Şiddetli yağışlar sonucunda, sadece 24 saatte Almanya’nın batısındaki Ahr ve Erft nehirlerinin vadilerinde 3,5 inç (8,9 cm) kalınlığında sel sularının toplandığını tespit eden bilim insanları, bu olayın 400 yıl sonra ilk kez gerçekleşen eşsiz bir olay olduğunu, yani böyle bir yağışın o bölgede her yıl tekrarlanma olasılığının 400’de 1’i geçmediği anlamına geldiğini söylüyor.

Ancak yapılan bir analiz, nadir olan bu türden bir selin tekrarlanma olasılığının, sera gazı emisyonlarının dünyayı 1 santigrat dereceden (yaklaşık 2 Fahrenhayt) daha fazla ısıtmadığı son bir asırdan öncesine göre 1,2 ila 9 kat daha yüksek olduğunu gösteriyor.

Şayet küresel ısınma, emisyonlarda büyük bir kesinti olmadan 2 santigrat dereceye yükselirse, böyle bir olayın olasılığı, şimdi olduğu gibi 1,2 ila 1,4 kat daha fazla artacak.

Araştırmaya katkıda bulunan Uluslararası Kızılhaç ve Kızılay Hareketi’ne (IFRC) bağlı Uluslararası Kızılhaç-Kızılay İklim Merkezi Direktörü Maarten van Aalst’a göre, “nadir görülen bir olay, ancak buna hazırlıklı olmamız gerekiyor”.

Araştırmacılar ayrıca, ısınmanın yoğun yağış miktarını veya yoğunluğunu yüzde 3 ila 19 oranında artırdığını tespit ettiler. Bu verilere göre, sıcaklık 2°C’de ise yağış şiddeti yüzde 0,8’den yüzde 6’ya yükselecek. Bu iki bulgu, iklim değişikliğiyle ilgili temel bir gerçekle, yani daha sıcak havanın daha fazla nemi muhafaza etmesiyle tutarlı gözüküyor.

Temmuz ortasında oluşan şiddetli yağışlar, kuzey-orta Avrupa’daki nehir vadilerinde sel baskınlarına neden olarak köyler arasındaki bağlantıları kesmiş, çoğu Almanya’da olmak üzere 220’den fazla kişinin ölümüne ve yok olmasına neden olmuştu.

Sel sırasında, nispeten küçük olan Ahr nehrinin akışı, Avrupa’nın en büyük nehirlerinden biri olan Ren nehrine yaklaşmış; araştırma ekibinin bir parçası olan Alman Federal Hidroloji Enstitüsü araştırmacısı Enno Nilson, “kısa bir süre için Ahr Vadisi’nden akan büyük bir nehriniz vardı” demişti.

World Weather Attribution tarafından diğer bazı kuruluşlarla işbirliği içinde yürütülen bu çalışma, büyüyen hızlı atıf bilimi alanındaki en son çalışmadır. Söz konusu araştırma kurumu, şiddetli yağmur ve sıcak hava dalgaları gibi aşırı hava olaylarının iklim değişikliğinden etkilenip etkilenmediğini ve etkilendiyse de ne ölçüde etkilendiğini görmek için incelemede bulunuyor.

Bu tarz çalışmaların, olaylar henüz sıcağı sıcağınayken, hızlı bir şekilde yapıldığını belirtmekte fayda var. Ancak bu, çalışmaların bilimsel dergilerin hakemleri tarafından değerlendirilmeye tabi tutulmadığı anlamına gelmiyor. Nitekim bu tarz çalışmalarda hakemli analiz tekniklerini kullanılıyor, analiz modelleri ve gözlemsel verileri de içerisinde barındırıyor.

Araştırmacılar, sel araştırmalarının bazı uyarıları da beraberinde getirdiğini bildiriyor; yağış, selin tüm hikayesini anlatmaz, nehir akış hızları ve su seviyeleri ile bir fırtınanın nihai etkisi selin daha iyi göstergeleridir.

Hollanda Kraliyet Meteoroloji Enstitüsü’nde iklim bilimcisi olan Sarah Kew, verilerin sağlanabileceği ekipmanların çoğunun sel tarafından yok edildiğini, bu nedenle yapılan analiz ve değerlendirmelerinin, selde ana etken olan yoğun yağışa odaklandığını söyledi.

Diğer taraftan, yağmur fırtınaları, birçok iklim modelinde temsil edilemeyecek kadar küçük iki bölgede meydana geldi. Bu nedenle araştırmacılar, Alplerin kuzeyinden Hollanda’ya kadar uzanan birçok bölge için “kümelenmiş bölgeler” tabirini kullanıyor.

Bu şekilde bir sınırlı araştırmaya rağmen, Alman Meteoroloji Servisi’nde iklim bilimcisi olan Dr. Frank Kreienkamp, ​​“Sağladığımız sonuçların çok yararlı olduğundan hala oldukça eminiz” açıklamasında bulundu.

Daha düşük sonuç aralığı, ısınmanın bu tür yağmurları 1,2 kat daha olası hale getirdiğini, iklim değişikliğinin daha küçük bir etkiye sahip olduğunu ve olayın doğal iklim değişkenliğinin sonucu olduğunu gösteriyor.

Ancak Dr. Sarah Kew’a göre bu sayı, iklim değişikliği nedeniyle yüzde 20’lik bir artışı temsil ediyor. Kew, bunun önemli olduğunu söylüyor.

Araştırma, iklim değişikliğine ilişkin Birleşmiş Milletler raporunun yayınlanmasından iki hafta sonra duyuruldu. Bu raporda, ısınma devam ettikçe aşırı hava olaylarının ciddi sıklık ve büyüklükte artmaya devam edeceğini tespit edildi.

Dr. Frank Kreienkamp, ​​BM raporunda yer alan “Bulduğumuz sonuçlara bakarsanız, bunlar, sonuçları pekiştiriyor” cümlesini söyleyerek sözlerini sonlandırdı.(Kaynak Şarku’l Avsat)(CO)