Can UĞURATEŞ-Sırası Geldikçe


DOĞRU KARAR VEREBİLECEK MİYİZ?


Türkiye gündemi referandum ile yoğunlaşmışken, halk kutuplaşarak ayrışmaya başladı ve yapılan bazı söylemler, bu kutuplaşmayı giderek artırıyor. Gücü elinde bulunduranların tarafında olduğunu beyan edenlerden az da olsa bir kısmı, referandum sonucunun kendi istemleri yönünde çıkmaması halinde, ülkede yeni kaos ortamları oluşacağını beyan ederek, diğerleri olarak gördükleri üzerinde bir nevi baskı oluşturmaya başladı. Bunların bir kısmı için Cumhuriyet Savcılıkları devreye girerek, olması gerektiği gibi işlem başlattı ancak bu söylemlerin hedeflenen kitleye ulaşarak, maksada yönelik etkisini göstereceği bir realite.

Bu söylemlerin iki yönlü etkisi var. Öncelikle, söylemi yapanlarla aynı düşüncede olmayanlarda korku ve endişe yaratırken, aynı yönde düşünenleri de cesaretlendirerek, bir kısmının, cehaletin verdiği korkusuzlukla veya gücü elinde tutanlardan alacağını umduğu destekle, diğerleri olarak gördükleri üzerinde, kayıtsız şartsız egemenlik kurma dürtüsüyle, gerekirse çekinmeksizin şiddete yönelme eğilimi yaratıyor.

Ülke, geleceği için önemli bir karar vermeye hazırlanır fakat bir kısmı hariç, dikkate değer bir çoğunluk ne için sandığa gideceğini tam olarak bilmezken, taraftarlık coşkusuyla harekete zorlanıyor.

Üstelik Türkiye´nin siyaset tarihi incelendiğinde, hep bu nedenle kayıplar yaşanmış. Yani bir taraftar edasıyla gidilen sandıkta verilen oylar, hemen her dönem, sadece atadan, babadan devralınan particilik anlayışıyla kullanıldığından, seçimle gelenlerin dirayetsizliğiyle ve dışarıdan gözleyip fırsat kollayanların müdahaleleriyle, ya çok kısa aralıklarla seçime gidilmek zorunda kalınmış ya da darbelerle karşılaşılmış.  

Seçimle başa gelenler, ülke insanını çok iyi tanıyıp, toplum yapısının gerçeğini çok iyi bildiklerinden, toplum zihninde yerleşik bu anlayışı çoğunlukçu yönetimlere dönüştürmek için girişimlerden ve halkın cehaletinin devamının sağlanmasıyla, güç kazanımı yönünde elinden geldiğince kullanmaktan kaçınmamış.

Ülke yine sandık başına giderken, ?evet? veya ?hayır? anlamı arasında kısıtlanmış kitlelerin, ?evet? veya ?hayır? derken neye karar vereceğini bilmesinin önü kesilerek, yüzyıllara dayalı, otoriterliğin peşinde koşmaya alışkın toplum yapısı ve kırsalın çoğunluğuyla, milli eğitimin yetersizliğinin etkisinde, dine dayalı biat kültürüyle yetişmiş kişilerin, yine sorgulamadan, kendilerine söylendiği şekliyle sandık başında oy kullanması sağlanmaya çalışılıyor.

Bunu yapmaya çalışan bir kesimin, dine dayandırmaya çalıştığı söylemlerinin vahametini, yetiştiği kültürle ve inandığı dinin kutsal kitabını Arapça okumaya zorlanmanın verdiği etkiyle anlayamayıp, inandırıldığı ve biat ettirildiği kişi, figür, liderin söylediklerini doğrudan yapmaya alışkın önemli bir çoğunluk, ellerinde bayraklarla ve attığı, ne anlama geldiğini bilmediği sloganlarla coşarak, referandumda sandık başında oy kullanacak.

Oy kullanmak, her ülke vatandaşının hem Anayasal hakkı hem de görevi. Demokrasilerin en önemli çelişkisi de burada başlıyor. Her insanın, olması da gerektiği gibi eşitliği ilkesiyle, kullanılan her oy eşit sayıldığından, düşüncesi hangi yönde olursa olsun, bilinçli bir anlayışa sahip kitlelerle, taraftarlık ve biat kültürüyle hareket eden kitlelerin demokrasi mücadelesinde,  ülkenin toplum yapısında doğal olarak çoğunlukta olan, çeşitli nedenlerle ve genelde bilinçli olarak algılarıyla oynanmış kitleler, çoğunlukta olmanın üstünlüğüyle kazanıyor.

Esasen kazanmak kavramını da dikkatle irdelemek gerekiyor. Çünkü verilen her yanlış kararın ardından hükümet edenler daha da pervasızlaşıyor ve yaptıkları hataları dahi doğru olarak algılara sunup, siyaseti yapboza çevirdiklerinden, gerçekte ülke ve herkes kaybediyor.    

Şimdi, ülkenin karşı karşıya olduğu önemli bir değişim için karar verme zamanı ama ülke genelinde oy kullanacak kaç kişi neye oy vereceğini biliyor? Kaç kişi kendi seçimine, onayına sunulan Anayasa değişikliği maddelerini okudu? Kaç kişi vereceği kararın üretime, istihdama, özgürlüklere, aslında kendi refahına yönelik bir değişim getirip getirmeyeceğini değerlendirebilecek sorgulama yapabiliyor?

Bilgisizliğinin esaretinde ve sorumsuzluğunun boşvermişliğinde olan çoğunluğumuzla, doğru kararı verebilecek miyiz?

YAZARLAR

  • Cumartesi 24.8 ° / 13.8 ° false
  • Pazar 25.4 ° / 14.4 ° Bölgesel düzensiz yağmur yağışlı
  • Pazartesi 25.6 ° / 13 ° Güneşli
  • BIST 100

    9693,46%1,77
  • DOLAR

    32,58% 0,35
  • EURO

    34,75% 0,10
  • GRAM ALTIN

    2507,64% 0,95
  • Ç. ALTIN

    4181,01% 0,22