HÜKÜMET KURMA PAZARLIĞINDA SURİYE CEPHESİ´NİN YERİ NE OLACAK?

HÜKÜMET KURMA PAZARLIĞINDA SURİYE CEPHESİ´NİN YERİ NE OLACAK?

Türkiye kendisini bir anda içerisine çekileceği bir bölgesel savaşta yer tutacağı Suriye Cephesi gerçeği ile karşı karşıyadır. Bunda sadece IŞİD denilen emperyalist odakların yarattığı bir terör örgütü değil, Türkiye´nin coğrafi açıdan bölünmesiyle sonuçl

Ya medyaya enine boyuna yansıyan ?Savaş koptu kopacak´ haberleri tümüyle uydurma ya da Salı gününden itibaren başkanlık divanını oluşturarak ülkenin kaderinde rol oynaması beklenen TBMM ve de burada temsil edilen siyaset dünyası ülke gerçeklerinden soyutlanmış durumda. Sadece kim kimle hükümet kuracak ya da koltuklar kimler arasında paylaşılacak kaygısını taşıyor görüntüsü veriyor parlamentoda güç sahibi görünen partilerin sorumlu kişileri!

Halbuki Türkiye´nin ciddi askeri tehditleri hatta iç güvenliğini sarsıcı gelişmeleri barındıran bir ?Suriye Cephesi´ oluşmuş durumda. Medyadan zaman zaman da Erdoğan´dan ve HDP sözcülerinden, o dahi gazete haberlerinden, öğrendiğimize göre Irak´ın Kuzey köşesinden başlayarak Suriye sınırının neredeyse tümünü kapsayan bir koridordaki savaş, çatışan terör örgütleri arasında sürüyor. Kentler ve irili ufaklı bölgeler IŞİD ile PYD arasında el değiştiriyor. Sığınmacılar kapılarımızı zorluyor. ABD uçaklarının bu bahane ile Suriye toprakları üzerinde kurmaya çalıştığı hava hakimiyeti artıyor. Bununla da kalmıyor, Suriye hükümeti ile isyancı takımının savaşı  ikinci plana düşmüş görünse de bir yandan can almaya devam ediyor.

Türkiye´yi bir başka yönden yakından ilgilendiren bir konu da IŞİD militanlarının hudutlarımız içerisinden Kuzey Suriye´ye sarktığı iddiaları.  Her ne kadar resmi ağızlar bunları yalanlasa da kanıtlar sürerek bu ithamları sürdüren kesimler israrlı. Ankara´nın IŞİD´e karşı mülayim davrandığı, buna karşılık diğer terör örgütü PYD´ye düşmanca baktığı sık sık gündeme getiriliyor. Örneğin HDP Eşbaşkanı Figen Yüksekdağ, "AKP´nin IŞİD´i desteklediği ve katliamdan sorumlu olduğu gerçeğinin altını çiziyoruz. AKP Hükümeti, siyasi iktidar bu çetelerle bütün bağını keser ve mevzilendiği alanlara dönük bize yaptıkları operasyonlardan bir tanesini Allah için bunlara yapın. Çetelere karşı bir tane operasyon yapın da size birazcık inanalım,? diyor. IŞİD´in Türkiye için büyük bir tehdit olduğuna işaret ederek şu iddia da bulunuyor:

?Bugüne kadar uyardık, dedik ki bu karanlık çete Türkiye ve bazı güçler tarafından destekleniyor. Bunu söylediğimizde hırçınlıkla, öfkeyle karşımızda dikiliyorlar ve ´Hayır desteklemiyoruz´ diyorlar. Dün ´PYD, IŞİD´den daha tehlikelidir´ diyerek IŞİD´İ desteklediğini söyleyen siz değil misiniz? İktidar, PYD ve Kürtlere karşı IŞİD gibi kanlı çeteyi destekliyor. Daha dün iktidarın borazanları tarafından Rojava ve Suriye´ye dönük işgal planları deşifre edildi. Gerekçe olarak da ´Türkiye sınırında Kürt devleti oluşuyor bunu engellemek için, Türkiye´nin Suriye´ye müdahale etmesi şarttır´ diyorlardı.?

