Ali MARALCAN- EMEKLİ KURMAY ALBAY


ADANA?NIN FRANSIZLAR TARAFINDAN İŞGALİNDE ERMENİLERİN KÂHYAOĞLU ÇİFTLİĞİNDE YAPTIKLARI TOPLU KATLİAMIN ACI, HAZİN VE GERÇEK ÖYKÜSÜ

Toros dağlarının tepelerinde tek bir Türkmen evinin bacası tüter halde kalmış ise, ben bu milletten umudumu kesmem. Bayrağımı göğsüme sarar, milletin istiklali uğruna ölürüm? Mustafa Kemal Paşa Yıldırım orduları grup komutanı ADANA ? 1918


Bundan tam 95 yıl önce 11 Haziran 1920 tarihinde Adana?mızda Fransız?lar tarafından işgali sırasında Ermenilerin Kahyaoğlu Çiftliğindeki Türklerin toplu katliamını nefretle ve hüzünle anıyoruz.

            30 ekim 1918 tarihinde imzalanan Mondros Mütarekesini müteakip, 16-21 aralık 1918 tarihinde Fransızlar ve ermeni gönüllüleri Albay Remieux kumandasında Adana?ya girdiler. İşgalciler 27 aralık 1918 tarihinde Pozantı?yı da işgal ederek Çukurova?yı tamamen denetimleri altına aldılar.

 /resimler/2015-6/10/1029562209733.jpgADANA ATATÜRK PARKI?NDA ATATÜRK?ÜN HEYKELİNİN SAĞ YANINDA TARSUS?UN SARIKAVAKLAR KÖYÜ?NDEN KAHRAMAN EMİNE HATUN?UN HEYKELİ

ADANA KUVAY-I MİLLİYESİ?NİN DİĞER BÖLGELER DE UYGULANAN MİLLİ DİRENİŞLERDEN FARKI VE ÖZELLİKLERİ ŞUNLARDIR.

  1. Adana?nın milli kurtuluş mücadelesinin bizzat Mustafa Kemal Paşa?nın planlaması ve bu uğurdaki çalışmaları.
  2. Ulusal Kurtuluş Mücadelesine ilk kurşunun Adana?nın Dörtyol Karakese Köyünde atılmış olması.
  3. Adana?nın kurtuluş mücadelesinde yerel basın ve yönetim içerisindeki ihanet odaklarının askerin ve halkın moralini bozucu faaliyetlerde bulunması.
  4. Adana?nın kurtuluş mücadelesinde kadın kahramanlarımız da çok büyük başarılar göstermişlerdir.
  5. Adana?nın Kuvay-i Milliye?sine katılan müfrezeler, emirle ulusal kurtuluş mücadelesinde ikinci defa meydana gelen ? Konya Delibaş isyanını? bastırma harekatına da katılmışlardır.
  6. Adana?nın kuvay-i milliyesine iştirak eden birlikler, Adana?nın kurtuluşunu müteakip batı?da devam eden Türk-Yunan harbinde bir tabur kuvvetinde Türk birliklerini desteklenişleridir.
  7. Adana Kuvay-i Milliyesi sadece Fransız kuvvetleriyle yapılan silahlı bir mücadele değil, kahraman Adana halkının Ermeni işbirliği içerisindeki her türlü imkana sahip, iki düşmana karşı gösterdiği başarılı bir milli direniştir.

 /resimler/2015-6/10/1030598304840.jpgMUSTAFA KEMAL PAŞA?NIN ADANA?DA 31 EKİM 1918 TARİHİNDE ALMAN GENARALİ LIMAN VON SANDERS?DEN YILDIRIM ORDULARI GRUBU KOMUTANLIĞINI TESLİM ALMASI

ADANA?NIN İŞGALİNİ MÜTEAKİP ERMENİ OLAYLARINI YARATAN VE YAŞATAN GÜÇLER NELERDİR.

            İşgali müteakip Ermeniler bazı cemiyetler kuruyor ve bu cemiyetler vasıtası ile faaliyete geçiyorlardı. Bu cemiyetlerden birisi Gençlik Dernekleri idi. Çukurova?ya gelen Ermenileri müdahale edecek duruma getirmek, Türkleri Fransız makamlarına jurnallemek ve gençlerini siyasi cemiyetlerle yetiştirmek yönünden gayret sarf ediyorlardı. Sık sık gösteriler düzenliyorlar ve her fırsattan yararlanarak, hülyasını güttükleri Ermenistan krallığının bayrağını çekiyorlardı. Ermeniler fırsatalrdan azami derecede istifade etmek ve Fransızların gözüne girebilmek için Türklere karşı tecavüzlere başlayarak ikinci bir cemiyet olarak da Ermeni İntikam Alayı?nı kurdular.  Bu konuda yazar Ali Saip :

