Fransa'da 1946 yılından beri devam eden Cannes Film Festivali kadar önemli ve ünlü olan Uluslararası Adana Altın Koza Film Festivali heyecanı şimdiden beni ve tüm sanatseverleri sarmış durumda.
Bilindiği üzere, Çukurova’nın ürünü pamuğu simgeleyen “Altın Koza Film Festivali” ilk kez 1969 yılında ‘Altın Koza Film Şenliği’ adıyla Adana Belediyesi ve Adana Sinema Kulübü öncülüğünde gerçekleştirildi.
Türk Film Arşivi’nin katkılarını da yanına alan Altın Koza Film Festivali, o tarihten bu yana her yıl zenginleşen içeriği ile sadece Çukurova Bölgesi’nin değil, ülkemizin en önemli kültür – sanat etkinliklerinden biri oldu. Akdeniz Ülkeleri’nin yanı sıra Amerika Birleşik Devletleri’nden Japonya’ya kadar dünyanın pek çok ülkesinden filmi, sektörün her alanında görev yapan sinema profesyonelini konuk eden bir sinema platformu haline geldi.
Altın Koza Film Festivali'nin tarihçesi:
Şenlik, ilk kez düzenlendiği 1969 yılından itibaren Türk sinemasına verdiği ödüllerle destek olmaya başladı. İlk yıl, Metin Erksan, Kuyu filmi ile En İyi Yönetmen ve En İyi Film dallarında Altın Koza’yı evine götürürken, Fatma Girik, Ezo Gelin ile En İyi Kadın Oyuncu, Yılmaz Güney, Seyyit Han ile En İyi Erkek Oyuncu ödüllerine sahip olan ilk Altın Koza’lı sanatçılar oldu.
1973 yılına kadar Şenlik beş kez sinemaseverlerle buluştu. Ancak Altın Koza, ekonomik olanaksızlıklar nedeniyle onsekiz yıl sürecek bir suskunluğa gömüldü. 1992 yılında Adana Belediyesi, Adanalılar ve sanat dünyasından gelen “Altın Koza yeniden canlansın” talebini sonuçsuz bırakmayarak Şenliği, Türk sanat dünyasına yeniden armağan etti. Altın Koza, bu süreçte Adana kültür sanat yaşamındaki boşluğu doldurması gerektiğini düşünerek sinema şenliğini bir kültür sanat festivaline dönüştürdü.
Altın Koza Kültür ve Sanat Festivali, 1992’de düzenlediği Ulusal Uzun Film Yarışması’nın yanı sıra Türk Sineması’nın geleceğine de sahip çıktı. Festival, Öğrenci Filmleri Yarışması‘nı da programına ekledi ve Türkiye’de ilk kez bu alanda yarışma düzenleyen Festival oldu. Altın Koza Kültür ve Sanat Festivali ayrıca Resim, tiyatro, müzik, fotoğraf ve düşünsel çalışmaları Adanalı sanatseverlerin beğenisine sundu.
1998’de Adana depremine duyarsız kalamayan Büyükşehir Belediyesi Yönetimi o yıl Altın Koza bütçesini depremzedeler için kullanarak Festivali düzenlememe kararı aldı. 1999’da ise Marmara depremi nedeniyle ülkede ulusal yas ilan edilmesi sonucu Festival gerçekleştirilemedi. Festival bütçesi o yıl da Marmara Depreminden zarar gören depremzedelere aktarıldı.
1999 yılı itibariyle Altın Koza yıla yayılan kültür sanat etkinlikleriyle devam etti. 7 yıllık aradan sonra 12. Altın Koza Kültür ve Sanat Festivali 2005 yılında 31 Mayıs–05 Haziran tarihleri arasında yapıldı. 2005 yılından bu yana kesintisiz devam eden Festival, programına eklediği ‘Dünya Sineması’ ve ‘Akdeniz Filmleri Seçkisi’ ile uluslararası kimliğe bürünmüş ‘Akdeniz Ülkeleri Uluslararası Kısa Film Yarışması’ ile de bu kimliğini pekiştirmiştir.
