İyi Parti Adana Milletvekili Metanet Çulhaoğlu yazılı basın açıklamasında; “Ülkemiz, yüzde 36 ile dünyanın en yüksek 6’ıncı enflasyonuna sahip olup, vatandaşlarımız hayat pahalılığından inim inim inlemekte ama, Ak Parti yöneticileri ve bol maaşlı danışmanları hep bir ağızdan sürekli “ABD, Avrupa ve diğer gelişmiş ülkeler enflasyondan kırılıyor, bizim öyle enflasyon gibi bir derdimiz yok” diyerek vatandaşımız ile dalga geçmeye devam etmekteler” dedi.
Çulhaoğlu, İktidarın battılar diye bahsettiği ülkelerde pandemi’nin de etkisi ile enflasyon oranlarının şu anda Avrupa bölgesinde yüzde 5’e, ABD’de yüzde 7’ye, Fransa’da yüzde 2,8’e, Çin’de yüzde 1,5’e, Endonezya’da yüzde 1,9’a, Güney Kore’de yüzde 3,7’ye, Güney Afrika’da yüzde 5,5’e Hindistan’da yüzde 5,6’ya, Meksika’da yüzde 7,4’e, Rusya’da ise yüzde 8,4’e anca yükseldiğini söyledi.
Çulhaoğlu şunları kaydetti:
“Ekranlara çıkarttıkları yandaşlar resmen vatandaşımız ile dalga geçmektedir. Vatandaşlarımızın gözünün içine baka baka gerçekleri çarpıtmaktan başka çareleri kalmadığı, enflasyonu indirmeye dair geliştirdikleri bir argümanları olmadığı için böyle hamasi söylemlerle gerçekleri çarpıtmaya başladılar. Böyle devlet yönetilebilir mi? Vatandaş çarşı-pazara çıkınca enflasyonun ne olduğunu yaşayarak görüyor.
İktidarın enflasyonla mücadelede gösterdiği iş bilmezliğin bir benzerini de faizde görüyoruz. Hazinenin borçlanma faizi Mart 2021’e göre 10 puan arttı. Ticari kredilerde en itibarlı müşteriler dahi yüzde 37 ile yüzde 40 bandında faiz ödemek zorunda. Dosya masraflarıyla birlikte ihtiyaç kredilerindeki faiz oranları yüzde 50’ye ulaştı. İktidar politika faizini 5 puan indirdi ama, piyasadaki tüm faizler 10 ila 25 puan arasında arttı. Bunun nedeni AKP’nin güven vermeyen ekonomi yönetimi sayesinde hiç kimsenin enflasyonun kalıcı olarak düşüreceğine inanmıyor olmasındandır. Politika faizinin inmesiyle birlikte bugün bankalar Merkez Bankasından yüzde 14 ile aldıkları paraları Hazineye yüzde 26 faiz ile borç veriyor. Hani bunlar faize karşıydı. Hani NAS vardı. Milletin hazinesini böyle yok ediyorlar. Dahası var. AKP’nin faiz severliği bunlarla da sınırlı değil. Tepeden tırnağa, iğneden ipliğe, her şeyden vergi alan bu iktidar nedense faiz gelirlerinden vergi almıyor. Kur korumalı sistem gelene kadar Türk Lirası mevduat faiz gelirlerinden vergi almazken; şimdi buna hazine tahvili faiz gelirlerini de ilave etti. Bunun manası da şudur. Siz bugün hazineye milyarlarca lira borç verin, bu verdiğiniz borçtan da yine milyarlarca liralık gelir elde edin, sizin için vergi oranı sıfır diyorlar. Ayrıca Meclis’e getirdikleri yeni bir kanun teklifiyle de şirketlere önemli bir vergi istisnası getiriyorlar. Döviz mevduatını Türk Lirası mevduata çeviren kurumlar vergisi mükelleflerinden kambiyo, yani kur kazançlarından alınan yüzde 25 kurumlar vergisi artık alınmayacak. Merkez Bankası’nın dolarlarını yandaşlarına ucuz ucuz sattılar şimdi de dolar biriktirmek için 84 milyon insanımızdan topladığı vergileri çarçur ediyorlar. Devleti 70 sente muhtaç eden AKP, şimdi de adeta kapitülasyonlara benzer tavizler vererek bunun yanında da ülkemizi adeta kara para aklama yeri hâline getirerek siyasi ömrünü uzatmaya çalışıyor.
Seçim ufukta göründü. AKP’de iktidarı da artık yolun sonuna geldi. AKP Genel Başkanı ve arkadaşlarının her sözü, her vaadi, her adımı, artık yeniden seçilebilmek için. Her türlü vaadi verecekler. Her türlü hamaseti yapacaklar. Korkutmak için her türlü yalanı söyleyecekler. 20 yıl sonra sanki ilk kez karşınıza geçiyor gibi davranıp partilerine yeniden bir şans vermenizi isteyecekler.
İşte o nedenle;
Bir şans daha vermeniz gereken 20 yıldır iktidarda olup, ekonomik enkaz oluşturanlar, Türk Lirası’nı pula, gelirlerinizi kuşa çevirenler, verdiği sözleri tutmayan AKP değildir.
Artık şans vermeniz gereken, vizyonuyla, çözümleriyle, projeleriyle, gümbür gümbür gelen İYİ Parti’dir.”
(vş)