            ?Adana?da teşkil edilen Ermeni İntikam Alayı alenen zulüm ve itisaf bayrağını açmış idi. Fakat bu alay kimden intikam alacaktı? Ordu terhis edilmiş, Adana Vilayeti kontrol altına alınmış idi. Fransızlarca bu unvan altında bir alay teşkiline nasıl muvafakat ediyorlardı. Bu intikam alayına lüzum vardı. Fakat onların hedefi yalnız Türk Hükümeti, Türk Hakimiyeti değildi, bizzat Türk hayatına kast idi ve bilhassa onu yaşatmak, onu boğmak onu öldürmek idi? demektedir. Nitekim Ermeni intikam hareketleri Şubat 1919?da korkunç bir artış göstermiştir. Fransızlar bile buna tahammül edememişler ve Ermeni Gönüllüleri?nden bir taburu dağıtarak, 1 Mart 1919?da Port Said?e göndermişlerdi. Ermenilerin vahşiyane hareketleri oldukça hızlı bir şekilde devam etmişti.

 /resimler/2015-6/10/1031416899263.jpgYEŞİLOBA ŞEHİTLİĞİ

MUSTAFA KEMAL PAŞA?NIN ADANA?DAKİ ERMENİ OLAYLARI İLE İLGİLİ GÖRÜŞ VE DÜŞÜNCESİ NEYDİ?

Fransızlar haksız işgallerden sonra, halka karşı çok fena hareketlerde bulundular ve bunları Fransız üniforması altında Ermenilere yaptırdılar. Bu konuda TBMM gizli oturumunda Mustafa Kemal Paşa şöyle demiştir.

            ??.Denebilirki, her ne sebeple olursa bu memlekette Ermenilerle milletimiz arasında bir takım kanlı vekayi cereyan etmiştir. Bu iki milletin birbirine ve bilhassa Ermenilerin milletimize karşı kuvvetli buuz ve adavetleri vardır. Binaenaleyh Ermenileri bize taslit etmek, ahali-i islâmiyeye taslit etmek, bittabi gayet yanlış hareketti. Çünkü, Ermenilerin gayesi bilhassa himaye ve siyanet görüldükten sonra Kilikya?da, Antep?te, Maraş?ta, Urfa?da, her nerede bulurlarsa ahali-i islâmiyeyi imha etmektir. Oralarda bulunan zavallı kardaşlarımız pek acı muamelelere maruz kalmışlardır??

KÂHYAOĞLU ÇİFTLİĞİNDEKİ ERMENİ KATLİAMININ

ACI, HAZİN VE KISA ÖYKÜSÜ

            11 Haziran 1920 tarihinde ise, içinde kadın ve çocukların da olduğu 150 kadar Türk kendilerine yapılan baskıdan yılarak Toroslar?a doğru yola çıktılar. Ancak henüz Yeşiloba Tren İstasyonu?nu civarına gelmişlerdi ki, önlerine bir grup silahlı Ermeni Çeteleri çevirdi.

            Çeteciler Türk ahaliyi civarda bulunan ve o yıllarda Bezdikyan isimli bir Ermeniye ait olan, şimdi Kâhyaoğlu diye anılan çiftliğe getirdiler. Çiftliğin müştemilatında bulunan bir binanın, bir odasına erkekleri, diğer odasına ise kadın ve çocukları koyarak bıçaklamak vasıtasıyla katliam yaptılar. Bu katliamda 43 erkek, 21 kadın ve sayılarını tam tespit edemediğimiz kadar da çocuk öldü. 4 erkek ve 18 kadın ise sağ kurtulabildi. Bu çiftlik binası, o günlerden beri Yeşiloba Şehitliği olarak anılmaktadır.
 

ERMENİ KATLİAMININ ÖNLENMESİ KONUSUNDA MUSTAFA KEMAL PAŞA?NIN GÖRÜŞ VE DÜŞÜNCESİ NEYDİ?

            Çukurova?da olan bu hadiseler üzerine M.Kemal Paşa, Bursa?da 56. Tümen Komutanı Albay Bekir Sami Efendi?ye gönderdiği telgrafta;  ?Gelecekteki durumun General Gouraud?ya bildirilmesi ve kumandan Brissot?ya vaziyetin hemen tebliğ edilmesi maksadıyla; Çukurova?da islâm ahalisine karşı yapılan bu hareketler, halkın geleyana gelmesine vesile olmuştur. Bu hadiselere derhal son verilmesi istenilmiş, aksi takdirde meydana gelecek hadiselerden hiçbir mesuliyeti kabul edemeyeceğini? bildirmiştir.

