SANİYE VİLDAN GÜZEL - İNADINA ŞİİR


“GÖRDÜĞÜM VE SÖYLEDİĞİM


"GÖRDÜĞÜM VE SÖYLEDİĞİM, SÖYLEDİĞİM VE SUSTUĞUM, SUSTUĞUM VE DÜŞLEDİĞİM, DÜŞLEDİĞİM VE UNUTTUĞUM ARASINDADIR: ŞİİR."  OCTAVİO PAZ

Octavio Paz, 1914'te Meksiko'da doğmuştur. Yalnız Meksika'nın değil Latin Amerika ve Avrupa'nın da sayılı şairlerinden biridir.
Şair, yazar ve diplomattır. 1981'de Cervantes, 1982'de Neustadt Ödülü'nü, 1990'da Nobel Ödülü'nü almıştır.
Bazı sözlerini alıntılarım yazılarımda ve günlük yaşamımda...
Sağlık sorunlarım ve yaşım yüzünden okuma-yazma dışında pek iş yapamıyorum. Bana göre yaptığım iş değil, hobi...
O zaman, "Hiçbir şey yapmadan da yorulabiliyor insan" diyorum. "düşündükleri ağır geliyor örneğin..." diyor ve yorgun oluşuma olumlu bir sebep buluyorum kendimce...
Böyle düşünürken sevgili BEHÇET NECATİGİL geliyor ve hüzünlü bir sesle konuşuyor benimle:
"Bu yaşta yaz çiz
Kurumayan tuz
İçin için, güvenceli gelecek,
Has şarapken eskimiş sirkeleriz."
" Etme hocam, ustam; daha dün gibi, dizelerin kulaklarımda çınlıyor!"
"Şayet aşkın tohumu
Düşmüşse gönlüne
Suyunu esirgeme
Aşkın hakkını yeme
Pişman olursun ömrünce.

Sana gölge verecek dallar
Fışkırır ancak gençlikten
Büyüt bu fidanı ey genç
Hazır yeşermişken." diyordun, şimdi:
"Belli bir yaştan sonra
Korkulur artık aşklardan."  diyorsun.
"Etme hocam!.." dedikçe ben; devam ediyorsun:
"Benim bol vaktim var
Her zaman için ölüme
Kayıtsız yürüyemem
Geleceksiz yoluma.

Biri unutulmadan
Çıkıyor önüme
Gömen ben gömülen ben
Gittikçe gönlüme"
Sevgili BEHÇET HOCAM, sen, "gördüğüm ve söylediğim arasındadır şiir" diyorsun:
"Ben bir sürü hastalık çektim de gördüm
Kimse diyemez ki özenmiş yazıyor
Hem ben yazdımsa ağırlığı altında
Ezildim de yazdım
Kimse diyemez ki özenmiş yazıyor."
"Söylediğim ve sustuğum arasındadır şiir" diyorsun.

"Yapma etme Behçet Hocam! Ben 70 yaşında hâlâ âşık oluyorum!.." diyor. ATTİLÂ İLHAN...
"ikinizden hanginizin
saçları gece laciverdi siyah
yıldız tozundan ışıltılı
ve zengin
bakır çalığı gözleri
derin
yer yer
eflatuna çalıyor

ikinizden hanginizin
neyi noksan neyi fazla
ikinizden hanginize sorsan
her defasında
kendisini ötekisi sanıyor
çok fena aldanıyor

sahi siz
hanginiz
hanginizsiniz"

"nerede ne zaman kaç kere yaşadık
nasıl bir sevdaysa eskitememiş yıllar
bitirdiğimiz herşeye yeniden başladık
dudaklarımızda birbirimizden mısralar”

“kimi sevsem sensin hayret
sevgin hepsini nasıl değiştiriyor
gözleri maviyken yaprak yeşili
senin sesinle konuşuyor elbet
yarım bakışları o kadar tehlikeli
senin sigaranı senin gibi içiyor
kimi sevsem sensin hayret
senden nedense vazgeçilemiyor”

Sevgili ATTİLÂ İLHAN, yaşlanınca dünyaya böyle bakmak gerek aslında, düş dolu... Susalım, dillendirmeyelim biz; ama güzelliklerle dolu bir dünya düşleyelim... Yürektekileri dile dökmek şairlerin işi...

