Cezmi DOĞANER


ÇOCUKLARINIZI KORKUTUYORMUSUNUZ?


Ülkemizdeki siyasal iktidarların sürekli bizleri yönetmeye alışkın olmaları, önemli ölçüde hukuku ve adaleti yok eden karar ve eylemlerinin sonucu yarattığı korku duygusunun toplumsallaşması sürecini yaşamaya başladık. Korkunun toplumsallaşması deyimini özellikle kullanmaya gereksinim duyuyoruz.

Ülkemizde toplum kendi kendisinden korkar duruma getirilmiştir. 

Egemenlerin korkutucu olmalarındaki korkuyu açığa çıkarmak, o korkunun üzerine yürümek gerekmez mi? Paranın sağladığı korkusuzluk, açlığın getirdiği korkusuzluğa yenik düşmüştür hep. Emeğin alın teri, korkusıızluğu göze almasın bir kez. Kimin gerçekten korkusuz olduğu o zaman açığa çıkar. Korkusuzların korkak ve korkutululann yürekli olduğu bir dönemdir o.   

Uygar toplumlarda, korkunun yer değiştirmesinin aracı, siyasal erkin el değiştirmesi demektir. Ve demokrasinin kendisidir bu. Öyle ise, demokrasinin çarpık işleyişi yüzünden sizlere saldığı korkuyu yine demokrasi ortadan kaldıracaktır.   

Toplumda korkuya düşülmüşse olumsuzluklar, çözümsüzlük başlamış demektir. Çözümsüzlük korkusu, tüm öteki korkuların da üreticisi olur.

Şimdi çözümün ne olabileceğini birlikte gözden geçirelim. Önce sizler, sizleri sorgulayan çocuklarınızı, korkutarak bundan vazgeçiriyor musunuz.

Bana gerçeği söyleyin. Susmanızdan anlıyorum ki, sizi babalarınız ve siz de çocuklarınızı, korkutarak özgürce sorgulamaktan alıkoyuyor, onlardaki düşün özgürlüğünü daha başlangıçta yasaklayorsunuz. Korkuyu yaratan değil misiniz.

Tüm farklı düşüncelere ve sorulara apaçık olanak tanıyan bir toplumda ve aile içinde yetişmemenin sakıncalarıyla günün birinde kendinizin karşılaşacağının farkında değilsiniz  Zihnimin yarattığı ben ile doğanın yarattığı ikinci ve fizyolojik ben arasındaki tüm çelişkilerden arınmanın bir başka adıdır yücelmek ve erdemlilik ya da sizlerin deyimiyle kemale ermek. Ama ben hiçbirinize kemale ermeyi koşul olarak göstermiyorum. Sadece önerim şudur.   

Fizyolojik "ben"in tutsağı olmayınız. Onun güdülerine ve gereksinmelerine zihninizde yarattığnız ikinci ben ile karşı çıkınız. Bu sizin kültür düzeyini yükseltecek ve eşıtliğin,özgürlüğün kendinize güvenin ve korkusuzluğun kapılarını açacaktır. Buna önce ailede, okulda, iş yaşamında başlayınız ve göreceksiniz ki siyasal parti içinde bunun verimli sonuçlarını alacak ve sizleri demagogların yönetmesine açılan kapıları daraltacaksınız. 

Toplumsal korkuyu, bireysel korkusuzlukla değil, yine toplumsal korkusuzlukla yeneceğimizin bilincinde olmalıyız. 

Topluma  korku salanlara açık yüreklilikle sesleniyoruz-sesleneceğiz: Ey korkusuz korkaklar, sizlerden korkmuyoruz.

Ülke çıkarlarını kendi kişsel çıkarlarınız uğruna hiçe saymanızın sonu gelmiştir. Ülkeyi kirli ellerinizden kurtaracağız, sizlerden korkmuyoruz, diye suratlarına haykıracağız.

Yüreğimize yürek kattın.  Korkuyu yenecek ve korkudan korkmayan toplumun sürekliliğini sağlayacak düşünce, inançla yolumuza ve mücadelemize devam edeceğiz.   

YAZARLAR

  • Salı 31.1 ° / 13.6 ° Güneşli
  • Çarşamba 35.2 ° / 19.1 ° Güneşli
  • Perşembe 35.8 ° / 20.3 ° false
  • BIST 100

    9645,02%-0,50
  • DOLAR

    32,56% 0,14
  • EURO

    34,81% 0,49
  • GRAM ALTIN

    2417,74% -0,61
  • Ç. ALTIN

    4073,33% 0,00