Can UĞURATEŞ-Sırası Geldikçe


HALK EMANETİNİ SAHİPLENDİ

on yıllarda Devlet, üzerine düşen, milli duygulara yönelik motivasyon görevini, sanki isteksizce yapıyormuş gibi bir algı oluştu. Törenler, giderek eski coşkusunu kaybediyor. Devleti yönetenlerin, kutlama/ anma törenlerine katılmaktan kaçındığını da gördü


Cumhurbaşkanına yapılan gösteriyi, televizyon ekranlarından izledik. Cumhurbaşkanlığı senfoni orkestrası için hazırlanan platform ve Cumhurbaşkanlığı Muhafız Alay Komutanlığı askerlerinin çevrelediği protokolle, bu yıl, Cumhuriyet Bayramı kutlama töreni, sadece protokole yönelik bir gösteri gibi oldu. Eskiden halkın doldurduğu Atatürk Kültür Merkezinde, halkı uzaktan ve azınlık olarak görebildik.

Cumhuriyet Bayramı Kutlama törenlerini, çocukluğumdan gelen coşkuyla izlemek için, televizyonun karşısına geçip, çayımı da yanıma alarak, kumandanın düğmesine bastım. Törenler başladı. Cumhurbaşkanının konuşmasının ardından, Senfoni Orkestrası konserine başladığında, oğlum koşarak yanıma gelip, ?baba Tom ve Jery mi başladı??dedi. Senfoni orkestrasının çaldığı melodi, ona çizgi filmleri çağrıştırdı. Bir süre oğluma, daha önceden de yaptığım gibi, bu günün önemini anlattım. Sonra oturup birlikte töreni izledik. Sadece Kara Harp Okulu ile askeri birliklerin geçişi ve Solo Türk´ün gösterisi sırasında, heyecanlanıp gururlandık. Okçuların, at üzerinde ve dar alanda yaptıkları gösteri oğluma oldukça komik geldi.

Milli bayramlar, tüm dünya ülkelerinde coşkuyla kutlanır. Bu coşkunun artması ve milli duyguların en üst seviyeye ulaşması için, devlet gereken tüm tedbirleri alır. Bu gösteriler, kapalı rejimlerde gövde gösterisine dönüşür. Bizde ise, giderek doğal coşkunun baskılanması ve yeni neslin, bu duygulardan soyutlanması amaçlanıyormuş gibi bir izlenim var. Törende, yıllar öncesinden alıştığımız coşkuyu göremedik. Yine halk tarafından yapılan yürüyüşler, gösteriler ve geçitlerle kendimize gelmeye çalıştık.

Siyasiler için bu törenler, seçimlerin gölgesinde kaldı. Oysa halk, verdiği tepkiyle Cumhuriyeti, daha önce olduğu gibi coşku dolu olarak, çocuklarına aktarmak istediğini gösterdi.

Biz eskiden (ne kadar acı ki eskiden diyorum) okullarımızda, heyecanla tören geçitleri için hazırlık yapar, kıyafetlerimize mümkün olduğunca dikkat eder, geçit süresince büyük bir ciddiyetle ve heyecanla dolu olarak töreni icra ederdik. Sonrasında, kendi aramızda da kutlamalar yaparak, akşam yapılacak olan fener alaylarını, daha yakın zamanda askeri ve sivil bando gösterilerini, sevilen sanatçıların konserlerini izlemek için, saatlerin bir an önce geçmesini isterdik. Havai fişek gösterileri ise ayrı bir keyifti. Böylelikle biz ve çocuklarımız, bu günlerin öneminin bilinciyle, büyük bir sorumluluk duygusuyla, milli mücadelenin bize sağladıklarını sahiplenirdik.

Seksen öncesinde, sağcı ve solcu olarak tanımlanan kesimler de bu konuda taviz vermez, söz konusu milli birlik ve beraberlik olduğunda, tüm ülke kenetlenerek yekvücut olurdu. Kimse bir diğerini etnik kökeni, memleketi, dini, mezhebi konusunda sorgulamazdı. Biz hep Türk milletiydik. Milli maçlarda, Türk Milli Takımının başarılı olması için tezahürat yapar, bir Türk uluslararası başarı gösterdiğinde, hep birlikte onunla gurur duyar, Türk askeri olmak için sıramızı bekler ve askerliğini henüz yapmamış olanların, daha olgunlaşmamış olduğunu varsayardık. Cuma akşamları, okullarda yapılan bayrak törenleri sırasında, İstiklal Marşı okunurken, yoldan geçenler durarak saygıyla dinler,bitince yoluna devam ederdi. On Kasım´larda, mutlaka anma törenine katılmak ister, bir nedenle katılamadığımızda, evimizde, siren sesiyle birlikte saygı duruşu yapardık ve bu konuda taviz vermezdik.

Son yıllarda Devlet, üzerine düşen, milli duygulara yönelik motivasyon görevini, sanki isteksizce yapıyormuş gibi bir algı oluştu. Törenler, giderek eski coşkusunu kaybediyor. Devleti yönetenlerin, kutlama/ anma törenlerine katılmaktan kaçındığını da gördük, bir takım bahanelerle, törenlerin yurt genelinde yaptırılmadığını da. Bize bir şeyler oluyor demeye başladık ama halk yine, yurt çapında, kendi inisiyatifi ile yaptığı kutlamalarla, Cumhuriyeti daima sahipleneceğini ve bu cumhuriyetin, ilelebet devam edeceğini yine gösterdi.

Milli mücadelede döneminde atılan temellerin, ne denli sağlam olduğunu ve halkın, kendisine emanet edilen Cumhuriyet´i sahiplendiğini, bir kez daha gördük.

 

MUSTAFA AKPINAR
30.10.2015 11:22:17
İMZA...O SAĞLAM TEMELLER HİÇ SARSILMAYACAK...TEŞEKKÜRLER CAN UĞURATEŞ.

YAZARLAR

  • Cuma 24.9 ° / 14.2 ° Güneşli
  • Cumartesi 28.3 ° / 15.1 ° Güneşli
  • Pazar 28.3 ° / 15.7 ° Güneşli
  • BIST 100

    9079,97%3,10
  • DOLAR

    32,35% 0,15
  • EURO

    34,93% -0,09
  • GRAM ALTIN

    2322,96% 0,18
  • Ç. ALTIN

    3843,45% 0,00