Cumhuriyet Halk Partisi İstanbul Milletvekili ve Genel Başkan Koordinatör Başdanışmanı Erdoğan Toprak, yeni asgari ücretin daha ilk ayında işten çıkartmaların başladığını, kayıt dışı ya da mülteci işçi istihdamının hız kazandığı duyumlarının arttığını belirterek; “Ücret ödemelerinin elden yapılması, işçilerin asgari ücretin altında ücrete razı olma ya da işini kaybetme seçenekleriyle karşı karşıya kalması uygulamaları yaygınlaşmaktadır.” dedi.
Türkiye ekonomisinin hızla iflas, işsizlik, yoksulluk sürecine sürüklendiğini kaydeden Erdoğan Toprak şu açıklamayı yaptı:
“Yılbaşında yürürlüğe giren yeni asgari ücret, özellikle Türkiye ekonomisinin ve sanayimizin omurgasını oluşturan küçük ve orta boy işletmelerde istihdamı azaltma, işten çıkartma ya da kayıt dışı istihdam eğilimini ön plana çıkartmış durumdadır. İktidar asgari ücrette yüzde 50 artış yaptığını öne sürerek övünürken, asgari geçim indiriminin kaldırılması ve ücretin içine yedirilmesiyle gerçek artış yüzde 36’dır. Zaten iktidar, milyonlarca asgari ücretlinin henüz yeni asgari ücretle ilk aylıklarını alamadan fahiş zamlarla verdiği ücret artışını geri aldı. İşletmeleri ağır doğalgaz-elektrik zamları, vergi ve kur artışlarıyla yükselen maliyetler sonrası ayakta duramaz hale, iflasın eşiğine getirdi. Bu yüzden işverenler kolayı tercih ederek işçi çıkartma yoluna gitmeye başladı. İşçi sendikalarının ve işçi derneklerinin, emekçi örgütlerinin dile getirdiği uygulamalara bakıldığında, işçilerin sigortasız çalışmaya, ücretlerini elden almaya, ya da 4250 TL asgari ücretin 500-1000 TL’sini elden işverene iade etmeye zorlandıkları, aksi halde işini kaybetme seçeneğiyle karşı karşıya bırakıldıkları belirtilmektedir.
İktidarın gümrük vergisi indirimlerini sıfırlayıp, parça ithal ederek ülkemizde montaj cep telefonu üretimine başlamalarını teşvik ettiği bazı Çinli şirketlerin yeni asgari ücret yürürlüğe girmeden, yılbaşından önce yüzlerce işçiyi eski asgari ücretten tazminat ödeyip çıkarttığı medyaya yansıdı. Bir yandan kitlesel işten çıkartmalar yaşanırken diğer yandan asgari ücretin altında, kayıt dışı ve mülteci işçi istihdamının arttığı, aralık sonundan bu yana bu tür istihdamın yaygınlaştığı Tüm İşçi Hakları Derneği Başkanı tarafından kamuoyuna duyuruldu. Yeni ekonomik model ile ülkeyi ucuz emek cennetine çevirmeyi hedefleyen iktidar, ne yazık ki bu çığlıkları duymazdan-görmezden geliyor.
Diğer yanda TL’de yüzde 45-50’yi bulan değer kaybıyla işletme sermayeleri eriyen pek çok işyeri de zor durumda ve üretimini sürdürebilmek, iflastan kaçabilmek için istihdamı azaltma ya da asgari ücretin altında kaçak işçi çalıştırma yoluna gidiyor. Mevcut konjonktürde yeni bir iş bulma imkanının çok zor olduğu bir süreçte; pek çok çalışan, tümüyle aç kalmamak ve milyonlarca işsiz arasına girmemek için bu duruma boyun eğiyor.
Yeni asgari ücretin yürürlüğe girmesinden hemen önce başlayan bu süreç hızlanarak devam ederken işsizlikte olağanüstü bir artış dalgası yaklaşıyor. İktidara çağrım, ülkenin daha ağır bir işsizlik ve sosyal yıkım tablosuna sürüklenmemesi için yılsonuna kadar işçi çıkartma yasağını yeniden uygulamaya koymasıdır. Ayrıca işverenlere sadece ilave istihdam için desteğin çözüm olmadığı ortadadır. Öncelikle mevcut istihdamın korunması için de sanayiciye, KOBİ’lere destek ve devlet katkısı önem kazanmaktadır. Çalışma barışının sürdürülmesi, işsizlik artışının önlenmesi, sosyal deprem yaşanmaması için bu adımların süratle atılması hayati önem taşımaktadır. Ancak ödeme gücü olduğu halde bu süreci kullanarak; kayıt dışı çalışma, uzun çalışma saatleri gibi uygulamaları işçilere dayatan işverenlere fırsat verilmemesi, sosyal devlet olmanın gereğidir.”

(vş)