Zeynep Kural-İNCE DOKUNUŞLAR


TASARRUF EDEN EVLER

Bizim çocukluğumuzdaki evlerde genelde hiçbir şey israf edilmez, kolayca tüketilip atılmaz, her şeyin kıymeti bilinir, tasarruf edilirdi.


Reçel, peynir, zeytin, salça, yoğurt, pasta, börek, çörek gibi yiyeceklerin evde yapılıyor ve elektrik, su gibi kaynakların dikkatli kullanılıyor olmasını saymıyorum bile,

Özellikle mutfakta israfa dikkat edilir, günah, diye bir kavram vardı, hiçbir yiyecek atılmaz, misal tuz tanesi bile ziyan edilmezdi.

Ekmek, yenilecek kadar alınır, bayatladığında kızartılır, köfte içine konur ya da sıkma için maya olmak üzere kullanılırdı. Yemek arttırılmaz, eğer kalan olursa, örneğin pilav, ertesi günü çorba falan yapılırdı. Yemeğin içindeki etin kemiği veya karpuzun kabuğu mutlaka bir hayvana verilirdi. Meyve çekirdeklerinin dahi bir kısmı gezilip dolaşılan yerlerde toprağa bırakılırdı.

Giysiler, okul kitapları, hatta oyuncaklar büyük çocuktan küçüğe kalırdı. Bunların hemen hemen tamamı eskidi diye atılmaz, eğer onarılabiliyorsa evde onarılır yoksa bu işleri yapan meslek erbabına götürülürdü. Çoraplara, çocuk pantolonlarının dizlerine, bazen gömleklerin dirseğe gelen yanlarına yama yapılır, eskiyen gömlek yakaları tersine çevrilmek üzere yeni yaka haline getirilirdi.

Genelde her evde dikiş makinesi olurdu, patron çıkartılır, kadınların çoğu bazı basit kıyafetleri ve yeteneği olanlar da daha özel olanları dikmeyi bilirdi, büyüklerin bazı kıyafetlerinden küçük çocuklara giysi çıkartılırdı, sökük dikmeyi ise bilmeyen kimse olmazdı. Annemden hatırlarım mesela, çok eskiyenleri, üzerlerindeki düğmeleri alarak, -evet düğme biriktirilirdi- kumaşlarını şeritler halinde keser, rulo olarak sarar bunlardan çeşitli dokumalar yaptırırdı ya da kareler keser, onları da bir araya getirerek baharlık yorganlar, örtüler dikerdi. Herkes örgü yapardı, kazaklar, atkılar, yelekler, ceketler, danteller, oyalar, sabun bezleri işlenirdi. Bunların eskimiş olanları sökülür, o ipler yeniden bir başka şekilde değerlendirilirdi. Artık hiç işe yaramayacak olanları ise yer ve toz bezi yapılırdı.

Ayakkabılar açıldığı zaman mutlaka tamirciye götürülürdü, hatta yanlış hatırlamıyorsam yeni alınan ayakkabılar kolayca eskimesin diye pençe atılırdı. Eskiyen, cildi ayrılan bazı kitaplar da ciltlenirdi. Kullanılamayacak hale gelen, kaçmış, ince kadın çoraplarından bulaşık süngeri dikilirdi. Küçülen sabunlar dahi, sabun kirtiği denirdi hatta üst üste getirilip, yeniden kullanılırdı. Demlikte kalmış çay bile çiçeklerin dibine dökülürdü.

En mühimi de hayat ve zaman israf edilmez, yaşamın, insanın, dünyanın kıymeti bilinirdi, ömürler sevgiyle, emekle, iyilikle, güzellikle çoğaltılırdı.

YAZARLAR

  • Cuma 30.8 ° / 18.5 ° false
  • Cumartesi 31 ° / 16.7 ° false
  • Pazar 35.8 ° / 19.6 ° Bölgesel düzensiz yağmur yağışlı
  • BIST 100

    9716,77%-0,05
  • DOLAR

    32,47% -0,17
  • EURO

    34,91% 0,40
  • GRAM ALTIN

    2434,93% 0,50
  • Ç. ALTIN

    3991,84% -0,04