Mesela bir konudaki kaygımız, korkumuz, olumsuz düşüncemiz istemdışı olarak davranışlarımıza etki edip bizi savunmasız, güçsüz ve panik halinde bırakacaktır. Bu durum bizlerin olumsuz bir heyecan ve önyargıya kapılarak hataya ve yanılgıya düşmemize yolaçacaktır.
Düşünceler duyguları yönetirken sonucunda davranışlarımız da etkilenecektir. Olumsuz düşünceler dolayısıyla olumsuz duygular doğrultusunda davranışlarımızı olumsuz yönde tetikleyip istemediğimiz sonuçların ortaya çıkışına neden olacaktır.
Koşullanan, şartlanan bilinç bir süre sonra stresi yönetememeye başlayacak irademizi sakatlayıp aklı selim hareket edemememize sebep olup bizleri hataya sürükleyecektir.
Hepimiz insanız. Elbette hatalar yapacağız ancak bu hataları sahip olduğumuz olumsuz düşüncelere ve duygulara kapılarak yaparsak kahin olma durumu olumsuz yönde ortaya çıkacak ve kendini gerçekleştiren kehanet de ortaya çıkan olumsuz sonucun kaynağı olarak bizleri işaret edecektir.
“Evet. Demedim mi? Bak işte oldu. Ben sana demiştim değil mi?” gibi sözleri kendimize ve çevremize çokça söylerken buluruz kendimizi. Düşüncenin gücü yadsınamaz bir gerçektir.
“Korktuğum başıma geldi.” İşte nedenler bu cümlede gizli. Korkmak!. Korku bir duygudur. Korku duygusunu ortaya çıkaran ya da tetikleyen sahip olduğumuz olumsuz düşüncelerdir. Demek ki korkmak bazen olumsuz sonuçlara davetiye çıkarabilmektedir.
Küçüklüğümüzden beri çoğu zaman korkutularak yetiştiriliyoruz. Babadan kork! Allah'tan kork! Anneden kork! İnsanlardan kork! Hayvanlardan Kork! ve sair. Ben diyorum ki korkma sev!
Koruma içgüdüsüyle korkutarak yetiştiriyoruz çocuklarımızı çoğumuz! Tabii ki niyetler iyi ama sonuçlar maalesef olumsuz çoğu zaman. Demek ki niyet iyi olsa da bazen bu bizleri ve çevremizi koruyamıyor daha çok hata yapmamıza ve yapılmasına yolaçıyor.
Korku iradeyi sakatlar, bozar. Panik ve stres ile kaygı yaratır. Bu da bizleri eylemsizliğe, pasifliğe, hataya sürükler.
Örneğin babadan korkan bir çocuk yalana sığınmakla yalnız, destekten yoksun kalır. Daha çok hataya düşer. Korkusundan paylaşamadığı için gizlilik olduğundan yanlış insanlara sığınma olasılığı artar. Korku duygusu yararlı olduğu kadar zararlıdır da. Anlık kurtarıcı ama uzun vadede zarar vericidir.
Olumsuz sonuçların kahini olmaktansa doğru zamanda doğru yerde korkmadan hata yapabilmek gerekir. Kendini gerçekleştiren kehanet olumlu sonuçlara da davetiye çıkarır. Olumlu düşünceler olumlu duygular yaratır ve bu olumlu duygular bizleri şevklendirir, motive eder. Başarıya ulaştırır.
KORKMA! SEV!
Bu yazıya ilham veren Sayın Prof. Dr. Kaan Kora’ya sevgilerimle ve saygılarımla..