Sarımsakta bulunan kükürtlü uçucu bir yağ ve içerdiği alil sülfür maddesi o bilindik istenmeyen kokusunu oluşturmakta. Ayrıca içinde şeker de bulunan sarımsaktaki" Oleum allicine" isimli yağı J. Cavallit ve J. Bailey adındaki iki bilim adamı keşfetmişler ve ilaç sektöründe kullanımını sağlamışlar.
Her derde deva olan sarımsağın sayılamayacak kadar çok yararı var. Sarımsak bağışıklık sistemini uyarmakta, antibiyotik benzeri etkisi ile enfeksiyonlara karşı koymakta. Kandaki kolesterol düzeyini düşürmekte, kanı sulandırmakta, kan dolaşımını hızlandırmakta, kan basıncını ve kan şekerini düşürmekte. Bedenin kansere yakalanma riskini azaltmakta, bronşiti önlemekte olan sarımsağın ayrıca iyi bir balgam, idrar ve safra söktürücü olduğu ve iştah açtığı da bilinmekte. Kabızlığı önlediği, saç dökülmesine engel olduğu ve sesi de güzelleştirdiği de marifetleri arasında. İdrar yollarında taş oluşumunu engellemekte, kalbi besleyen koroner damarları genişletmekte, vücudu sivrisinek ve haşerelerden korumakta. Ateş düşürücü ve bağırsak gazlarını giderici olduğu da bilinmekte.
Bütün bu yararlı etkilerinden faydalanmak için günde iki diş sarımsak tüketilmesi gerekmekte. Nahoş kokusuna engel olmak için de bu şifalı yiyeceği tükettikten sonra maydanoz yaprağı ya da karanfil çiğnenmesi önerilmekte. Mis gibi kokan zambak ile sarımsağın aynı aileden, zambakgillerden olduğuna inanmak oldukça güç haliyle. Madem ki vücudumuza bu denli çok yarar sağlamakta biz de" O kadar kusur kadı kızında da olur "düşüncesiyle yaklaşacağız sarımsağa.
Bugün bu ülkede aynı bayrak altında yaşayan insanlar için çok özel bir gün, Atatürk´ün bizlere armağan ettiği 29 EKİM CUMHURİYET BAYRAMI´ mız. Hepinizin bayramı kutlu olsun değerli okurlar. Dört yılı aşkın bir zamandır sizlerle beraberdik ve artık veda zamanı. Allahaısmarladık....
Dr. Belkıs Dilmen Uçaroğlu.