Biz susalım...
"Sevmek, söylemek değildir unutma. Sessizce alıp yüreğe koymaktır..." diyor şair...
Bir ozan da:
"Penceremden güneş geldi.
Yanağımı öptü durdu.
Sevdiğimin sesi geldi.
Hatırımı sordu durdu..." diyor.

Sessiz sesimizi duyan olur mu ya da neden sustuğumuzu anlayan?..
"Dudaklarımı kanatırcasına ısırıyorum günlerdir
bir gök gürlese bari
diyorum
bir sağnak patlasa
bitse bu kirli ve yapışkan
sessizlik,
hiç gitmesem
oysa ne kadar sakin
sokaklar,
kent ve bütün yeryüzü..

ipince bir su gibi
sızıyorum gecenin tenha
göğüne
sessizce çekip gidiyorum
şimdi,
sessiz ve kimliksiz
Belki yine gelirim,
sesime ses veren olursa
bir gün.." -AHMET TELLİ

Böyle mi duyursak sesimizi; sustuğumuz, düşlediğimiz zaman:
"Bazen ona bir şeyler yazarsın,
yazar silersin... yazar silersin...
O hiçbirini okumamış olur;
ama sen,
hepsini söylemiş olursun..." -MURATHAN MUNGAN

"Yağmurlar yağmıyor mu inceden ince
Rüzgârlar esmiyor mu serince
Bir sigara yakıyorum efkarlanarak
Çıkıp karşıma sen geliyorsun
Saçların ıslanmış oluyor
“Gel” diyorum duymuyorsun beni bir türlü
Seni böyle hayal meyal yaşamak çok zor
Uzanıp tutsam diyorum incecik ellerinden
Ellerim boşlukta kalıyor."  -YAVUZ BÜLENT BAKİLER

Hayal ve düş ile zor da olsa yaşanıyor! Unutmak daha da zor çünkü...
Kötünün iyisi, düşlemekle unutmak arası git-gel yaşamak...
“Söyleşir
evvelce biz bu tenhalarda
ziyade gülüşürdük
pır pır yaldızlanırdı kanatları kahkaha kuşlarının
ne meseller söylerdi mercan köz nargileler
zamanlar değişti
ayrılık girdi araya
hicrana düştük bugün
hayat zamanda iz bırakmaz
bir boşluğa düşersin bir boşluktan
birikip yeniden sıçramak için
elde var hüzün” -ATTİLÂ İLHAN

En iyisi, hiç umarsız duyumsamadan kendimizi, yazıklanmadan, gülümseyen bir hüzünle GÜLTEN AKIN'ı dinleyelim...
"ağrıya ağrıya nara dönüştüğünde
açtılar içinden sözler çıktı
kem sözler, kırıcı davranışların izleri
aldanma gölgesi, ondurmayan bağışlama
“gitmeliyim” çıktı, “dönmemek üzre bir daha”
“artık herkesin yüzüne
bütün düşündüklerimi”
“yalnız olmalıyım” çıktı.
derinlerde sır tutmuş
bir eski sevda.”

"Bir roman kadar uzun bu tümce
-Sonra işte yaşlandım" diyorum GÜLTEN AKIN gibi; ama, herkes belli yaşa gelinceye kadar yaşıyor bu türden olumsuzluklar diye düşünüyor ve ben "her şeye karşın yalnız olmamalıyım" diyorum.
Sevdamızı  da yıllar geçtikçe daha değerli bulmalıyız diyorum; şairin dizelerini ödünç alıyorum; tam demek istediğimi söylüyor çünkü:
"Aşkı anılar besliyor düşler kadar
Bu yüzden diyorum ki aşk eskidikçe aşktır
Sevgi eskidikçe sevgi."
 Tüm şairlere, ozanlara, "OL HAYAT EHLİNE HAYRANIM SESSİZ" diyelim ve bu dünyada göçenlere rahmet, yaşayanlara uzun ömür dileyelim.
                           HOŞÇA KALIN.


 

YAZARLAR

  • Cuma 24.9 ° / 14.2 ° Güneşli
  • Cumartesi 28.3 ° / 15.1 ° Güneşli
  • Pazar 28.3 ° / 15.7 ° Güneşli
  • BIST 100

    9079,97%3,10
  • DOLAR

    32,35% 0,15
  • EURO

    34,93% -0,09
  • GRAM ALTIN

    2322,96% 0,18
  • Ç. ALTIN

    3843,45% 0,00