İlhan ALPER

Tarih: 16.12.2015 13:04

ORTADOĞU VE SURİYE DÜĞÜMÜ-3

Facebook Twitter Linked-in

Salt dış politika olarak değil, dünya gündeminin de özellikle sorunsal bir aktörü olarak gündemdeki yerini almaktadır Suriye ve dolayısıyla Ortadoğu. Onunla yatıp kalkıyoruz nerdeyse.

            Son aylarda oldukça güçlü ve uluslar arası katılıma açık bir örgüt olduğu ve her ne hikmetse, sınırları aşacak uluslar arası boyutlarda bir örgüt haline nasıl geldiği anlaşılamayan IŞİD fotoğrafında bölgeyi de sorgulayabilmek olası.  

            Suriye´den Irak´a, Filistin´den Lübnan´a kadar şöyle bir baktığımızda ve gelişmiş, barışcıl ve sosyal duyguları tam anlamıyla yaşayabilen ülkelerle karşılaştırdığımızda, Ortadoğu adına olumlu konuşabilmek olası değildir.

            Yoksulluk, eğitimsizlik, evrensele açık kültürellik gibi birey ve toplum açısından yetersiz olan bu tip yerlerde kuşkusuz ki yoksullukla birlikte terör de alıp başını gitmektedir.

            Eğitim, bilim, sanatsal ve kültürel gelişimlerin tam yaşanmadığı, dolayısıyla sosyo/ekonomik yeterliliğin oluşturulamadığı Ortadoğu´daki etnik grupların da kontrol altına alınması kolay bir şey değildir kuşkusuz.                   

            Kuşkusuz ki konu yukarda sayılanlarla sınırlı değildir. Asıl konu demokrasi ile ilgilidir. Demokrasinin altyapısını oluşturduğundan ve demokrasiyi tam anlamıyla yaşama geçirdiğinden dolayı önemlidir.

            Ortadoğu´ya bu açıdan bakmak ve değerlendirmek gerekir?

            Geri kalmışlığın nedenlerini bu olgulara bağlamak gerekir.

             Ordaki yaşamı, yaşam koşullarını inceleyip, yaşamadan etken bir sonuca ulaşabilmek de olası değildir.

Bilmek gerekir?

            İnsanların yaşadığı yaşam koşullarını içselleştirmek?

            Dalgalara yenilen iyi yaşam tercihinin neden ve sonuçları doğru okunabilmelidir.

            Hümanist bir duyarlılıkla empati aşkınlığını algılayabilmek, içselleştirmek zorunludur.

            Varılan tüm sonuçlar sonrasında ülke olarak kendimizi, dış politikamızı da gözden geçirebilmek yetkinliğinde olmamız da gerekir.

            Olayları doğru okuduğumuzda ülke ve ulusumuz için de atılması gereken adımları en güzel ata biliriz.                                                                         

            Ortadoğu örneği yaşanan emperyalist taşkınlıkları bilinçli doğru politikalarla aştığımız sürece ülkemizin de geleceğini güzel yarınlara taşıyabiliriz.                                                                                        

*(14.12.2015)


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —