Kitabında yer yer tekrarlar var. Bunun anlayana kadar anlatmakla, tekrarda fayda var düşüncesi ile ilgisi olabilir. Vereceği mesajı insanın beynine kalıcı biçimde yazmaya çalışıyor. Çakılana kadar uğraşıyor.
Tadı yerinde, açıklamaları kıvamında tutulmuş bir kitap. Nesnel tavırları ile kitap baştan sona yazarının “Bilim insanı” kimliğini yansıtıyor. Kitap, tadı tuzu iyi ayarlanmış, bilime ve öğretmenliğe adanmış bir yaşamın ayna gibi şeffaf biçimde yansıtıldığı bir çalışmanın ürünü.
“Bir Yaşam Öyküsü” adeta bir kılavuz kitap, bir yol arkadaşı, bir sırdaş kitap.
Kitapta, yaşamın tüm gerçekleri, fizikçi gözüyle, tüm yalınlığı ile okura açıklanıyor.
Yazarının beynine-bilincine, yüreğine- emeğine saygı duyuyor, verdiği emeği alkışlarla karşılıyoruz.
Dileğimiz yazarın sağlıklı, uzun, dolu dolu yaşaması ve yazmasıdır. Yazdıklarından, daha yazması gereken çok şey olduğunu anlıyoruz.
Kitap konu olarak, yalınayak, başıkabak bir çoban adayının, azim ve sabırla kabuğunu kırarak, koşullarını zorlayarak saygın bir aydın oluşunun öyküsüdür. Yarım asırlık emek ve bilime hizmettir.
Yazar Süleyman Bozdemir, okuduğu okullarda aldığı motivasyonun gereğini yaparak, öğretmen emekli olmaz mantığıyla hareket ediyor bugün bile.
O, öğrencilik döneminde de öğretmenlerinin gözünde olacak oğlaktı. Olacağı belliydi. Oldu da. Bu her halinden, kitabın her sayfasında yer alan verilerden, anlatılanlardan belli oluyor.
Kitapta görüş ve düşünce açıklama da var. Sorun tespiti ve çözümler de var. Dolu dolu anılar var. Bilgilendirme var. Açıklama var. Kıssadan hisse çıkartma, ders verme, öğüt vermek var. Yazar, bütün bunları yaparken, akademik yaşamda gösterdiği başarıyı anılarını yazarken de gösterme var.
Kitabında bütün öz geçmişini en ince ayrıntısına kadar bölüm bölüm işlemiş.
Kitapta yokluk ve yoksunluk var. Var olma savaşı var. Yaşam mücadelesi var. Yükseklere tırmanma ve oraya tutuma istek ve azmi var.
Baştan sona nesnel ve içten bir anlatım var. Akıcı bir dil, yer yer şiirsel bir anlatım, yaşamdan damıtılmış şiirler, manzumeler ile süsleme, anılarla donatılmış, zenginleştirilmiş kahramanlarla paylaşılan roman tadı taşıyan, tadı tuzu lezzeti kararınca ayarlanmış bir yaşam öyküsü.
Yer yer orijinal, yer yer ortak anılarla ortaya çıkan, yüksekleri hedef edinenlerin okuyarak rehber edinmeleri gereken bir kitap. Yazarın yazma amacı da genelde bu zaten. Hepsine yeri geldikçe değiniliyor. Okuyan insanların, kitabı okudukları için pişman olmayacaklarını düşünüyorum.
Kitabın anlaşılır bir yazınsal dili olduğunu söyleyebiliriz. Doktora çalışması ile ilişkin çalışmaların açıklandığı bölüm hariç, kitap okuma bakımından rahat, akıcı bir biçimde ilerliyor. O bölümde doğrusu meslekten birinin ilgisini çekebilir. Ben sosyal akıllı biri olduğum için belki benim ilgimi yeterince çekmemiş olabilir.
Kısaca doğanın kucağına doğmuş bir çocuk olarak Süleyman Bozdemir’in anlattıkları, bitmeyen, eksilmeyen bir doğa sevgisi kitap boyunca dikkat çekiyor.
Özünde adanmış bir öğretmen olan Süleyman Bozdemir’ in, Atatürk ilkelerini kökten benimsediği, Cumhuriyetten, çağdaş Atatürkçü bilimsel eğitimden asla ödün vermeyen bir tavır içinde olduğu açıkça görülüyor. Atatürk ve yurt sevgisi kitabın her yerine sinmiş durumda.
Yokluk, yoksulluk, cehalet, çaba, istek, arzu, azim, kararlılık, çalışma, yaşama tutunma, zirveye tırmanma arzusu ne ararsanız hepsi var bu kitapta.
Yörük kültürünü bilen, önemseyen bir yaklaşım, kaybolmaya yüz tutan yörük kültürünü sahiplenen duygu yüklü bir anlatımla çıkıyor yazar karşımıza. İçtenlik, insan ve doğa sevgisi kitabın her yerine sinmiş durumda. Okuyun, benimle aynı görüşleri paylaşacağınıza kuvvetle inanıyorum. Daha önce de dediğim gibi Sevgili Bozdemir hocadan yeni kitaplar bekliyorum. Sağlıklı olsun, heyecanı, enerjisi hiç bitmesin, bizleri uzaya taşısın, çağdaş dünyaya sürüklesin istiyorum.
(*) Bir Yaşam Öyküsü – Eğitime ve Bilime Adanmış Bir Ömür, Prof. Dr. Süleyman Bozdemir
