Zekai BULUÇ

Tarih: 21.08.2019 11:58

CAN ALICI İKİ SORUYU SORMANIN VAKTİ GELDİ!

Facebook Twitter Linked-in

Arkadaşlar, keçilerde kesinlikle “Han-ı iştiha” yoktur! Bu yüzden doyduktan sonra ya dinlenirler ya da ağıllarına dönerler. Peki ya siyanürcü altın şirketleri nasıldır? Emperyal doğaları gereği sonsuz bir “Han-ı iştiha” sahibidirler! “Aksırıncaya, tıksırıncaya, çatlayıncaya ve patlayıncaya” kadar yerler yine de gözleri doymaz!

                  Yeni Osmanlıcılar Fatih Sultan Mehmet ile her fırsatta övünürler ki bu övünç çok doğaldır. Fakat Fatih Sultan Mehmet’in ünlü bir fermanı vardır. Acaba onu biliyorlar mı? Bu nasıl Fatih Sultan Mehmet sevgisidir ki, O’nun “Kim ormanlarımdan bir dal kese, onun başı kesile” söylemini önemsemezler? Fatih Sultan Mehmet’i göklere çıkar, sonra da O’nun ağaç ve doğa sevgisi için yayımladığı fermana sırtını dön!

        Arkadaşlar, Atalarımız Orta Asya’yı kuruttu. Bu gidişle dünyanın en güzel coğrafyasına sahip olan Anadolumuzu siyanürcülerle birlikte kurutacağız! Fatih Sultan Mehmet’in kemiklerini sızlatma görevi bizlere mi düştü? Çok yazık!

     “Tuttuğunuz altın olsun” söylemini Anadolumuzda iyilik gören insanın, iyilik yapana, teşekkür ve dua anlamında kullandığını biliyorsunuz. Fakat CHP Milletvekili  Mustafa BALBAY, siyanürle altın arayanları, bu güzel söylemi mizahi bir dile çevirerek eleştirmiştir!

     Kurban Bayramı’nın 2. günü Cumhuriyet gazetesinde bir fotoğraf gördüm. Yöresel kıyafetleriyle ve ellerinde Türk Bayrağıyla siyanürcü altıncılara karşı koyan beş kadının fotoğrafı vardı.

      Şimdi sıra geldi 2. soruya: Emperyal siyanürcülere karşı koyan Kuvayi Milliye kökenli kadınlar mı daha aydın; yoksa suya sabuna dokunmayan okumuş yazmışlar mı?

     Karar sizin dostlar!

     Sağlıcakla kalın.


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —