Tarih: 15.07.2018 13:04

Bu bitkiler isimlerini hayvanlardan alıyor

Facebook Twitter Linked-in

Türkiye´de bir çok bitki ismini hayvanlardan aldığı ve hayvan adlarından yararlanılarak oluşturulan 595 adet bitki adlandırmasında ise 88 hayvanın adının kullanıldığı belirtildi. 
Konuyla ilgili araştırmalarda bulunan Sakarya Üniversitesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. İlhan Uçar, hayvan adlarından hareketle oluşturulan bitki adlandırmalarının bir kısmında hayvan ve hayvanın organ adlarından birlikte yararlanıldığını söyledi. 
Uçar ?Farklı kültürlerde farklı hayvanların ?sembol, simge´ durumuna yükseltildiği görülmektedir. Sembolleşen hayvanlar ?kavram, çağrışım, kelime´ üçgeninde bazen bir bitkiye, bazen de bir insana ad olabilmektedir. Türklerin yol göstericisi, ordularının önünde yürüyen kılavuz olarak görülen ´kurt´, tarih boyunca Türklerin en büyük destekçilerinden biri olan ´at´, Türklerce kutsal sayılan ´geyik´, Türklerde de gücün ve liderliğin sembolü olan ´aslan´ ve Türk kültüründe önemli bir yere sahip olan, 24 Oğuz boyunun sembolü ´kuş´ların ve diğer bazı hayvan adlarının kişi adı olarak kullanılması Türk kültüründe eskiden gelen bir gelenektir? dedi. 
?Bitki adlandırmalarının bir kısmında hayvan ve organ adlarından birlikte yararlanıldığını görüyoruz? diyen Uçar ?Akrepkuyruğu, aslanağzı, aslanayağı, ayıkulağı, devedili, keçikulağı, kurtayağı, turnaayağı gibi. Çoğunlukla belirtisiz isim tamlaması yapısında (kirpi dikeni, koyunekmeği, köpekmemesi, tekesakalı vb.) oluşturulan bu tür bitki adlandırmaları, bazen de bir sıfatla nitelendirilerek belirginleştirilmektedir. Gümüş aslanpençesi, kırmızı inek buğdayı, kırmızı kedi otu, mavi-kırmızı turnagagası bunlardandır? bilgilerini paylaştı. 

"Hayvan adları araç gereçlere de yemeklere de isim olarak konuldu" 
Hayvan adlarının sadece bitki işaretlemelerinde kullanılmadığını kaydeden Uçar ?Farklı alanlarda hayvan işaretlemelerinden yararlanılarak adlar oluşturulmuştur. Araç gereç adlarında Balıkgözü (halka), deveboynu (boru), domuztırnağı (kanca), horozayağı (burgu), kargaburnu (alet), kedigözü (lamba), leylekgagası (alet), sıçankuyruğu (törpü), gagaburun (gemi), kancabaş (kayık), adayavrusu (tekne) gibi. Yine yemek adlarında kedidili (bisküvi), tavukgöğsü (tatlı), bülbülyuvası (tatlı), kuşlokumu (kurabiye) gibi. Biçim, tarz, tür, motif ifade edilirken de hayvan isimleri kullanılmıştır. Mesela ayıbacağı (yelken biçimi), balıksırtı (desen), eşeksırtı (çatı biçimi), kazkanadı (oyun), kırlangıçkuyruğu (işaret), koçboynuzu (desen), köpekkuyruğu (yağlı güreş), sıçandişi (dikiş), turnageçidi (fırtına) gibi. Gök cisimlerinin adlarında ?Arıkovanı (yıldız kümesi), Büyükayı (yıldız kümesi), Küçükayı (yıldız kümesi)´, renk adlarında ?Devetüyü, fildişi, ördekbaşı, ördekgagası, tavşanağzı, tavşankanı, turnagözü´; argo kelimelerin oluşturulmasında özellikle hayvanlar öne çıkan özelliklerine göre anlam aralığında birtakım kelimelerle veya tek başlarına argo ifade etmektedir. Tilkinin kurnazlığı, sazanın oltaya takılması, çakalın hırçınlığı kavramdan çağrışıma anlam aralığı oluşturmaktadır. Türkiye Türkçesinde angut, bıldırcın, keklik, kerkenez gibi kuşlardan tavuk, hindi, ördek, kaz gibi kümes hayvanlarına; keçi, kuzu, inek, öküz gibi büyük ve küçük baş hayvanlardan, ayı, çakal, geyik gibi yaban hayvanlarına ve kefal, sazan, uskumru gibi balık adlarına varıncaya kadar pek çok hayvan adı argo kullanıma sahiptir? ifadelerini kullandı. 

Hayvana veya hayvan organına benzetilen bitkiler 
Uçar, Türkler´in geçmişten geleceğe taşıdıkları eserlerde kullandıkları hayvan adlarını, daha sonra oluşturdukları eserlerde başka varlık ve nesnelerin işaretlemesinde de kullandığına dikkat çekerek şu bilgileri paylaştı: 
?Bu işaretlemelerden bir tanesi de hayvan veya hayvan organına benzetilerek yapılan bitki işaretlemesidir: akrepkuyruğu, aslanağzı, buzağıburnu, serçebaşı, serçedili, keçiboynuzu, keçikulağı, kediyüzü, kpekpençesi, kurtağzı, kurtayağı. Bitki adlandırmalarının bir kısmında hayvan besini olmasından kaynaklanan bir işaretleme söz konusudur: At baklası, eşek otu, keklik otu, kedi otu, deve dikeni gibi. Eşek kelimesiyle türetilen bitki adlandırmalarının büyük bir kısmı ?yaban´ kelimesinin kavram alanında oluşturulmuştur. Eşek çayı, eşek enginarı, eşek hardalı, eşek hıyarı, eşek kekiği, eşek kengeri, eşek lalesi, eşek madımağı, eşek marulu, eşek maydanozu, eşek navruzu, eşek turpu gibi?. 
Hayvan adlarından yararlanılarak oluşturulan 595 adet bitkinin adlandırılmasında, 73 Türkçe, 8 Farsça, 5 Arapça, 1 Hintçe, 1 İspanyolca toplam 88 hayvanın adından yararlanıldığını kaydeden Uçar ?Akbaba, akrep, arı, aslan, at, ayı, balık, beygir, bıldırcın, bit, boğa, buzağı, bülbül, camış, canavar, ceylan, çakal, çıyan, dana, deve, domuz, dudu, engerek, enik, eşek, fare, fil, geyik, güvercin, horoz, hüthüt, inek, it, kanarya, kangal, kaplan, kaplumbağa, karga, karınca, kartal, katır, kaz, keçi, kedi, keklik, kelebek, kene, kertenkele, kırlangıç, kirpi, koç, koyun, köpek, kunduz, kurbağa, kurt, kuş, kuzgun, kuzu, leylek, manda, maymun, oğlak, öküz, örümcek, papağan, pire, pisik, porsuk, saka, serçe, sıçan, sığır, sırtlan, sinek, solucan, tahtakurusu, tarlakuşu, tavşan, tavuk, tay, teke, tırtıl, tilki, tosbağa, tosun, turna, yılan? gibi hayvanların bitkilere isim babalığı yaptığını söyledi. (Öİ)




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —