İnsan,
İlk kez tanıştığı birisinden, - hele bu kişi yaz başında, Antakya´da bir düğünde aynı masada sohbet ettiği yabancı gelinlerimizdense ve üstelik Adana´ya sadece birkaç kez ve kısa süreliğine geldiğini belirten biriyse ama buna rağmen sıcağını, insanının samimiyetini çok sevdiğini söylerken, nerde hangi kebabı, ciğeri yediğini, yanına şalgamın iyi gittiğini anlatırken, Kazancılar´dan, Rakı Festivali´nden haberdar olduğundan bahsederken o gözlerin ışıltısının içine bakıp dinliyorsa,
Toros Caddesi´ndeki o meşhur tostçunun önünde tesadüfen karşılaştığı birisine de, - hele bu kişi yanındaki İstanbullu iş arkadaşına köklerinin buralı olduğunu, burada doğup, büyüdüğünü, her gelip, gittiğinde Adana´yı değişmiş bulduğunu söyleyen biriyse ama buna rağmen eski tadını hala yüreğinde, derinde bir yerde hissettiğini anlatıyorken, ?Bak mesela biz ona şalgam suyu değil, şalgam deriz? diye inceden ayar veriyorken, ?Şeker kamışı vardı bir de biz çocukken, kalın kabuğunu çakıyla kesip, suyunu emerdik? diyorken kulak misafiri oluyorsa,
Önce hafiften gururlanıyor, ?Vay!? diyor içinden, ?Yahu, bir biz içinde yaşayanların hissettiği iyi niyetten değilmiş demek, buralı olmasa da, buradan uzaklaşmış olsa da, hakikaten Adana´da herkesi çeken bir şeyler var? diye düşünüveriyor. Ve yabancıymış, ilk kez tanışmış, bir daha görmeyecekmiş düşünmeksizin, festivalleri, karnavalı, daha nelerin olduğunu, kaçırmamaları ve yaşamaları gerektiğini anlatırken ve davet ederken buluveriyor kendini.
Evet, uzun yıllardır ?büyük köy? imajından kurtulmayla, doğudan gelen göçle, ekonomik anlamda kaybettiklerini yerine koymayla, azalan yatırımları ve ihracatını çoğaltmayla, kendinden uzaklaşan nitelikli işgücünü yeniden kazanmayla, gereken teşvik ve desteği yeterince alamasa da, hak ettiği yerde olmakla mücadele ediyor Adana. Ve insanıyla, özel şirketleri ve yerel yönetim birimleriyle son yıllarda kendini ifade etmeye, tanıtmaya çalışıyor.
Bunlardan birinin de, başta ATO´nun işbirliğiyle, şehrimizin tanıtımı, kalkınması amacıyla kurulmuş Adana Tanıtım ve Kalkınma (ATAK) A.Ş. olduğunu yazmıştım daha önce. Son bir yıldır çabalarını ve çalışmalarını takip ettiğimiz, ekonomik sistemlerde marka şehirlerin öneminin farkına varan herkes gibi, bu hedefle yola çıkan, ?kalite ve marka şehir? kavramı üzerinde yoğunlaşan ATAK A.Ş. ?Adana Sizi Bekliyor? dedi ilk. Ve turizm potansiyelini canlandırmak ve ekonomik kalkınmasına ivme katmak için çalışmalara hız verdi. Adana´nın, havasından, suyundan, yerel lezzetinden, tarihi ve doğal güzelliğinden aklınıza gelen ne varsa tüm coğrafi ve kültürel zenginliklerini içine alan tanıtımlar yapıldı, broşürler bastırılarak dağıtımı yapıldı, fuarlarda özel etkinlikler düzenlendi, stantlar açıldı, yerli ve yabancı gazetecilerin şehrimizi ziyaretleri sağlandı, katılımlarının yer aldığı etkinlikler düzenlendi ve konukseverlikle ağırlandı. Ardından, geçtiğimiz haftalarda yeni bir ticaret ve turizm girişiminin hedeflendiği Beyrut-Adana Turizm Köprüsü proje toplantısını gerçekleştirdi. ATO VE ATAK A.Ş. yöneticilerince gerçekleştirilen bu hamleyle Adana´nın Ortadoğu´ya açılması düşünülen kapısının ilk görüşmeleri yapıldı ve taraflarca ortak bir yol haritası çizildiği belirtildi. Her gün karşılıklı uçak seferlerinin düzenlendiği, vize serbestisinin olduğu, Mersin limanından konteyner gemi seferlerinin yapıldığı Adana ve Beyrut gibi kültürel anlamda birbirine benzeyen iki şehir ve insanları arasında bir potansiyel olduğu ve bunun hem turizm hem de ticaret anlamında değerlendirilmek istendiği anlatıldı. Ve Adana´da üretilen ürünlerin Lübnan pazarına satışı ve Lübnanlı işadamlarının Ortadoğu ve Afrika pazarlarındaki güçlü ticaret ağının ortaklaşa kullanılması konusunda mutabakata varıldı.
Bu şehir için heyecanlanan insanlar var. Çünkü Adana´ya gönlünü verenler, burada kendinden bir şeyler bulduğuna inanırlar. O yüzdendir, üzerinde yaşadıkları toprağı yaşam kalitesiyle ve refah düzeyiyle layık olduğu yerde ve güzellikte görmek istemeleri. Bu sebepledir ?Adana sizi bekliyor? çağrıları. Hadi siz de gelin.