SONUÇ OLARAK : 1915 yılından bu güne ne kadar, uluslar arası arenalarda Ermeniler, daima Türkleri toplu katliamlarla suçlamaktadırlar. Bugün bile, Ermeniler tarafından tarihte daha önce uygulanan haçlı seferlerindeki düşüncelerle, Türkleri dünya siyasi atmosferinde suçlayarak cezalandırılmasını hedeflemektedirler. Halbuki, Türk tarihi incelendiğinde, Türk hükümdarları, komutanları ve Türk Ordusu?nun Subay ve Erleri muharebe meydanlarında ve hatta fethettikleri ülkelerde mücadele ettikleri düşmanlarına karşı daima merhametli hoşgörü sahibi, barışsever, affedici ve asla kin gütmeyen bir tutum ve davranış içinde bulunmuşlardır.

 /resimler/2015-6/10/1032176743820.jpgFATİH SULTAN MEHMET?İN 29 MAYIS 1453?TE İSTANBUL?U FETH EDİŞİ

            Bunun en güzel örneğini, Fatih Sultan Mehmet Han vermiştir. Fatih olarak İstanbul?a girdiği zaman, Bizanslı Rumlar, Ayasofya?da toplanmış başta rahip olmak üzere yerlere kapanmışlardı. Rahip, halktan hakana yalvarıp yakarmalarını istemektedir. O büyük Hükümdar, eliyle halka ?kalkınız? diye işaret ettikten sonra ben hepinize söylüyorum ki tebaam sıfatıyla artık ne hayatınız, ne de hürriyetiniz için gazabından korkmayınız.? Der ve herkesin kendi yerlerine dönerek kendi adetlerine ve dinlerine göre serbestçe yaşayabileceğini bildirir.

            Tarih, bir milletin karakterini tanımakta mihenk taşı gibidir. Hangi milleti tanımak istiyorsanız, önce tarihine bakınız.

            Fransız ve Ermenilerin Adana?yı işgalleri sırasında ve işgal süresince atalarımız, birçok işkence ve zulme uğradılar. Ama onlar, bizlere gelecekte daha mutlu onurlu bir yaşam için her şeye severek göğüs gerdiler.

            Ancak, Onların bu Yüce Milletin hiçbir zaman kabul etmedikleri bir gerçek vardı. Bu Yüce İnsanlar, iki şeye İstiklal ve Hürriyetine ve Bayrağına âşıktırlar.

            Bu konuda Yüce Atatürk : ?Hürriyet ve İstiklal benim karakterimdir.? Diyordu. Bunun için ulusal Kurutuluşumuzun Parolasını ? Ya İstiklal Ya Ölüm? vecizesi ile tespit etmişti.

            Bu yüce ve soylu millet üç yıllık işgal süresince, göklerde dalgalanmayan Ay Yıldızlı Bayrağını görememe ve daha acısı düşmanlar tarafından yırtılıp atılmasına yüreği daha ne kadar dayanabilirdi ki.

            İşte, bu değerleri bu mutlu ve gurur dolu güzel günlerimizi, bizlere armağan eden Atalarımızı saygı ve hürmetle anarken, bu tarihi gerçekleri dikkate alalım ve asla unutmayalım.

            Adana?mızın 21 Aralık 1918 tarihinde başlayıp, 5 Ocak 1922 tarihinde sona eren kurtuluş mücadelesine katılan şehit ve gazilerimizi rahmet ve saygıyla anıyoruz. Ruhları şad olsun!

Kaynakça

  1. Türk-Fransız mücadelesi Yard.Doç.Dr. Süleyman HATİPOĞLU
  2. Tek Adam C.2 Şevket Süreyya AYDEMİR
  3. Bayram Mücadelemiz ve İstiklal Marşı Yaşar ÇAĞBAYIR
  4. Basının İhaneti  Aydın KELEŞOĞLU
  5. Adana Valisi İlhan ATIŞ?ın Valiliği zamanında hazırlanan Yeşiloba Şehitliği Müzesi Broşürü
  6. Hatıralarım Damar ARIKOĞLU

YAZARLAR

  • Cuma 24.9 ° / 15.2 ° Bölgesel düzensiz yağmur yağışlı
  • Cumartesi 24.8 ° / 13.8 ° false
  • Pazar 25.4 ° / 14.4 ° Bölgesel düzensiz yağmur yağışlı
  • BIST 100

    9548,57%0,19
  • DOLAR

    32,49% 0,16
  • EURO

    34,80% 0,25
  • GRAM ALTIN

    2487,88% 1,05
  • Ç. ALTIN

    4157,48% -1,05