntemi olduğunu kaydeden Bulut, Ergenekon, Balyoz ve Askeri Casusluk kumpaslarında örnekler verdi. Bulut, ?Bu üç konuyu, bunu özellikle anlatıyorum, burada karar vericilerin nelere sebep olabileceğini tekrar gün ışığına çıkarmak açısından önemsiyorum. Buradaki mağdurları veya burada yaratılan hasarı ya da burada öldürülen şehitlerimizin ana teması şudur: Demokrasi. Yani bu ülkeyi yönetenlerin, Anadolu toprakları diye tarif ettiğim konuşmanın başında tüm bu hesaplaşmaların özü demokrasidir yani yurttaşını kendi yavrun gibi görmektir, onu kollamaktır, orada olabilecek her türlü hastalığa engel olmaya çalışmaktır. Bizim bu yaşadıklarımızı, bir daha 15 Temmuz olmasın diye, bir başka darbe girişimi olmasın ya da bir başka farklı kimlikleri uzaklaştırmayalım, onlara herhangi bir işkence yapmayalım diye bu işleri çözebilmenin yolu, hepimiz için demokrasidir, ona sahip çıkmamız lazım? dedi.

 

 




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —