CENGİZ ARCAN


TOHUM


Bizim köylerimizde çiftçiler tarlaya tohum saçarken “Kurt’a, Kuş’a, Bana da” derler.  Bu nakarat, torbadan alınan her bir avuç tohum sağdan sola doğru savrulurken tekrarlanırdı. Şimdi makinelerle ekim yaptığımız için bu eski adetler ne kadar yerine getiriliyor bilemiyorum...

Çocukluğumdan hatırladığım bu güzel duanın orijinalini de sizlerle paylaşmak istedim.  

Bir Türkmen duası da şöyledir:
"Tanrım, ilk önce dağa taşa ver.
Ormana, hayvanlara, suya ver.
Ondan sonra insanlara, kapı komşuya, muhtaç olana ver.
Kalırsa, en son bana ver...."

Acaba günümüzde bu duayı kalben isteyerek niyaz eden var mıdır?

BU güzel duayı niyaz ederek rızkının peşinde koşanlarla dolu bir dünya inşa etmek dileğiyle...

ÇEMBERLİTAŞ

 

İstanbul’un eski ismi Konstantinopolis.

Roma İmparatoru Konstantin, Pagan olan halkını Hıristiyanlık dini içinde birleştiriyor.

Hatta MS. 300’lü yıllarda İznik Konsülünü tertipleyerek, İsa’nın insan mı yoksa Tanrı mı olduğuna karar vermek için halka oylama yaptırıyor.

Böylece İsa’nın Tanrı oğlu olduğuna karar veriliyor.

 

Yöneticiler, her zaman dinleri kendi güçlerine güç katmak için kullanmışlardır.

Koyunları gütmek için çobanın elinde her zaman bir asa olmuştur.  

 

 Pagan Güneş Tanrısı Mithra’nın doğum günü olarak kutlanan 25 Aralık tarihi, bugün halâ Hıristiyanlar tarafından Hz. İsa’nın doğum günü olarak kutlanıyor. (Noel Doğuş Bayramı)

Konstantin, Tanrı Mithra’nın adını da ‘Tanrı İsa’ olarak değiştirmiş, böylece hem Paganistleri hem de Hıristiyanları ortak bir paydada buluşturmuş.

Konstantin’in annesi Helena Kudüs’ten getirdiği tarihi eserleri (İsa’nın çarmığa gerildiği haç olduğu söyleniyor) Beyazıt meydanına gömüyor. Üzerine de o anıt taş dikiliyor. Maalesef İstanbul’da gezenler bu taşı Çemberlitaş olarak bilirler de kim yaptırmış, neden yaptırmış bilmezler...Çemberlitaş Roma’nın Hıristiyanlığa geçişinin anısına dikilmiştir. Dolayısıyla İstanbul Hristiyanlar için Vatikan’dan daha önemlidir.

 

Çemberlitaş’ın altında neler var?

Sorular ve cevapları...

Hangisini yazayım ki

Dolsa beyaz sayfalar...

KÖK-GÖK

 Mısır Piramitlerinde yazıyor.

“Ruhun sınırı gök, cesedin sınırı dünyadır” 

Göklere dikkat çekenler benim de dikkatimi çekiyor.

Gök ile kök kelimelerinin benzeşmesi beynimi kurcalıyor.

Kök, gök kelimesinden türemiş olabilir mi?

Bence kök, Ata anlamında da kullanılabilir, kullanılıyor da.

Türklerdeki Gökbörü acaba neyin nesi?

Ya ‘Atatürk’ün İstikbal göklerdedir’ sözü nedir? 

 Afrika’nın yerlilerinden olan Dragonlar, teknolojiden uzak ve kayıt kuyut tutmadan ilkel bir hayat yaşamalarına rağmen, dünyamızın ve güneş sistemimizin hareketlerini bizden daha ayrıntılı olarak hesaplamışlar ve  biliyorlar.

Dragonlara bu bilgileri nereden aldıkları sorulunca, gökyüzünü göstererek ‘Atalarımızdan’ diyorlar.

Gösterdikleri yer ise, çıplak gözle görülemeyen ve köpek başına benzeyen Srius B takım yıldızları. 

Ergenekon destanlarında çocuğu emzirip büyüten Bozkurt, ya da İtalya’daki, daha doğrusu Etrüsklerdeki çocuğu emziren pars neyin nesi? 

Sakın bizim atalarımız Srius’ten gelmiş olmasın?

Köklerimiz, göklerdeki Srius takım yıldızlarında olmasın?

Neden olmasın?

Boşuna mı bu destanlar,

Söylenceler,

Bilimsel araştırmalar,

Mitler, mitolojiler?

Bozkurtlar, parslar boşuna mı?

 

Gökler, köklerimiz;

Neredendir atalarımız?

Ademin yaratıldığı cennetten,

İlk bahçeden gelen,

Bozkurt muyuz biz?

YAZARLAR

  • Perşembe 35.8 ° / 20.3 ° false
  • Cuma 30.8 ° / 18.5 ° false
  • Cumartesi 31 ° / 16.7 ° false
  • BIST 100

    9670,53%0,26
  • DOLAR

    32,52% -0,08
  • EURO

    34,78% -0,23
  • GRAM ALTIN

    2421,67% -0,33
  • Ç. ALTIN

    3982,08% -0,92