Yüksekdağ iddialarını bir üst düzeye taşıyarak, ?YPG-YPJ güçlerinin Rojava´da yürüttüğü insanlık mücadelesi olmasa, sadece Türkiye sınır boyları değil, Türkiye´nin merkezinde de hiçbir Türkiye yurttaşının güvende olmayacağının? altını çiziyor ve bu yüzden AKP iktidarının, PYD´ye teşekkür etmesi gerektiğini söylüyor.

Bu iddialara karşı ima yoluyla yanıt, o da bir iftar yemeğinde, Recep Tayyip Erdoğan´dan geliyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan:  ?Buradan tüm milletime sesleniyorum, tüm dünyaya sesleniyorum; Suriye´nin kuzeyinde, güneyimizde bir devlet kurulmasına asla müsaade etmeyeceğiz. Bunun bilinmesini istiyorum. Bedeli ne olursa olsun bu konudaki mücadelemizi sürdüreceğiz.,? diyor ve sözlerini şöyle sürdürüyor:

?Bölgedeki terörist grupların nereden destek aldıklarını biz biliyoruz. İlgili herkes de çok iyi biliyor. Nihai sonuçlara baktığımızda Esed´in DEAŞ´ın ve bölücü örgütün aynı çizgide yürüdüğünü görüyoruz. Bu açık gerçek ortadayken Türkiye´nin adını terörle birlikte anmak ancak art niyetle izah edilebilir. Teröre asıl destek bir yandan 2 milyon insanın yükünü omuzlarımıza bırakırken, diğer yandan da sınırlarınızı iyi kontrol edemiyorsunuz tafrası yapmaktır. Hem bölücü örgütün, hem de uluslararası güçlerin bölgede yaşanan insani dramı Türkiye´yi köşeye sıkıştırmak için bir fırsata dönüştürme gayretini şiddetle kınıyorum.?

Erdoğan´ın bu sözlerinin anlam kazanması açısından bir gelişmeyi de, Türk Silahlı Kuvvetleri tarafından Kuzey Suriye´ de bir ?Kürt Koridoru oluşup da Akdeniz´e yönelmesini engelleme  amacını´ taşıdığı izlenimi veren bir askeri harekat hazırlığının son aşamasına gelindiği yolundaki ?flaş flaş´ haberleri  üzerinden yine medyadan öğreniyoruz.

Kısacası göreve yeni başlayacak TBMM çatısı altında buluşan siyasal kadrolarca fazlaca önemsenmez görünen durum şu:

Türkiye kendisini bir anda içerisine çekileceği bir bölgesel savaşta yer tutacağı Suriye Cephesi gerçeği ile karşı karşıyadır. Bunda sadece IŞİD denilen emperyalist odakların yarattığı bir terör örgütü değil, Türkiye´nin coğrafi açıdan bölünmesiyle sonuçlanabilecek bir iç vuruşmanın aktörlüğünü yürüten ayrılıkçı terör örgütü de ülke ve ulus güvenliğini tehdit eder durumdadırlar.

Bir yandan Suriye´deki iç savaşın körüklenmesinde baş rolleri oynayan AKP iktidarının bu tablonun oluşmasında geçmişteki sorumluluğu dikkate alınması gerekirken, diğer yandan da HDP gibi arka planında silahlı güçlerin yer aldığı bir siyasal oluşumun ülke yönetiminde sorumluluk taşıyan bir yerlere tırmanmış olması çelişkilerini de görmezden gelinmesi olası değildir.

Bugün ?Suriye´nin Kuzeyi´nde, Güney´imizde bir devlet kurulmasına her ne pahasına olursa olsun  asla müsaade etmeyeceğiz,? diyebilen Erdoğan´ın da bu çelişkiler tablosunda nasıl yer tuttuğunu anımsamak gerekmektedir.

Türkiye´nin her köşesindeki  ?Türkiye yurttaşlarının´ güvenliğinin PYD´nin insanlık mücadelesi sayesinde sağlandığını bu yüzden de bu terör oluşumuna Hükümetin teşekkür etmesi gerektiğini söyleyen Yüksekbaş da elbette çelişkiler tablosunun baş köşelerinde bir yer hak etmektedir.

