Şiir: Uygur ORHAN

Şiir: Uygur ORHAN

Çukurova Ekspresi'nden Notlar

I
netleşince çizikler
dedi ki başekmek ateşçisi
bunlar ızdırabın rötuşları
İyi bak
mızrabım olsa toros yaylalarından bir ağıt yakardım
kağıttan şu fırın küreğinde
ne ezgi ne kıvılcım
hele çenem yok ki
sözümüzün hiç yok kıymeti harbiyesi

yalnızca ateşin kalbiyle döğüşürüz
gün boyu
kompartımanda biraz daha dursan
güneş görmemiş kelimeler mayalarım sana
çiziktirmeye devam portesini
bilge emek ateşçisinin
hem şaşırma hem sonsuzluk zamanı
rayların gıcırtısı
vagon dolusu hayat
hüznün rötuşları bembeyaz kağıtta
değme şairin duyumsayamadığı gönençli ırmaktayım
çapraşık ve birbirini kesen

ve ayrılan bir sevişme
dalıyorum senfonisine bir parlaklığın

yumuşak karakalemine
portre şimdi ekmek sarılı ambalaj kağıdı
sevindi  başekmek ateş ustası
açlığın dayanılmaz  yorgunluğuyla
aldı beş dakikalık çizikleri
salonların süsü değil
bu pahalı tuvaller de değil şu avcundaki
geveze bir entelektüel ressam  da çizemez bu heyecanı
ah ızdırabın rötuşları
kafam dolu
kafam cehennemin hiç kaybolmayan haritası
parmakuçlarımda hayatın titreşimleri
ya onsekiz saat ateşin karşısında duranlar
kafam erimiş bir pota
kafam esmerlik kokan yüzlerde
ah nasıl çıkıyor o sabırlı alev
ah nasıl çekiyor yükünü dizleri o sessizliğin
ta hayatın iç sesi
ya dış kelimesi öfkenin
kara kömür kalemim
öpüyorum seni
tren durdu
düdükler çalıyor
vagonlar dolusu selamlaştık
başekmek ateşçisi güneşli güleçlik bıraktı
koltuğumda dizlerim
dizlerimde kağıtlar
haydi

yeni provasız yüzlere…
 


Haber Kaynak : ÖZEL HABER

Anahtar Kelimeler: : Uygur ORHAN