Her ne kadar bir önceki yönetim döneminde adı değiştilmiş olsa da, bu dönemde eski adını alan Altın Koza Film Festivali, Akdeniz Ülkeleri’nin yanı sıra Amerika Birleşik Devletleri’nden Japonya’ya kadar dünyanın pek çok ülkesinden filmi, sektörün her alanında görev yapan sinema profesyonelini konuk eden bir sinema platformu haline gelmiştir. Festival her yıl Türk sinemacıların yanı sıra Avrupa’dan da yaklaşık 700 konuğu ağırlamakta ve her yıl yaklaşık 70 bin izleyiciye ulaşmaktadır.
2022 YILI
29. Uluslararası Adana Altın Koza Film Festivali’nin bu yılki Onur Ödülleri;Müjdat Gezen ve Hale Soygazi’ye veriliyor.
29. Uluslararası Adana Altın Koza Film Festivali’nde bu yıl; Ulusal Uzun Metraj Film Yarışması, Belgesel Film Yarışması, Uluslararası Kısa Film Yarışması, Ulusal Öğrenci Kısa Film Yarışması ve Adana Kısa Film Yarışması bölümleri yer alacak.
Festival kapsamında ayrıca; dünya sinemasından seçkiler, özel gösterim bölümleri, belgesel gösterimleri, söyleşiler, atölye çalışmaları, sinema sempozyumu ve sergiler de düzenleniyor.
Adana Altınkoza Film Festivali'nde bu yıl Ulusal Uzun Metraj Film Yarışması, Belgesel Film yarışması, Uluslararası Kısa Film Yarışması, Ulusal Öğrenci Kısa Film Yarışması ve Adana Kısa Film Yarışması adı altında beş film yarışması düzenleniyor.
Başta Adanamız olmak üzere Türk Sinema organizasyonları arasında önemli bir yere sahip olan Adana Altınkoza Film Festivali'nin bu dev organizasyonu, biz sanatseverlere yaşatan ve bu yıl da yaşatacak olan başta Festival Onursal Başkanı olan Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Zeydan Karalar, Festival Yürütme Kurulu Başkanı Sayın Menderes Samancılar ve Festival Yürütme Kurulu Üyeleri Sayın Nebil Özgentürk, Sayın İsmail Timuçin, Sayın Kadir Beycioğlu, Sayın Gökhan Mutlay, Altın Koza Kültür Sanat ve Turizm Hizmetleri A.Ş. Genel Müdürü Sayın Hüseyin Orhan, Adana Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Sayın Dr. İsmail Güneş, Adana Büyükşehir Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Daire Başkanı Sayın Mahmut Göğebakan'ı şimdiden kutluyorum.
ÖNERİMDİR:
Sanatın içinde ve sürekli takip eden biri olarak naçizane bir de önerim olacak. Bu yıl olmayabilir ama 30. Uluslararası Adana Altınkoza Film Festivali bir haftaya sığdırılmamalıdır. Geçen yıl ve daha önceki yıllarda ilçe merkezlerinde gösterimler yapıldı. Bunu kendime söylüyorum; masa başında ahkâm kesmek kolaydır ama bana göre festival, 365 güne yayılmalıdır. Bu festivalin ilk yıllarından itibaren ödül alan tüm filmler ayrımsız tüm köylere kadar götürülüp halkımıza izletilmelidir.
Örneğin beni en çok etkileyen, tamamen sosyal içerikli olan ve 1970 yılında ödül alan Yılmaz Güney'in Umut filmini izlemeyen o kadar çok insan var ki, bu film gibi diğer filmler de gösterilebilmelidir.
Eskiden Adana'nın 730 küsur civarında köyü vardı. Şimdi adları mahalle olarak geçse de, o insanların yaşamları halen köylü. Siyah beyaz film nostaljisinin yanı sıra, o dönemin sinemalarda tahta sandalyelerde Zaman Gazozu içip, çekirdek çitleyerek film izlemek (şimdi modern sinemalarda ücretli olarak patlamış mısır yeniliyor) ne kadar unutulmaz olur diye düşünüyorum.
Adana'da 700 küsur köy (mahalle) var, bir yıl 365 gün, bu mümkün olmaz" diyecekler olabilir. Eğer istenirse, bu konuda 3-4 ekip ve ekipman kurularak sağlanabilir. Altınkoza Film Festivali Adana'da 2 milyona yakın kişinin ayağına giderek tabana yayılmış ve unutulmaz olur.
Böylece yerelden başlayan sanat, evrensele yayılmış olur.
