Kavramların anlamını yitirdiği, kurumların içinin hızla boşaltıldığı bir dönemi yaşıyoruz. Çareyi, çözümü de bazen kelimelerde arıyoruz. Yakın zamanın anlamını yitirmiş kelimelerinden birisi de değişim. Sözlüğe baktığınızda değişim, bir önceki durumdan başka bir duruma geçmek anlamına ya da belli bir süreç içinde yer alan değişikliklerin tümü anlamına geliyor.
Cumhurbaşkanlığı ve milletvekilliği seçimlerinde aradığını bulamayan CHP’de seçim sonrasında en çok dile getirilen konuların başında , değişim konusu geliyor.
Değişimden bahsedenler içini doldurmuyorlar. Daha çok sayın Kılıçdaroğlu’nun genel başkanlığı bırakması, parti içinde yaşanacak değişime engel olmaması, sorunun bu konuya indirgenmesi ve genel başkan değişimiyle de çözümün sağlanacağı algısı var. Ben de sayın Kılıçdaroğlu’nun son seçimlerde verdiği emeği, mücadeleyi takdir ediyorum ancak genel başkanlığı bırakmasını isteyenlerdenim.
Gözden kaçan ya da kaçırılmak istenen husus, isim değişikliğiyle partideki sorunun çözüleceği, iktidar yolunun açılacağı düşüncesi. CHP’deki sorun genel başkanın kim olacağının çok ötesinde, yani yapısal. Örgütlenme modeli, örgütlerin yönetim sürecinde devre dışı bırakılmaları, partinin ideolojisini yeterli bir şekilde savunamaması, tüzükten kaynaklanan sorunlar, Millet İttifakını birlikte tutabilmek ve iktidar olabilmek için Sağ’a açılımın istenen oyu ve iktidarı getirmemesi gibi onlarca sorun var.
Değişim, kiminle, hangi kadrolarla değişim ? Değişim, ideolojine, parti programına sahip çıkamayan, bunların özünden uzaklaşan anlayış ile mi değişim? Örgütlerin siyaset üretemediği, topluma yön veremediği, öncülük yapamadığı, görevinin miting alanına kalabalık oluşturma, afiş, anonsa indirgendiği, toplumdan kopmuş bir anlayışla mı değişim ? Seçim sonuçlarının sağlıklı verilerle ele alınmadığı, bu yönde bir çalışmanın olmadığı, kaybın nedenlerinin araştırılmadığı anlayışla mı değişim? Sadece MYK üyelerinin değiştirilip, örgütlerin genel başkana başlanmasıyla sorunların çözüldüğü mü değişim ? Önce bu konuları tartışmak gerekiyor. Yoksa A aday olmuş, B göreve talipmiş , kuşkusuz aday olunabilir, önünde bir engel yok, ancak sorunu ötelenmekten başka bir şey getirmez.
Bu değişim kelimesi için de sözümüzü Özdemir Asaf ile bitirelim. “Bütün renkler aynı hızla kirleniyordu, Birinciliği, beyaza verdiler.”