Bu kadar karmaşık tehditler ve çelişkiler barındıran bir ülke güvenliği sorunu söz konusu iken kurulması beklenen bir hükümetin ve buna ortaklık edecek siyasal partilerin saydam ve güven verici duruşları ne olacaktır? Yine medya üzerinden ?al-ver´ pazarlıkları yürütülen ilişkilerde bu yaşamsal konu üzerinde parti liderleri ne düşünmektedirler? Erdoğan´ın ?ülke çıkarlarını savunur´ çıkışlarının geçmişle ne denli tutarlı yönleri olduğunu sorgulayacaklar mıdır? Hükümete ortak olacak siyasal partiler bu sorunun göz ardı edilemeyecek ulusal güvenlik boyutu üzerinde nasıl bir görüş birliğine varacaklardır? Yoksa Türkiye son derece olağan bir parlamenter sürecin içinde olduğu yanılsaması sürdürülerek, bu yaşamsal kaygılar koltukların altına mı süprülecektir?

 


2.TUR ÖNCESİ TARİHE BİR NOT DÜŞMEK

ERDOĞAN, KILIÇDAROĞLU’NUN ADAY OLUP KARŞISINA ÇIKMASINI NEDEN İSTER?

23 NİSAN: EGEMEN ULUS OLMAYI BAŞARDIĞIMIZ GÜN!

LAİKLİK İLKESİNİN 85. YILDÖNÜMÜ’NÜ ANARKEN

GÜNDEM’DE KILIÇDAROĞLU’NUN 'HELALLEŞME' YOLCULUĞU VAR

CUMHURİYET YENİDEN

CHP’NİN İKTİDAR OLMA SORUNU VE ÖTESİ

 TÜRKİYE’YE KARŞI ABD’DEKİ DÜŞMANCA KAKOFONİK SESLER

KONGRE BASKINI DÜZENLETEN BİR BAŞKAN VE ABD’NİN HALLERİ

103. YAYIN YILINA GİRERKEN ‘VAZİYET-İ UMUMİYE’ !

ULUSAL EGEMENLİK İŞLEYİŞLERİNİ 2020 KOŞULLARINDA YENİDEN DEĞERLENDİRMEK...

YEREL SEÇİMLERDE ORTAYA ÇIKAN RİVAYETLER MUHTELİF DE?

KIBRIS´TA ?ÇÖZÜMSÜZLÜĞÜN´ ASLINDA BU GÜNLER İÇİN ÇÖZÜM OLDUĞUNU ANLAMAK GEREKMEZ Mİ?

TÜRK ULUSU´NUN ULUSAL EGEMENLİK SORUNU İLE SINAVI

YENİ REJİMİN SAKINCALARI CHP´NİN EFSANE MİTİNGLERİNDE NEDEN GÜNDEME GELMEDİ Kİ ?

CHP´DE İKİ YANLIŞTAN BİR DOĞRU ÇIKARMAYA ÇALIŞMAK

CUMHURİYET HALK PARTİSİ´NDE DE RESTORASYON, YOKSA?

İLERİ DEMOKRASİDE ?TAMAM MI, DEVAM MI?´ OYUNU!

ARTIK 24 HAZİRAN SONRASINA BAKMANIN ZAMANI

ASKIYA ALINMAKTA OLAN CUMHURİYET REJİMİNE KİM SAHİP ÇIKACAK?

YALNIZ KALINAN DÜNYA´DA İNGİLİZ´İN İPİNE TUTUNMAK

  • BIST 100

    8806,72%-0,01
  • DOLAR

    32,25% 0,26
  • EURO

    35,08% 0,67
  • GRAM ALTIN

    2270,84% 0,79
  • Ç. ALTIN

    3854,72% 0,51
  • Perşembe 24.1 ° / 11.6 ° Güneşli
  • Cuma 24.9 ° / 14.2 ° Güneşli
  • Cumartesi 28.3 ° / 15.1 ° Güneşli